Yusuf Katrağ

Bir deniz şehri olarak çok şanslıyız.

Çünkü gitmesek de görmesek de pek fazla değerlendiremesek de bir denizimiz var.

Belki şaka yaptığımı düşünebilirsiniz ama deniz şehri olup da denizine bizim kadar ilgisiz ve uzak olan yoktur herhalde.

Eminim ki, bu şehirde doğup, büyüyüp denizi görmeyen veya ömrü boyunca ancak 1 – 2 defa görebilme şansını yakalamış olanlar var.

Denizi sık sık görenlerin, nimetlerinden faydalananların da çok fazla ilgili ve özen gösterici olduğunu söyleyemeyiz.

Geçtiğimiz hafta çok anlamlı bir etkinlik gerçekleştiren Muratpaşa Belediyesi'nin farkındalık yaratmak adına gerçekleştirdiği kısa süreli deniz temizliği bunu gözler önüne serdi.

Doğa konusundaki hassasiyeti yakından bilinen Muratpaşa Belediyesi, geçtiğimiz hafta ikincisini düzenlediği Çevre Festivali'nin startını deniz dibi temizliğiyle verdi.

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'ın da katılımıyla Yat Limanı'nda yapılan temizliğin sonucu hiç de iç açıcı değildi.

Öyle ki mini buzdolabı, egzoz borusu bile çıktı denizden.

Tava ve çaydanlığın yanında çıkan içecek kutusu ve şişe sayısını ne siz sorun ne de ben söyleyeyim.

Zaten denize dalan Başkan Uysal’ın, “Aşağıda durum hiç parlak değil, daha geniş çaplı temizliğe ihtiyaç var” sözü her şeyi özetledi.

Hani bizde bir söz var, “Denizden ne çıksa, babam çıksa yerim” diye.

İnanın denizden çıkanları görseniz “Denizden balık çıksa yemem” dersiniz.

Durum o derece vahim yani.

İnsanoğlunun doğaya verdiği zararı, kirletilen doğayı denizlerde de görmek maalesef mümkün.

Onun için siz siz olun, hiçbir zaman büyük konuşup “Denizden ne çıksa yerim” demeyin.