Bademcik Ve Geniz Eti Ameliyatıyla Altını Islatmaktan Kurtuldu

ANTALYA'da bademcik ve geniz eti büyümesinden kaynaklı uyku apnesi rahatsızlığı olan Halil Emir (13), yapılan ameliyatla düzensiz uyku, gelişim geriliği ve geceleri altını ıslatma şikayetlerinden kurtuldu.

Alanya ilçesinde oturan Veli ve Zübeyde Emir çiftinin tek çocukları Halil, düzensiz uyku, uykuda hırıltılı solunum, yorgun uyanma ve geceleri altını ıslatma şikayetleriyle 8 yıl mücadele etti. Emir çifti, çocuklarının akranlarına göre gelişim geriliği yaşadığını da fark edince 6 ay önce Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvurdu. Kulak Burun Boğaz Polikliniği'nde Klinik Eğitim Görevlisi olan Doç. Dr. Hülya Eyigör tarafından muayene edilen Halil Emir, uyku laboratuvarında bir gün boyunca izlemeye alındı. Uykudaki hareketleri ve uyku kalitesi vücuduna bağlanan bir dizi cihazla ölçülen Halil Emir'e "uyku apnesi" teşhisi konuldu.

Ameliyatla bademcikleri ve burnundaki geniz eti alınan Halil Emir, 1 haftalık iyileşme sürecinin ardından normale döndü. Emir'in 6 ay sonra yapılan kontrolünde ise tüm şikayetlerinden kurtulduğu ve gelişiminde ilerlemeler olduğu belirlendi.

Ameliyatı yapan Doç. Dr. Hülya Eyigör, 6 ay sonunda Halil Emir'in şikayetlerinin tamamen kaybolduğunu söyledi. Emir'in ameliyat öncesinde altını da ıslattığını kaydeden Eyigör, "Aileler bazen vücudun bağışıklık sistemine zarar vereceği düşüncesiyle bademciğin alınmasına karşı çıkıyor. Ancak bu tür durumlarda bademciğin ve geniz etinin alınması şart. Ayrıca vücut birkaç ay içerisinde kendini yeni duruma karşı bağışıklığını güçlendiriyor. Uyku apnesi tedavi edilmezse ileriki yaşlarda ciddi sorunlar ortaya çıkabiliyor" dedi.

Hastanenin Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Kliniği İdari Sorumlusu Doç. Dr. Mustafa Deniz Yılmaz da çocuklardaki uyku apnesinin çok önemli bir sorun olduğunu vurguladı. Çocuklarda akademik başarı ile uyku kalitesini düşüren, gelişim hızını durduran uyku apnesinin temel sorununun bademcik ve geniz etinin büyümesi olduğunu kaydeden Doç. Dr. Yılmaz, hastaların geceleri altını ıslattığını da söyledi. Doç. Dr. Yılmaz, "Çocuğun sürekli sağa sola dönüp ağzı açık uyuması ve hırıltılı solunumu bu hastalığın en belirgin işareti" dedi.

'ARTIK ALTIMI ISLATMIYORUM'

Ameliyatın ardından hayatının normale döndüğünü söyleyen Halil Emir ise ameliyat öncesinde yaşıtlarına göre kısa boylu ve zayıf olduğunu belirtti. Uykusunu alamadığı için sabahları güçlükle uyanabildiğini ifade eden Halil, "Derslerde öğretmenlerimi tam dinleyemiyordum. Dikkat eksikliğim vardı ama artık yok. Boyum uzadı ve kilo aldım. Artık altımı ıslatmıyorum" şeklinde konuştu.

FOTOĞRAFLI