Eyüp Koçak / Muhabir Türk

Çok tuhaf ve tuhaf olduğu kadar çetin zamanlardan geçiyoruz. Korona virüs belası hepimizi canından bezdirdi. Evimizden dışarıya çıkamaz, eskiyi arar olduk.

Okulların tatil edildiği günden bu yana çocuklar adeta eve hapsedilmiş durumda. Hareketsizlik, spordan ve doğadan uzak yaşam bizlere daha hangi sorunları yaşatacak bilmiyoruz.

Önceki gün sokağa çıkma yasağındaki çocuklarımız için mutlu bir gündü.  Bayramı evde geçiren oğlum, o gün adeta yeniden doğmuş gibiydi. Kendisine verilen zamanı parkta çocuklarla doyasıya eğlenerek geçirdi.

Evet hastalık gerçekten çok riskli. Özellikle çocuklarımız için taşıyıcı nitelendirmesi yapılsa da bu hastalığa bağlı farklı komplikasyonlar gelişir endişesi var.

Aileler çaresiz, bu sürecin sağlıklı atlatılmasını bekliyor. 

Sağlık Başkanlığı ve Bilim Kurulu çocuklara verilen süreyi ya da günü artırabilir mi? Böyle bir durum çocuklarımızın psikolojisini olumlu etkiler diye düşünüyorum. Ben kendi oğlumdan örnek vereyim. Dersini çalışıyor, kitap okuyor, film izliyor ama bu da bir yere kadar. Bir noktadan sonra bu aktivitelerin hiç biri onun psikolojisini düzeltmeye yetmiyor. 

 

Bu konuda bir düzenleme gerçekten aileleri çok rahatlatır. Hem çocuklar ruhsal bunalımdan hem de aileler bu belirsizlikten biraz olsun uzaklaşmış olur.