Ramazan ayında olduğumuz bugünlerde neredeyse her yerde dilenciler görmekteyim.
Bilhassa işlek cadde ve sokaklarda dilencilerin sayısı o kadar çoğaldı ki, hakikaten bu meseleye çözüm gerekiyor.
Bir diğer husus da görüntü kirliliği meselesi.
Her 2 sorunun da ciddi anlamda Antalya’nın genel imajına zarar verdiğini söylersem yanlış olmaz.
Özellikle son yıllarda sayıları “rekor” derecede artan dilenciler ile ilgili daha kapsamlı bir çalışma yapılmasının artık kaçınılmaz bir noktaya geldiğini maalesef her sokakta, caddede görmekteyiz.
Bilhassa Muratpaşa ilçesinde ana caddelerde trafik ışıklarının olduğu yerleri mesken tutan dilencilerin sayısı ciddi manada artmış durumda.
Bu konu ile ilgili zaman zaman çalışmalar yapılıyor.
Bu yöndeki denetimlerin ve operasyonların hız kesmeden sürmesi; en azından bu işi meslek haline getiren dilencilerin direncini kırar.
İlimiz maalesef gürültü ve görüntü karmaşasından sonra dilencilerin cirit attığı bir şehir haline geldi…
En işlek caddede dilenenden tutun da, kırmızı ışıkta bekleyen araçların yanını “mesken” tutan dilencilerin sayısı içinde bulunduğumuz Ramazan ayında daha da çoğaldı.
Öte yandan görüntü ve gürültü kirliliği, hanutçuluk, kaldırım işgali, otopark karmaşası… Tüm bu olumsuzluklara her geçen gün yeni halkalar eklenmekte.
Her cadde ve sokakta dilenen insanlar yerden mantar biter gibi çoğalırken, artık her trafik sinyalizasyonunun yanında ikişerli gruplar halinde araç sürücülerinden para isteyen dilenciler akşam saatlerinde sürücüleri hem tedirgin ediyor, hem de korkutuyor.
Bu görüntüler maalesef her cadde ve sokak başında “olağan” hale geldi. Denetim ve kontrolün yetersizliğinden faydalanan dilenciler, işi farklı boyutlara taşıyıp tam araçların kırmızı ışıkta durduğu noktada para istiyorlar.
Bu meselelerin çözülmesi dileğimle.
Esen kalın.
Bu yazı toplam 371 defa okunmuştur.