Diz ağrılarında son çare ameliyat!
Diz ekleminin insan vücudundaki en büyük eklem olduğunu, söyleyen Çetin, “Diz eklemi insan vücudundaki en büyük eklemlerden olup, karmaşık bir yapıya sahiptir. Eklem femur, tibia ve patella olmak üzere üç kemik, menisküsler, çapraz bağlar, sinovya, kapsül, yan bağlar, tendonlar ve kaslardan oluşur. Diz ekleminin hareketleri oldukça karmaşıktır. Diz eklemi ayakta durma, yürüme, koşma, merdiven inip çıkma ve zıplama gibi hareketler sırasında çalışır. Bu eklem hareketleri kemik, eklem kıkırdak yüzleri, bağlar, menisküsler ve çevreleyen kaslar arasındaki hassas dengeler sayesinde oluşur” dedi.
DİZ AĞRILARI SIK GÖRÜLÜYOR
Diz ağrısının çok sık görülen bir ağrı olduğuna vurgu yapan Çetin, “ İnsan sağlığı için en büyük nimet ağrısız yaşamdır. Ağrı insanlığın varoluşundan beri vardır. Tıbbın babası sayılan Hipokrat: “ Ağrıyı dindirmek ilahi bir sanattır” demiştir. Ağrı, vücudumuzu gerçek veya potansiyel bir doku hasarına karşı koruyan sinir sisteminin bir alarm mekanizmasıdır. Ağrı, biyokimyasal, nörofizyolojik, psikolojik, çevresel boyutları olan oldukça karmaşık ve kişiye özgü bir durumdur. Ağrılı bir hasta değerlendirilirken, ağrının tipi, sebebi, ağrı ile ilişkili sosyal ve psikolojik etkenler göz önüne alınmalıdır. Ağrı değerlendirilmesinde; ağrının hareketle ilişkisi, bölgesi, oluşum mekanizmaları, süresi ve şiddeti dikkate alınmalıdır” ifadelerini kullandı.
DİZ AĞRISININ SEBEPLERİ
Diz ağrılarının meydana gelme sebebini, “Diz ağrısı sık görülen kas iskelet sistemi yakınmalarından birisidir. Diz bölgesinin temel ağrı nedenleri arasında: Çocukluk döneminde doğuştan gelen ve sonradan oluşan anomaliler (K, X, O bacak), genetik yatkınlık, enfeksiyonlar (yumuşak doku, kemik), travmalar ( yumuşak doku, kıkırdak, kemik), osteoartrozlar ( kireçlenmeler), kemik nekrozları, menisküs yaralanmaları, tümörler, romatizmal hastalıklar, damar ve sinir lezyonları, şekil bozuklukları, kalça ve ayak bilek bozukluklarının dolaylı etkileri sayılabilir” sözleriyle açıklayan Çetin, hastalığın tanı ve tedavi yöntemlerine ilişkin bilgiler de aktardı.
BİREYLERİN YÜZDE 40’INDA GÖRÜLÜYOR
OFM Antalya Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Murat Çetin, En sık görülen diz rahatsızlığı olan osteoartritti şu ifadelerle anlattı: “Diz osteoartriti ( kireçlenmesi) 65 yaş üstü bireylerin yaklaşık olarak %40’ında görülür. Görülme sıklığı yaşla birlikte artar ve yaş en önemli risk etkenidir. Diğer yapısal risk etkenleri arasında şişmanlık ve genetik yapı vardır. Ayrıca travma, çevresel etkenler, mesleki aktiviteler, geçirilmiş eklem hastalıkları sayılabilir. Hastanın anlattıkları ve fizik muayene tanı koymada en önemli yöntemdir. Osteoartrozun en önemli belirtisi dizde ağrı, şişlik, yürüme ve çömelme güçlüğü, boşluk hissi ve takılmadır. Bunlara bağlı olarak yaşam kalitesinde azalma meydana gelir. Direkt grafiler(röntgen), bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans(MR) en sık kullanılan radyolojik yöntemlerdir. Günümüzde çok nadir de yapılsa görüntüleme yöntemleri ile aydınlatılamayan durumlarda diz içine bir kamera ile girilip tanı konabilir.
TEDAVİNİN AMACI AĞRILARI AZALTMAK
Osteoartritin önemli bir sağlık sorunu olduğunu aktaran Op. Dr. Murat Çetin, hastalığında tedavi yöntemlerine ilişkin şu bilgileri verdi: “Osteoartritin önemli bir sağlık sorunudur bir çok tedavi yöntemi vardır. Günümüzdeki tedavi yaklaşımlarının amacı; ağrıyı azaltmak, eklem ve genel beden işlevini artırmak, bedensel kısıtlanmaları azaltmak, hastalığın ilerleyişini yavaşlatmak veya önlemektir. Hasta eğitimi, sosyal destek programları, obezite ile mücadele programları, sportif egzersiz programları, hastalıkla baş etme programları, eklem hareket genişliği ve kuvvetlendirme egzersizleri, yardımcı cihazlar ilaçsız tedavi yöntemidir. Hafif ve orta derecede ağrısı olan hastalarda basit ağrı kesiciler, nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar,kıkırdak yapımını uyaran ilaçlar ilaçlı tedavi yöntemidir. Kortikosteroidler, hyaluronik asit, PRP , kök hücre uygulamaları eklem içi enjeksiyonlardır”
SON ÇARE AMELİYAT
Önerilen tedavilerin sonuç vermemesi durumunda, ameliyat seçeneğinin masaya yatırıldığını söyleyen Op.Dr. Murat Çetin, "Artroskopik girişimler, osteotomiler (kemiksel düzeltmeler), unıkondiler diz protezleri ve total diz protezleridir. İlerlemiş diz artrozlarında total protez uygulaması günümüzde altın standarttır.Dizdeki hasarın sınırlı olduğu hastalarda yarım diz protezleri (unıkondiler diz protezi) yapılabilir.Özel koşullarda nadiren uygulanan diz artrodezi (dizin dondurulması) vardır. Genetik çalışmalar ve gelişmeler yakın gelecekte tüm bu tedavi planlarını değiştirecek gibi gözükmektedir” diye konuştu. (Haber: Eyüp Koçak)
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim