Antalya gerçekten kıskandıracak ölçüde güzellikleriyle ve tarihi dokusuyla ön plana çıkan bir şehir.
Her karış toprağından adeta tarih fışkırıyor, medeniyet fışkırıyor. Tarımsal karakterli yapısıyla da tarıma son derece uygun bir özelliğe sahip.
Dahası, adeta bir günde 4 mevsimin yaşayabildiği nadide bir kent.
Dünyada bu kadar çok güzellikleri ve farklılıkları barındıran bir başka şehir yoktur.
İlçeleri ile birlikte Antalya’yı özetlemeye sözcükler yetmiyor.
Bugün İbradı ilçemizde bulunan tarihi dokumuzdan söz etmek istiyorum.
Antalya'nın İbradı ilçesindeki Ormana mahallesi, geçtiğimiz günlerde bildiğiniz üzere dünyanın en iyi turizm köyü seçildi.
İbradı ilçesine bağlı Ormana mahallesi, Dünya Turizm Örgütü tarafından en iyi turizm köyü seçildi.
Bildiğiniz üzere Toroslar’ın eteklerinde yer alan bu eski yörük köyü, Manavgat çayını besleyen derelerin arasında kuruldu. Yerel halk bugün de göçebe kültürünü devam ettirerek geçmişteki gibi hayvancılıkla ve tarımla uğraşıyor.
Duvardan taşan ahşap parçacıkları nedeniyle düğmeli ev denen bu evler köyün belirgin özelliklerinden sayılıyor. Yörede yetişen katran ağaçlarından yapılan kalaslar, taşların arasına geçmeli olarak yerleştirilirken dişleri dışarıda bırakılıyor. Böylece duvar uzun yıllar boyunca yıkılma riski taşımıyor. Bugün köyde 300 kadar düğmeli ev var.
Tam bir doğa ve tarih kokan bu yörenin gerçekten çok otantik değerlere sahip bulunuyor.
Bu yöremizdeki bir başka doğal doku ve zenginlik kaynağı ise Altınbeşik Mağarası...
Altınbeşik Mağarası; Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın ise 3. büyük yeraltı gölüne sahip. Mağaranın araştırılabilinen kısmı kollarıyla birlikte 2200 metreyi buluyor. Mağaranın içinde sarkıt ve dikitler, doğal yollarla oluşmuş köprüler, sütunlar ve heykelimsi oluşumlar yer almakta. Kışın ve ilkbaharda içi tamamen su dolan mağara, yazları ve sonbaharları tekne ile gezilebiliyor.
Ormana Köyünü ziyaret eden tarih ve turizm meraklıları geleneksek mimarî ile inşa edilmiş düğme evlerinde konaklayabiliyor. Ziyaretçiler ayrıca, yörenin geleneksel el sanatlarını ve köy halkının misafirperverliğini yakından deneyimleyebiliyor. Köy bölgece eko-turizm faaliyetleriyle sürdürülebilir kalkınmayı destekliyor.
Görüleceği üzere Antalya tüm ilçeleriyle birlikte otantik ve tarihi değerleriyle büyük bir potansiyele sahip mega bir şehir.
Yeter ki bunun farkına varalım ve mevcut sorunları büyümeden çözelim...
Doğayı, sahilleri, denizi ve tarihi dokuyu koruyalım...
Bu yazı toplam 62 defa okunmuştur.