Geride bıraktığımız 14 Mayıs seçimlerinin yansımaları ve değerlendirmeleri sürüyor.
Her parti bir durum değerlendirmesi yapıyor ve 28 Mayıs’ta gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanlığı seçiminin 2’nci turuna odaklanılmış durumda.
Milletvekili dağılımı, partilerin aldığı oy, seçim performansı ve ortaya çıkan sonuçlar tüm yönleriyle ele alınır ve değerlendirilirse sağlıklı bir veri elde edilebilir.
Siyasette başarının yolu ekip çalışmasından geçer.
Büyük hedefler ortaya koyarken, önemli ayrıntıları atlamak büyük kayıplar yaşatır.
Partilerin il, ilçe, kadın ve gençlik kollarının önemi ve vazgeçilmezliği bilinen bir gerçek…
Durum böyle iken 14 Mayıs seçimleri sonrasında Antalya CHP’de geç de olsa doğru yolun bulunmasını bugün örneklemek istiyorum.
Antalya’da CHP 1939’dan sonra ilk kez kadın milletvekili çıkardı.
3. sıradan Aliye Coşar ve Gelecek Partisi kontenjanından 4. Sıra adayı olan Prof. Dr. Serap Yazıcı Özbudun TBMM’ye girmeye hak kazandı.
Aslında bu durum yıllardan beri CHP Antalya’da ihmal edilmiş acı bir gerçeğin yansıması…
Ve çokça tartışılan, eleştirilen bir durumdu.
Siyasete kadın eli değmezse başarı gelmez; gelemez…
Geçmiş yıllarda seçilemeyecek yerlerden kadın aday gösterilmesinin olumsuzluklarını hep birlikte gözlemledik.
Kadın kolları çok önemli bir sinerjidir.
‘’Kadınlarımızın haklarını savunuyoruz’’ söyleminin ayaklarının yere basması için somut örneklemeler gerekli. Bu yüzden Antalya’da tam 84 yıl sonra CHP’nin kadın milletvekili çıkarması geç de olsa olumlu bir adım.
Hatta bu sayının daha da artması gerekiyor.
AK Parti’nin siyasetteki başarısının önemli adımlarından birisinin kadın vekillere ayırdığı kontenjan.
CHP gibi köklü bir partinin Antalya gibi stratejik öneme sahip bir şehirde 84 yıl sonra 2 kadın vekilini TBMM’ne göndermesi geç de olsa doğru bir adım…
Yine de durup düşünmeden edemiyor insan; ‘’Böylesine doğru bir kararı vermek için neden bunca yıl beklendi?’’
Bu yazı toplam 449 defa okunmuştur.