Antalya’nın turizm, tarım ve ticaret denklemiyle nüfusunun sabit kalması düşünülemez. Çünkü hızla büyüyen ve gelişen bir şehir Antalya…
Kentlerin geleceğe dönük planlamasında ulaşım master planlarının olması kaçınılmaz bir gerçektir. Ve bu gerçek doğrultusunda nazım imar planının da günün koşullarına göre değil, gelecek 40-50 yılın gelişimi ve değişimine göre şekillendirilmesi gerekir.
Antalya ve göç… Bu iki kavram son 30 yıla damgasını vuran kavramlar olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle 80’li yılların hemen başında turizmde yıldızı parlayan Antalya; İstanbul kadar olmasa da yoğun bir göç dalgasına maruz kaldı.
Öyleki; bugün nüfusu artık 2 milyondan 3 milyona doğru yol alıyor!
Böyle olunca da karakteristik sorunlar ‘’kaçınılmaz’’ oluyor.
Sürekli nüfus artışı; özellikle iklim özelliği ile cazip olan Antalya’nın alt yapı eksikliklerini en düşündürücü boyutlarıyla çıkarıyor karşımıza.
Gelişen şehirler bir taraftan göç alırken, diğer taraftan da alt yapı eksikliklerini gidermeye çalışır… Ticaretin her zaman “canlı” olduğu şehirler için göç dalgası sık rastlanılan bir durumdur.
Ülkemizde şehirlerin yüzde 70’i göç verirken, geriye kalan yüzde 30’luk bölümü ise göçe maruz kalıyor. Göç olgusuyla en sık karşılaşan şehir ise Antalya…
Son araştırmalar gösteriyor ki; Antalya; göç alan iller arasında ilk 3’teki yerini koruyor… İstanbul, Ankara ve Antalya; bu anlamda göçe maruz kalan iller arasında ilk sıralarda yer alıyor…
Arz – talep dengesinde Antalya yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ederken, özellikle iş bulma hayali ile bu kente dışarıdan gelen aileler önce kiralık ev bulmanın telaşına düşerken, işini kurduktan sonra da bir ev satın almanın hedefine kilitleniyorlar.
Antalya; kontrolsüz göçün uzantısında alt yapı eksikliklerini en derinden hisseden şehirlerden biri olup çıktı…
Nüfusun bu denli artması; kuşkusuz ki ulaşımı sorunlarla dolu, yapılaşması yanlışlar üzerine kurulu Antalya için büyük bir dezavantaj…
Öte yandan, tarım alanlarının imara açılması; kontrolsüz göçü tetikleyen en önemli unsur olarak dikkat çekiyor.
Yeni imar planları ve tarım alanlarının tahrip edilmesi; Antalya’nın bugününde ve geleceğinde en büyük sorunu olmaya devam edecek…
Pandemi sürecinde de iş bulmak amacıyla özellikle turizm sektöründe çalışmak için gelenlerin uğrak noktası olan Antalya’da; ulaşım, trafik, alt yapı, çarpık yapılaşma, görüntü kirliliği ve doğal dokunun tahrip olması gibi sorunlar acilen çözmek zorunda.
Bu yazı toplam 646 defa okunmuştur.