Doğada Coğrafya Dersi

ANTALYA'da 32 yıllık coğrafya öğretmeni Mehmet Aydın, teorik olarak sınıfta işlediği coğrafya derslerini, 10 yıldır arazi gezileriyle pratiğe dönüştürüyor.

Öğretmenlik hayatına 1987 yılında Kütahya'nın Simav ilçesinde başladığını belirten Mehmet Aydın, 9 yıl sonra Antalya'ya tayin olduğunu, 32 yıllık meslek yaşamının 10 yılında yöneticilik yaptığını söyledi. 2009 yılında Muratpaşa Lisesi'ndeki müdürlük görevinin ardından yeniden öğretmenliğe döndüğünü anlatan Aydın, son olarak Türk Telekom Anadolu Lisesi'nde görev yaptığını ve Antalya Lisesi'nde görevlendirme derslerine girmek üzere iki lisede coğrafya dersi verdiğini dile getirdi.

COĞRAFYANIN LABORATUARI DA DOĞA

Sınıfta teorik olarak işlediği coğrafya dersini, coğrafyayı daha iyi tanımaları için mümkün olduğunca pazar günleri doğal alanlara düzenlediği gezilerle pekiştirmeye çalıştığını belirten Aydın, "Bir kimya veya fizik öğretmeni nasıl ki derslerini teorik bilgilerin yanında pratik amaçlı laboratuvar ortamında işliyor, ben de derste teorik anlattığım bilgileri arazide pratiğe çeviriyorum. Teorik olarak sınıfta işlediğimiz dersin pratiğini arazide yapıyoruz. Bizim laboratuvarımız da doğa" dedi.

DAYANIŞMA DA ARTIYOR

Doğadaki derslere yaklaşık 10 öğretmen ile 40-50 öğrencinin katıldığını kaydeden Aydın, "Önce gittiğimiz bölgeye göre 6-12 kilometre doğa yürüyüşü, yürüyüş esnasında geçtiğimiz arazilerde bitki örtüleri işlenir, yer şekilleri, akarsu, vadi, dağ, tepe coğrafi şekiller işlenir. Molalarda derslerdeki konuları hatırlatıp, arazide birebir gösteririz. Bu dersler öğrencilerin hem birbiriyle hem de öğretmenleriyle dayanışmasını daha sağlıklı ve güçlü hale getiriyor" diye konuştu.

TARİHİ VE DOĞAL ALANLARI TANIYORLAR

Doğadaki derslerin daha eğlenceli ve öğretici olduğunu anlatan Mehmet Aydın, "Antalya'da bu şekilde Karain Mağarası, Gelidonya Feneri ve Likya Yolu, Ulupınar, Çıralı, Yanartaş, Uçansu 1 ve 2 şelaleleri, Göynük Kanyonu, Döşemealtı antik yol ve obruk, Geyikbayırı, Doyran Göleti, Burdur İnsuyu mağarası ve Sagalassos Antik Kenti, Çağlarca Şelalesi, Termessos, Phaselis, Silyon antik kentleri, Anıtkabir, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Güver Kanyonu, Atatürk Evi gibi hem tarihi hem de doğal değerlerimizin bulunduğu alanlarda ders amaçlı geziler yaptık" dedi.

1000'İN ÜZERİNDE ÖĞRENCİ KATILDI

Bugüne kadar 1000'in üzerinde öğrencinin bu derslere katıldığını belirten Aydın, iki yıldır 500'ün üzerinde öğrenciye de verdiği performans ödevleri aracılığıyla Antalya Müzesi'ni inceleme fırsatı tanıdığını kaydetti. Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu konularda okullara daha çok maddi imkan tanıması önerisinde de bulunan Aydın, "Ayrıca öğrencilerimizde vatan sevgisi, millet sevgisini pekiştirmek istiyorsak, Türkiye'nin doğal zenginliklerini daha yakından tanımasını, dokunmasını, hissetmesini sağlamamız önceliklerimiz arasında olmalıdır" diye konuştu.

COĞRAFYA ZORUNLU OLSUN

Ülkesini tanıyan, bilen öğrencilerin vatanına, milletine daha çok sahip çıkacağını ifade eden Aydın, "Coğrafyasını iyi tanıyan bir öğrenci ülkesini, şehrini daha çok sevecektir. Tarihi ve doğal değerlerini koruma bilinci de oluşacaktır. Coğrafya vatandır düşüncesinden hareketle gençlerimizin temel coğrafya bilgisine sahip olması önemli. Maalesef ders programları değişikliklerinde coğrafya derslerinin önümüzdeki dönemlerde seçmeli ders grubunda yer alması sözkonusu. Daha önce olduğu gibi tüm sınıflarda zorunlu olmalıdır. Coğrafya yoksa tarih de yoktur" dedi.

FOTOĞRAFLI