"Emeklilerin dramını çocuklar bile biliyor"

Emeklilerin içine düştüğü dramı 7 yaşındaki çocukların bile bildiğini söyleyen Birleşik Emekliler Sendikası Antalya Temsilcisi Ahmet Hilmi Kancı, emeklilerin fakru zaruret içerisine düştüğünü ifade etti. Kancı, en düşük emekli maaşının en düşük memur maaşı düzeyinde olması gerektiğini de kaydetti.

Birleşik Emekliler Sendikası Antalya Temsilcisi Ahmet Hilmi Kancı, Yönetim Kurulu Üyeleri Mehmet Akif Kuruoğlu, Bekir Bora, Ali Rıza Alıç, Mustafa Baysal ve bazı üyelerle birlikte Eğitim İş Antalya Şubesi binasında basın toplantısı düzenleyerek sendika ve emekliler hakkında bilgi verdi. Kancı, dul ve yetim aylığı alanların, SSK ve Bağ-kur emeklilerinin, emekli sandığına tabi olanların, tarım sigortalıların, yaşlılık aylığı alanların, özel emeklilik kurumlarından emeklilik aylığı alanların sendikalarına üye olabildiğini bildirdi. Ekonomik açıdan bugün emeklilerin durumunun vahim olduğunu dile getiren Kancı, 'Emeklileri enflasyona ezdirmedik' şeklindeki söylemlerin yüreklerini acıttığını söyledi.

"KİTLE SENDİKACILIĞI YAPIYORUZ"

Renk, din, dil, ırk, mezhep ayrımı yapmaksızın herkesin eşit olduğunu varsayan ve emek mücadelesinde herkesin aynı haklara sahip olmasını önceleyen bir anlayışa sahip olduklarını belirten Kancı, sınıf sendikaclığı değil kitle sendikacılığı yaptıklarının altını çizdi. Bağımsız bir sendikal oluşum olduklarını kaydeden Kancı, "2 yıl önce kurulduk ve yoğun bir örgütlenme çalışması yapıyoruz. Antalya Temsilciliği olarak Mayıs ayından bu yanadır yapılanmamızı sürdürüyoruz. Şube oluşumunun arifesindeyiz" dedi.

"İLK VE TEK YASAL SENDİKAYIZ"

İstanbul merkezli Birleşik Emekliler Sendikası'nın bugün 9 şubesi, 80 temsilciliği bulunduğunu bildiren Kancı, "15 bin üyeye sahibiz" dedi. Emekli adını taşıyan pek çok dernek, cemiyet veya vakıf bulunmasına rağmen ilk ve tek yasal sendika olduklarını kaydeden Kancı, "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın sitesinde 599 kayıt numarası ile kayıtlıyız. Diğerleri dernek statüsünde olmalarına rağmen kendilerini sendika gibi tanıtmaya çalışmaktalar" şeklinde konuştu.

"ATATÜRK SANKİ BU GÜNLERİ GÖRMÜŞ"

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, 'Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu, o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır. Geçmişte çok güçlü iken tüm gücüyle çalışmış olanlara karşı minnet hissi duymayan bir milletin geleceğe güvenle bakmaya hakkı yoktur' şeklindeki sözlerini hatırlatan Kancı, "Sanki bu günleri, 100 yıl sonrasını görmüşçesine ibret alınacak bir sözdür" açıklamasında bulundu.

"EMEKLİLER FAKRU ZARURET İÇERİSİNDE"

"Emeklilerin içine düştüğü dramı 7 yaşındaki çocuklar bile biliyor" diyen Kancı, "Maddi yönden mağdur olmuş bir kitle haline geldik. Emeklilerin durumu biraz sıkıntılı demiyoruz. Eski bir deyimle, emekliler fakru zaruret içerisine düşmüştür. Geldiğimiz durum bu kadar vahim. 'Bıçak kemiğe dayandı' derler ama bıçak kemiğe dayandı ve geçti. Kemiği de deldi. Bu çok acı. Emekliler bu kadar cefa ortamındayken, hiçbir şey olmamış gibi günlük gülistanlık gibi davranmak vicdanları sızlatmaktadır" şeklinde konuştu.

"YÜREĞİMİZ ACIYOR"

'Emeklileri enflasyona ezdirmedik' şeklindeki söylemlerin yüreklerini acıttığını söyleyen Kancı, "Bizlerin geleceğe güvenle bakma şansımız var mı? Bozuk bir moral ortamı içerisindeyiz" dedi. "Bizi yönetenler sıkıntı yaşamadığı için pazarda ağlayan, filesini dolduramadığı için kahrolan ve emekli kahvelerinde tıklım tıklım zaman öldüren insanların ülkesi haline geldik" ifadelerini kullanan Kancı, emeklilerin devletin sırtında kambur gibi görüldüğünü ileri sürdü.

"MÜCADELE EDENLER DEĞİL, MÜCADELEDEN VAZGEÇENLER KAYBEDER"

Yaşadıklarından ders çıkararak mücadeleye devam etmekten başka şansları olmadığını söyleyen Kancı, "Mücadele edenlerin kaybetmesi söz konusu değildir, mücadeleden vazgeçenler kaybeder" diyerek emeklilerin sesi olmaya çalışacaklarını dile getirdi. Türkiye'de 16 milyon civarında emekli bulunduğuna işaret eden Kancı, "Bunların yarısını örgütlesek, bizi bu durumlara düşürenlere sandıkta verecek çok okkalı bir cevabımız olabilecekken, dağınıklıktan bizi yönetenler iyi istifade etmekte" açıklamasında bulundu.

"PAZARLIK MASASINA OTURMA ŞANSINA SAHİP OLACAĞIZ"

Emekli sayısının yüzde 1'lik bölümünü üye yapmaları halinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde pazarlık masasına oturma şanslarının olacağını belirten Kancı, "Hükümetle emeklilerin durumu hakkında pazarlık yapma şansına sahip olacağız. Üyelerimizin hakkını pazarlık masasında hükümetten alabileceğiz. Örgütlü olmamak en büyük güçsüzlük" dedi.

"ÖLMEDEN NASIL YAŞADIĞIMIZI MATEMATİK BİLİMİ İZAH EDEMİYOR, EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI DÜZEYİNDE OLMALI"

Asgari ücretin 22 bin 104 lira olduğuna, yoksulluk sınırının ise 70 bin liraya dayandığına dikkat çeken Kancı, "70 bin liranın altında maaş alıyorsan yoksulsun demek ama bizim aldığımız maaş ev kirasını karşılamaya yetmiyor. Bizim ölmeden nasıl yaşayabildiğimizi matematik bilimi izah edemiyor. Emekli, fakru zaruret ortamında yaşamaya çalışıyor. Yoksulluğun dip noktasındayız" dedi. "2014 yılında ben emekli olduğumda, çalışan arkadaşımla aradaki maaş farkımız 1000 liraydı. Bugün ben onun yarısını alıyorum" diyen Kancı, en düşük emekli maaşının en düşük memur maaşı düzeyinde olması gerektiğini de vurguladı. HABER: YUSUF KATRAĞ