Bugün 28 Nisan 2025 Pazartesi
  • Antalya14 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    4069.862
    %-0.60
  • Dolar
    38.4458
    %0.07
  • Euro
    43.7018
    %-0.22
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Hububat ekiminde rekor gerileme! İnsanlar çiftçilikten vazgeçiyor”
05 Kasım 2018 Pazartesi 17:08

“Hububat ekiminde rekor gerileme! İnsanlar çiftçilikten vazgeçiyor”

Antalya Ticaret Borsası’nın Ekim ayı meclis toplantısında, meclis üyeleri yaşadıkları sıkıntıları dile getirdi.

 Hububat ekiminden, ihracata yaşanan tüm sorunları kamuoyuna aktaran sektör temsilcileri, komisyonculuğun kaldırılmasına da tepki gösterdi.  Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Nuri Büyükselçuk, Rusya ve Ukrayna’nın hububat ekim alanlarını iki kat artırırken, Türkiye’de bu oranın düştüğüne dikkat çekti. Selçuk, “Son 18 yılda Türkiye’de ekimi azalan, ekim yapılmayan alan, Belçika’nın yüz ölçümü kadar. Biz şuanda gündelik sorunları, kurları, ekmek fiyatları konuşuyoruz ama gerekli önlemler alınmazsa 3-5 sene sonra konuşulacak konu kalmayacak, ortada hububat diye bir şey kalmayacak” diye konuştu  Antalya Ticaret Borsası Başkanı Ali Çandır’da, TEPAV’ın Temmuz araştırmasından bahsederek, Büyükselçuk’a destek verdi. Çandır, “TEPAV’ın Temmuz sonu araştırmasına göre, çiftçilikten vazgeçenlerin sayısı 5 bin ile Antalya birinci sırada. İnsanlar, Antalya’da çiftçilikten vazgeçiyor. İnsanlar üretmekten vazgeçiyor. Bunun dikkate alınması gerekiyor” diye konuştu.

ali-candir-001.jpg

GİDİŞAT İYİ DEĞİL

Et sektöründe yaşanan sorunu, Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Sönmez aktardı. Et piyasasında yaşanan durumun kaygı verici olduğuna dikkat çeken Sönmez, Et ve Balık Kurumu’nun piyasanın altında et satışı yapmasına rağmen, alıcı bulmakta zorlandığına dikkat çekti. Et ve Balık Kurumu’nun her zaman sektörün üzerinde fiyat verdiğine dikkat çeken Sönmez, “Fiyatlar şuanda düşüyor. Hatta Et balık fiyatları yüksek çıkması için 29 lira olarak açıkladı. Genelde Et ve Balık Kurumu’nun açıkladığı fiyatlar, piyasanın üzerinde olurdu. Maalesef iş yokluğundan dolayı Et balık kurumunun açıkladığı fiyatları, altındadır. Piyasa da fiyatlar,  27, 27,5 TL civarında gidiyor. Zaten bu fiyatlarla besicinin para kazanma şansı yok. Bu fiyatlarla üretim mümkün değil. Herkes üretimden vazgeçer. Defalarca söyledim, ette ithalat bağımlısı olacağız. Şuandaki gidişat bu.  Et Balık Kurumu tedbir almaya çalışıyor ama piyasa iş olmadığından dolayı Et Balığın bile fiyatlarını bulamıyor piyasa. Her dönemde piyasa fiyatı, Et ve Balık Kurumu’nun üzerinde olurdu. Fiyatları üreticiye nefes aldırmak için güncelliyorlar yapıyorlar ama o bile tutmuyor. Piyasa iş yok, gidişat iyi değil” diye konuştu.

“BİZİ ZARAR ETTİRMEK İÇİN NE VARSA YAPTILAR”

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Yusuf Karasu, Hububat ekimlerindeki son durumu meclis üyelerine aktardı. Buğday fiyatlarının dengeli belirlenmesi gerektiğini aktaran Karasu, “Hububat alanlarında, azalma ise şöyle; buğday fiyatlarının düşük olması, gübre fiyatlarının çok yüksek olması, bizi sıkıntıya sokuyor. En düşük gübrenin fiyatı şuanda 100 lira. Buğdayın kilosu 2000 lira Geçen yıl bu rakam, gübre için 60 lira, Buğday için 1000 liraydı. Çiftçi tohumdan aldığı parayı kazanmazsa daha yüksek fiyatlardan almak zorunda kalacak. Çiftçi bu sene 2 bin liraya tohum alacak, 120 bin liraya gübre alacak. Zaten hiçbir şey kazanmadığı gibi buğday ekmeyi de bir daha düşünmez. Şuanda vatandaşın tercihi pamuk. Ama Pamukta da herkes umduğunu bulamadı. Dönümünde, dekarda 350 kg gibi mahsul ettiler” diye konuştu. Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Yusuf Karasu,  Tarım Kredi Kooperatifi’ne çağrıda bulundu.  Susam fiyatlarının 15 liraya çıkmasıyla herkesin susam konusunda seferber olduğunu aktaran Karasu, Tarım Kredi Kooperatifi’nin susam alımını sürekli yapması gerektiğini aktardı. Karasu, “Bu sene tarım kredi kooperatifleri, susam konusuna değindiler. Dediler ki, biz susam alacağız, devletin asgariyesine susam vereceğiz. Firmanın bir tanesi ile anlaşma yapılmış, susam fiyatlarını 15 liraya çıkardılar. 15 liraya çıkardıktan sonra 1 ay içerisinde bütün tarım kredi kooperatifleri seferber oldular. Araba ve taşıtlarıyla elemeye getirdiler. Herkes 200 ton susam aldı.. Bu susam alınacaksa devamını getirsinler. 3 gün susam alıp, 5 gün sonra biz almıyoruz demeyecekler. Bizi mağdur etmeyecekler. Bizim önümüzü tıkıyorlar. Biz 15 liraya susam aldık, 15 liraya ihracatla susam sattık. Alacaklarsa devamlı alsınlar, almayacaklarsa hiç almasınlar. Gümrük vergileri susamda sıfırlandı. Bugün Etiyopya’dan humara adında susam ithal ediliyor. Şuanda susam fiyatları ithal nedeniyle 15 liradan 10 liraya düşerse, bu imalatçılar 15 liralık susamı almaz. Bizleri zarar ettirmek için ne kadar gayret varsa sarf ettiler. Biz den sadece susam değil, her şey alsınlar ki rekabet edebilelim. Onlar nasıl satıyorsa biz de öyle satalım. Tüccar olarak fırsatçı değiliz. Kimsenin zarar etmesini istemiyoruz. Son 1 ay içerisinde ciddi bir tedirginlik yaşadık” ifadelerini kullandı.

muzaffer-aydogan.jpg

KÜF HASTALIĞI SOĞAN FİYATLARINI ARTIRACAK!

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Muzaffer Aydoğan da, bu sene soğan üretimi konusunda ciddi sıkıntılar yaşandığına dikkat çekti. Soğan üretiminde, belirlenemeyen bir nedenden dolayı küf hastalığının meydana geldiğini aktaran Aydoğan, kendisinin 150 tonluk soğanının küf hastalığından dolayı çöpe gittiğini aktardı. “Bu sene soğanlar hastalıklı. Soğanların yüzde 80’ni bozuk. Sökümde sağlam gözüküyor ama depoya atıldığında kendi kendine çürüyor. Bu sene soğanda oldukça sıkıntı yaşayacağız. 150 ton soğanı ben de çöpe döktüm” diyen Aydoğan, Polatlı, Ereğli, Amasya ve Çorum, Sandıklı da bu sorunun meydana geldiğini aktardı. Soğandaki küf hastalığından çiftçinin bilgi sahibi olmadığını dile getiren Muzaffer Aydoğan; “Bu küf hastalığı, soğanın dalına vuruyor, kökünü erken kurutuyor. Tarlalara yeterli müdahale olmadığı için soğanların yüzde 80’inu bozuk. Bu durumda soğanın fiyatının 8-10 lirayı bulması muhtemel. Arap ülkelerine aşırı derecede ihracat var. Fiyatlar yüksek olur.  Soğanlar tam olgunlaşma çağına geldiği zaman burada sıcak ve güneş ışını çok fazla vurduğu zaman hastalık yapar.  Küf hastalığı olan soğanlarda erken söküm işlemi yapılıyor” ifadelerini kullandı.

ragip-kok.jpg

MALİYETLER YÜZDE 100 ARTTI

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Ragıp Kök, dolardaki kur artışı nedeniyle maliyet artışlarının yüzde 100’ü geçtiğini söyledi. Resmi kurumlardan bile gününde ödeme alamadıklarına vurgu yapan Kök, “Sektörümüzde yüzde 60 resmi kurumlarla çalışıyoruz. Ocak ve Haziran ayından iadeler yapıldı. O zaman çok büyük bir sıkıntı yoktu. Sonra dolardaki yükseliş bir ay sonra patlak verdi.  Biz bu ihalelerde yüzde 12 kar marjı kullandık. Maliyet artışları yüzde 100 oldu. Resmi kurumlardan gününde ödeme alamıyoruz” ifadelerini kullandı.  

selcuk-celebi2-001.jpg

“KOMİSYONCULUĞU BİR TÜRLÜ ANLAMATAMADIK”

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Sedat Ekici, üreticilerin ambalajlarında aşırı yükselme olduğuna dikkat çekti. “Fırtına öncesi bir sessizlik var. Oturmasını bekliyoruz. Dolar kuru 7 lira iken ambalajda özellikle o kurdan bize ürün sattılar. Şuan dolar kuru 5.50 lira bu fiyatın indirilmesi gerekiyor” diyen Ekici, ambalaj fiyatlarının mevcut dolar kuruna göre ayarlanmamasına anlam veremediklerini ifade etti.  Ekici, yeni hal yasası ile ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Hal Yasası’nın kaldırılmaması gerektiğine özel vurgu yapan Ekici, “ Biz sezon öncesinde firmalardan sözleşme alıyoruz. Bu sene bu sözleşmeleri yapamadık. Biz de tereddütteyiz. Acaba kur düşer mi, kalkar mı diye sözleşme yapmadık. Günü birlik çalışıyoruz. Biz ihracatçı olarak komisyoncuların arkasındayız. Şuanda muhatabımız olmayacak yasa geçerse. Bizim muhatabımız komisyoncuydu. Üreticiler bu yüzden sakin ve iyiydi. Üreticiler olarak satıcılarla nasıl yüz göz nasıl olacağız?  Bu konu çok önemli. Komisyoncu, üretici ile dükkân arasında aracıdır. Direkt tüketici ile aracı değil. Yıllardır bunu söylüyoruz, komisyonculuğu bir türlü öğretemedik.  Ya anlamak istemiyorlar, ya da işlerine gelmiyor. Domatesi 70 kuruşa almış, 5 liraya satmışlarsa bunun komisyoncu ile ne alakası var? 5 Liraya satan markete sorun. Kontrol et, 5 liraya sattırma! Sen Pazar denetimini yap. Komisyoncular istediği fiyata satış yapamaz. Nakliye ile ilgili ciddi sıkıntı oluyor. Dönüşte araçlar boş geliyor. 2 bin 500 Avro’ya gönderiyorum, Avrupa’da dönüşte 3 bin Avro para istiyorlar” diye konuştu.

 

 

AVRUPA’YA TIR SEVKİYATLARI SIKINTILI

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Selçuk Çelebi de Avrupa’ya yapılan TIR sevkiyatı konusunda yaşadıkları sıkıntıyı dile getirdi. “Avrupa’ya tır gönderme oldukça sıkıntılı. Hollanda ve İngiltere’de 5 bin Avroya tır gönderiyoruz. İngiltere’ye 6 bin Avroya tır gönderiyoruz. Çiçek sektörü olarak, Ürünün az olduğu bir dönemde, Isparta’da az, Antalya’da başlamadığı bir dönemdeyiz. Bu dönemi uçak nakliyeleri ile bir şekilde çözmeye çalışıyoruz. Uçakla 500-600 kutu ürün gönderiyoruz. Uçakla göndermek, biraz hızlı ama maliyetli. Kargo ile nakliye yapsak da, bir de Avrupa’da iç nakliye ücreti ödüyoruz. Uçak kargosu kadar da iç nakliye parası ödüyoruz.  Göndermek zorundayız. Antalya’daki sezonun başlangıcına 1 aydan daha kısa bir süre var. Özellikle Noel dönemi geliyor, tüm sektör için her hafta Avrupa’ya 2-3 TIR’ sevkiyat yapılacak. Ama fiyatlar haliyle artacaktır.  Kasım ayında çiçekte Rusya ve Ukrayna başlayacak. Ama Avrupa ürün sevkiyatı sıkıntılı”

“6 AYLIK FİNANSMAN YÜKÜ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ”

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Nuri Büyükselçuk da un sektöründe yaşanan gelişmeleri aktardı. “Özellikle ekmek fiyatlarındaki baskıdan dolayı ekmeğe hükümetin ciddi anlamda fiyat vermeme politikasının sonucu olarak, döndü dolaştı iş ekmeğin ham maddesi un fiyatlarına geldi. Un fiyatlarında biraz daha gerileme amaçlı TMO çok ciddi adımlar attı. Arz güvenliğini sağlamak açısından uygun fiyatlı piyasaya buğday tedariki yapmaya başladılar. Bunun sonucu olarak, un fiyatlarında ekonomik krizin başladığı pik döneme göre yüzde 10-15 civarında gerilemeler oldu. TMO’nun bu satışları tamamen peşin bazlı. Bu arada en erken müşteriye minimum 3 ay vade yapmak zorundayız. 6 aylık bir finansman yükü ile karşı karşıyayız. Her ne kadar olayın iyi yanına baksak da, ekonomik krizlerde 7.20’lere giden kur bugün 5.50’lere inse de maalesef faizlerde aynı oranda bir düşüş gerçekleşmedi” diyen Büyükselçuk, şöyle devam etti: “Biz müşteriyi finansa etmek zorunda olan bazı sektörler çok ciddi finansman yükü altındayız. Burada devlet bankalarının bize pozitif ayrımcılık yapmasını bekliyoruz. O yönde Halk Bank genel müdürümüz bize söz verdi.  Bunun da takipçisi olacağız. Yem sektörün de kurun gerilemesinden dolayı ciddi anlamda gerilemeler oldu. Yine finansman yükü orada da en yüksek giderimiz olarak duruyor. Bu günlük gelişmelerin dışında, maalesef ülkemiz tarımızı bekleyen en önemli sorun, tarım ekimindeki gerilemeler. 2000 yılında Türkiye’de 92-94 milyon dekar ekim yapılırken buğdayda, maalesef bu geçen sene 77 milyon hektara, 2018’deki beklenti de 72 milyon hektar.  Son 18 yılda Türkiye’de ekimi azalan, ekim yapılmayan alan, Belçika’nın yüz ölçümü kadar. Biz şuanda gündelik sorunları, kurları, ekmek fiyatları konuşuyoruz ama gerekli önlemler alınmazsa 3-5 sene sonra konuşulacak konu kalmayacak, ortada hububat diye bir şey kalmayacak. Rusya ve Ukrayna, hububat ekim alanlarını iki kat artırdı. Şuan da Rusya, dünyanın en büyük hububat ihracatçısı oldu. TEPAV’ın Temmuz sonu araştırmasına göre, çiftçilikten vazgeçenlerin sayısı 5 bin ile Antalya birinci sırada. İnsanlar, Antalya’da çiftçilikten vazgeçiyor. İnsanlar üretmekten vazgeçiyor. Bunun dikkate alınması gerekiyor”

SÜT SEKTÖRÜNDE DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK

Antalya Ticaret Borsası Meclis Üyesi Hüseyin Simav da, süt sektöründe sıkıntıların aynen devam ettiğini değişen bir şey olmadığını söyledi. “Sektörün değişen hiçbir şey yok. 3 hafta sonraya kesimler için gün verdiklerini söylediler. Bunların ağırlıklı olanı dişi hayvan. Bunun faturası en geç 1,5 yılında çıkar. Bugünkü şartlardan daha ağır şartlarla karşılaşacağız” diye konuştu.

“UYARDIK, SUÇLU OLDUK”

Antalya Ticaret Borsası Meclis Başkan Yardımcısı Abdullah İnan, Isparta Orman Bölge Müdürlüğü ile yaşadıkları sorunu anlattı. “Bizim Isparta Orman Bölge Müdürlüğü ile sektörümüzün sorunu oldu. Burada meclis üyesi olarak ben hem üreticilerin hem de alıcıların bir sesi olduk. Ama maalesef ilettiğimiz problemleri ve sorunları Isparta’daki bir gazeteci arkadaşımız haber yaptı. Isparta Orman Bölge Müdürümüz bu haber dolayısıyla Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunmuşlar. Isparta Orman Bölge Müdürlüğü, yeni uygulaması konusunda ne sektörü, ne köylüyü, çağırdı. Tüm köy kooperatifleri yeni uygulamaya karşı. Ürünü alan satan herkes karşı. Ama böyle bir sorunla karşı karşıyayız. Biz ormandaki ürünlerin ekonomiye kazandırmak için çaba sarf ettik. Ama bizi engelledikleri için ürün zayi oldu. Bu ürünler niye ekonomiye kazandırılmasın deyince mahkemelik olduk.  Daha önce tarife bedeli müracaatla veriliyorordu. Isparta Orman Bölge Müdürü bir anda ihale sistemini getirdi. Uygulamanın ön çalışması, basın yoluyla duyurusu olmayınca orada hasat toplama zamanı şok yaşandı.  Hasat toplama zamanı geçti, ihale yapılıyor. Ürün dalda kaldı.  Biz bu uygulamanın yanlışlığına değindik. Sektörü halkı dinlemeden yapılan uygulama, şuan sektöre 4 milyon TL zarar verdi. Ülke bazında gayri safi milli hâsılaya göre, bizim tahminimizce 8 milyon lira zarar vermiştir. Bu yüzden Cumhuriyet Savcılığı’na ifade vermek zorundayım. Biz bir çok kurumla çalışıyoruz. Antalya Orman Bölge Müdürlüğü ile ilişkilerimiz olağanüstü hiçbir sıkıntımız yok.  Sıkıntı olduğunda onlar çağırıyor, biz gidiyoruz.  Ama Isparta’da böyle bir handikapla karşı karşıyayız. İnşallah bu durumu kazasız belasız atlatırız” diye konuştu.  (Haber: Eyüp KOÇAK)

 

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1395 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim