Bugün 24 Kasım 2024 Pazar
  • Antalya11 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3005.985
    %0
  • Dolar
    34.5383
    %0
  • Euro
    35.9979
    %0
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
İdrar Kaçırma Problemine “Manyetik Alan Koltuğu” Tedavisi
24 Şubat 2021 Çarşamba 11:08

İdrar Kaçırma Problemine “Manyetik Alan Koltuğu” Tedavisi

Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.

Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay, kadınlarda ve erkeklerde idrar kaçırma sorununun tedavisi hakkında açıklamalarda bulundu. Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay, kişilerde yaşam kalitesini olumsuz olarak etkilediğini ve tedavi yöntemleri arasında konforlu olan "Manyetik Alan Koltuğu" ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu.

Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay, erkeklerde ve kadınlarda idrar kaçırma sorunun olduğunu, bu durumun kişilerde yaşam kalitesini, sosyal hayatını kısıtlayan, özgüven sorunu ile psikolojik sorunlara neden olabileceğini belirtti. İdrar kaçırma probleminin önemli bir sağlık sorunu olduğunu söyleyen Doç. Dr. Nilgün Şimşir Atalay, tedavi yöntemleri arasında hasta kişiler için konforlu bir yöntem olan "Manyetik Alan Koltuğu" ile ilgili açıklamada bulundu. Doç. Dr. Nilgün Atalay, "İdrar kaçırmanın nedenleri arasında ileri yaş, gebelik, birden fazla doğum ve doğum şekli, aşırı kilo, idrar yolu enfeksiyonları, vajinal enfeksiyonlar, alkol ve sigara, kabızlık, idrar torbasının sarkması, mesane taşları, rahim sarkması, erkeklerde prostat büyümesi, karın bölgesinden geçirilen ameliyatlar (prostat ameliyatları), kadınlarda rahim, yumurtalık ameliyatları olabilir. Bu tür faktörler idrar kaçırmaya neden olabiliyor. Bunların yanı sıra böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği özellikle şeker hastalığı önemlidir. Aynı zamanda hastanın kullandığı ilaçların da etkisi oldukça fazladır. Özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü ve bazı anti depresanlar idrar kaçırmaya sebep olabiliyor" dedi.

"İdrar kaçırma 30 yaşından sonra her üç kadından birinde görülebiliyor"

Kadınlarda daha sık görülen idrar kaçırma özellikle 30 yaşından sonra üç kadından birinde görülebildiğini söyleyen Doç. Dr. Nilgün Atalay, "İdrar kaçırma 30 yaşından sonra her üç kadından birinde görülebiliyor. 50 yaşından sonra ise her iki kadından birinde idrar kaçırma problemi görülüyor. Kadınlarda idrar kaçırma nedenlerinden biri de özellikle menopoz gibi hızlı bir şekilde hormonların kesilmesine neden olan önemli bir hormonel durumdur. Menopoz ile birlikte kadınlarda zor doğum, birden fazla doğum, aşırı kilo gibi durumlarda idrar yollarında idrarı tutmayı sağlayan pelvik taban kaslarının zarar görmesine, hasarlanmasına ve bağ dokusunun zayıflamasına neden oluyor. Bu sebeplerden dolayı idrar kaçırma problemi kadınlarda daha sık görülüyor. Bazı durumlarda kadınların zor doğumlarında yani aşırı kilolu bebekleri dünyaya getirdiklerinde de bu problem kaçınılmaz oluyor" diye konuştu.

İdrar kaçırma hastalığı nasıl tedavi ediliyor?

Öncelikle hastanın detaylı bir muayeneden geçtiğini anlatan Doç. Dr. Nilgün Atalay, "Hastanın idrar kaçırma tipi, kullandığı ilaçlar ve eşlik eden hastalıklarının neler olduğu tespit edilir. Bunlar değerlendirildikten sonra gerekirse hastanın idrar tahlilleri ve ultrason gibi değerlendirmeleri de yapılır. Bunlar değerlendirildikten ve hastalığın sebepleri tespit edildikten sonra tedaviye geçilir. Tedavide öncelikle yaşam tarzı değişikliği öneriliyor. Ardından öncelikle hasta aşırı kiloluysa mutlaka kilo vermesi gerekiyor. Kabızlığı varsa mutlaka kabızlığın tedavisi öneriliyor. Sıvı alımı ve hastanın su içmesi kesinlikle kısıtlanmıyor. Günde en az 1,5 litre su içmesi gerekiyor. Ancak kahve ve çay gibi idrar torbasını irrite eden içeceklerin azaltılması gerekiyor. Hasta sigara veya alkol kullanıyorsa bunları kesmesi gerektiğini önemle söylüyoruz. Yaşam tarzının değiştirilmesini söyledikten sonra hastalarımıza egzersizler öneriyoruz. Egzersizler tedavide oldukça önemli. Bunları yaparken idrar tutmamızı sağlayan pelvik taban kaslarının güçlenmesini amaçlıyoruz. Bahsettiğimiz egzersizleri burada kliniğimizde hastamıza yaptırıyoruz" dedi.

Manyetik alan koltuğu ile tedavi nasıl gerçekleştiriliyor?

Tedavide cerrahi uygulamalar dışında en önemli olanlardan birinin de "Manyetik Alan Koltuğu" tedavisi olduğunu ifade eden Doç. Dr. Nilgün Atalay, "Ağrısız bir tedavi olduğu için oldukça önemli. Manyetik alan koltuğu tedavisinin hiçbir yan etkisi yoktur. Hasta için ise oldukça konforlu bir tedavi yöntemidir. Hastalarımız kıyafetlerini çıkarmadan koltuğa oturarak herhangi bir ağrı, sızı hissetmeden isterse kitap okuyarak 20 dakika boyunca bu koltukta oturuyor. Manyetik alan koltuğunda, koltuk altında oluşturulan manyetik dalgalarla hastanın pelvik taban kasları uyarılıyor. Bu şekilde pelvik taban kasları çalıştırılarak güçlenmesi sağlanıyor. Manyetik alan koltuğu hastalarda idrar kaçırma probleminin önüne geçiyor. İdrar kaçırma tedavisinde genelde vajina, makat bölgesi gibi yerlere bazı durumlarda cihazlar kullanılıyor. Fakat manyetik alan koltuğu tedavisinde böyle bir durum söz konusu değil. Hastaya sadece oturması dışında hiçbir müdahale yapılmıyor yapılan bu tedavi sonucunda idrar kaçırmanın yanı sıra cinsel fonksiyon bozukluklarına, gaz, dışkı kaçırma gibi problemler üzerinde de oldukça etkili oluyor" ifadelerini kullandı.

Manyetik alan koltuğu tedavisi kaç seansta tamamlanıyor?

Doç. Dr. Nilgün Atalay, "Haftada 2 veya 3 seans olacak şekilde 20 dakika süre ile hastanın koltukta oturması sağlanıyor. Genelde 6 ile 10 hafta arasında yine hastanın durumuna göre değişiklik göstererek tedavisi uygulanıyor. Örneğin 85 yaşında bir kadın hastamızın ikinci seanstan itibaren idrar kaçırmasının kesildiğini gördük. Özellikle idrar kaçırmaya yönelik daha önceden cerrahi bir operasyon geçirmemiş olması da başarıyı arttırmakta. Manyetik alan koltuğu tedavisi her yaştan insanlara uygulanabiliyor. Sadece çocuklarda uygulamıyoruz. Aynı zamanda kadın veya erkek her iki cinsiyete de uygulanabilir bir tedavi yöntemidir. Manyetik alan koltuğunun özellikle prostat cerrahisi geçiren erkek hastalara da uygulanan bir tedavi yöntemi elde edilen sonuçların oldukça başarılı olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu.

Antalya Son Haber

Bu haber toplam 1238 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim