Mart ayındayız ve doğal olarak yerli ve yabancı turist sayısında geride bıraktığımız aylara oranla artış olmaya başladı.
Özellikle pandemi ile mücadelede normale dönüş adımlarının kademeli olarak atıldığı bugünlerde yiyecek ve içecek sektöründe çalışan esnaf az da olsa bir nefes aldı.
Bir taraftan pandemi ile mücadelemiz sürerken, diğer taraftan da özellikle şehir merkezindeki canlılığın bu ayla birlikte artmaya başlaması, çok zor günler geçiren esnafa adeta can suyu gibi oldu!
5 yıldızlı otellerin farklı konseptlerinden ‘’fırsat bulabilen’’ yerli ve yabancı turistler havanın Mart ayında olmamıza rağmen iyi gitmesiyle akşam saatlerinde şehir merkezinde geziyor.
Bazen de alış – veriş yapıyorlar.
Bu görüntüler olumlu.
Ancak; pandemi kurallarına uyma noktasında hepimizin sorumlu ve duyarlı olması gerekiyor.
Cadde ve sokaklardaki kalabalık ister istemez tedirginliğe neden oluyor.
Maske, mesafe ve temizlik kurallarına uymada duyarlı ve hassas olmamız gereken günlerdeyiz.
Kurallara ve tedbirlere uyma noktasında ince eleyip sık dokumamız gerekiyor.
Öte yandan bugünlerde Kazım Özalp Caddesi diye tanımlanan Kapalı Yol, Işıklar ve Atatürk Caddesi gibi alanlarda renkli görüntüler var.
Ama ya diğer cadde ve sokaklar?
Aynı şeyi şehrin bütünü için söylemek mümkün değil!
Turizmin lokomotifi Antalya’da akşam ticaretinin yıllardan beri yaygınlaştırılamaması en büyük eksiklik olarak gösteriliyor.
Şarampol Kapalı Yol olarak adlandırılan Kazım Özalp Caddesi’nde büyük bir canlılık göze çarparken, aynı canlılık ve hareketliliğin şehrin bütününe yayılması isteniyor.
Kazım Özalp, Güllük ve Atatürk Caddesi hariç Antalya’nın büyük bir bölümünde akşam ticaretinin yok denecek kadar az olması, esnafın turizmden yeteri şekilde yararlanmasını engelliyor.
Akşam ticaretinin sürdürülebilir olması için şehrin, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerle desteklenmesi gerekiyor.
Yeni çekim merkezleri oluşturma konusunda aslında kaybedecek zaman yok.
Bu yazı toplam 498 defa okunmuştur.