Bugün 28 Şubat 2025 Cuma
  • Antalya10 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3356.597
    %-0.34
  • Dolar
    36.5256
    %0.26
  • Euro
    37.9917
    %-0.07

Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK

12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK

Ne çok ihmal ettik!

16 Aralık 2024 Pazartesi 00:03

   Yaşantımızda ihmal ettiğimiz değerleri sorguladığımızda ne gariptir ki hemen aklımıza en yakınlarımız geliverir.

            Yaşarken değerini bilemediğimiz sevdiklerimize bu konu ile ilgili ne kadar çok bölüm açsak; azdır.

            İhmal ettiğimiz çok önemli olgulardan birisi de zaman kavramı…

            Akıp giden zamanı en iyi biçimde değerlendirebiliyor muyuz?

            Ya da akıp giden zamanın bir daha geri gelmeyeceğinin farkında mıyız?

            ‘’Bilgisayar başında zaman öldürüyorum!’’ sözü ne kadar ibretlik bir tanımlama!

            Ya da; ‘’Boş boş oturuyorum!’’

            En kıymetli olgulardan birisi olan zamanımızın kum saati gibi yavaş yavaş tükendiğini anladığımızda ise artık çok geç oluyor!

            ‘’Şimdiki aklım olsa bunları yapmazdım, boş yere bunlarla uğraşmazdım!’’ diyen yaşlı bir tanıdığımızın söyledikleri içimizi hüzünlendirirken, bu sözlere verecek yanıt da bulamıyoruz.

                        Yaşantımıza yön veren bu kavramlar üzerinden hareket ederken, bir olgunun eksikliği diğerini çağrıştıran ve beraberinde sorunlar getiren bir olguya dönüşürse ciddi sıkıntı var demektir…

            Bir diğer ayrıntı ise; üretimi ihmal ederken, bu boşluğu dolduran tüketim çılgınlığına giden süreçte çelişkileri ve sorunları bir arada yaşıyoruz.

            Zamanımızın büyük bir bölümü artık ne yazık ki ya cep telefonuyla ya da bilgisayar başında geçiyor.

            Kitap okumaya zaman ayırmadığımız gibi; kendimize de zaman ayıramaz hale geldik!

            Geçtiğimiz günlerde elektrikli scootere binen bir kişinin elindeki cep telefonuna göz atarken  görüntüsüne bakınca ‘’Nereye gidiyoruz böyle?’’ demekten kendimi alamadım.

            Gerçekten çelişkiler içerisinde yol alırken tutarlı bir görüntüye hasret kaldık!

            Üretimi teşvik edeceğimiz yerde tüketim ve savurganlığın en keskin kareleri ile geçiyor günlerimiz…

   Öte yandan  iletişim ve bilişim sektöründe her yenilik, her gelişme sınırları zorlamaya devam ederken, toplum olarak tüketim çılgınlığımız da devam ediyor.

  Bu noktada bilgisayarın geldiği nokta sınırları zorlarken, birbirimizle iletişimde cep telefonuna olan bağımlılığımız giderek farklı boyutlara geliyor.

                        Cep telefonuna karşı olan insanların kısa süre sonra “bağımlı” olduğunu düşündüğümüzde, bu konuda yani cep telefonuyla konuşma süresi bakımından Dünya lideri olmamızın “tesadüf” olmadığı ortada…

            Daha sabah uyanır uyanmaz cep telefonuna sarılan, kahvaltıyı es geçen, ev işlerini ihmal eden insanların giderek çoğaldığı bir ortamı hep birlikte yaşıyoruz.

            Tüm bu olumsuzlukların yanında maalesef kitap okuma oranımız hızla aşağıya düşüyor.

            Sadece kitap değil elbette gazete okuma alışkanlığımız da artık diplerde geziniyor.

            Tüketim çılgınlığında sınırları zorlar hale geldik!

            Bir taraftan böylesi bir durum, diğer tarafta sosyal yaşama ayrılan zamanın kalmaması…

            Ve en dramatik olan ise kendimize zaman ayıramaz hale geldik!.

Bu yazı toplam 362 defa okunmuştur.
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim