Seçer: "Kangren Olmuş Sorunları Kesip Atmalıyız"

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, personel konusunda liyakate önem vereceklerini belirterek, "Kangren olmuş sorunları kesip atmamız lazım. Ben bugün belediye başkanı olduğum için kendi taraftarlarımı doldurayım, bir sürü borç yapalım, ondan sonraki belediye başkanı da gelsin eskileri temizlesin, kendi adamlarını alsın. Böyle bir anlayış sürdürülebilir değil" dedi.

Seçer, "Belediye Başkanları Çalıştayı'na katılmak üzere gittiği Afyon'da, Mersin'e ilişkin hayata geçirecekleri projeleri anlattı. Çalıştay'da gerek katıldığı televizyon programlarında, gerekse gazetecilerin sorularını yanıtlayan Seçer, Mersin'in en önemli sorunların başında iş ve istihdam sorunlarının geldiğini anlattı. Vatandaşların kendilerine ve yakınlarında belediyede iş olanağı aradıklarını dile getiren Seçer, bugün için Mersin Büyükşehir Belediyesi bünyesinde yaklaşık 10 bin kişinin çalıştığı bilgisini verdi. "Siyasi münazaralar, yanlış tespitler ve farklı sebeplerle farklı birimlere verilen ve farklı bir yerde faydalı olacak elemanları keşfetmeye çalışıyoruz. İnsan kaynakları çalışıyor, bir envanter çıkarıyoruz" diyen Seçer, vatandaşlara yeni istihdam alanları oluşturmak ve işsizliğe çare olmak için yeni yatırımlara destek vereceklerinin altını çizdi. Seçer, "Bizim belediyeye eleman almamızın dışında özel sektörü canlandıracak, istihdam alanı oluşturacak, Mersin ekonomisini canlandıracak turizm, tarım, sanayi ve ticarette istihdam alanı meydana getirecek projeleri belediyenin de katkılarıyla merkezi hükümetin de yatırımlarıyla harekete geçirmek istiyoruz. Benim seçim öncesi verdiğim vaat buydu" diye konuştu.

"İhtiyaç olan noktalara biz liyakatli insanlar almak zorundayız"

Belediye başkanının kendi çevresindeki insanlara belediyede istihdam sağlamasını da doğru bulmadığını vurgulayan Seçer, "Bu ülke çağdaş, daha kalkınmış bir ülke haline gelecekse bir takım kronikleşmiş rahatsızlıkların tedavi edilmesi lazım. Kangren olmuş sorunları kesip atmamız lazım. Ben bugün belediye başkanı olduğum için kendi taraftarlarımı doldurayım, bir sürü borç yapalım, ondan sonraki belediye başkanı da gelsin eskileri temizlesin kendi adamlarını alsın. Böyle

bir anlayış sürdürülebilir değil. Vatandaşlarım beni anlayışla karşılasın. Diğer yandan ben "bunlar benim arkadaşım" deyip kadroları dolduramam. Vatandaşlarım benden yana şunu sorgulasınlar; Vahap Seçer, hakkaniyetli mi, adaletli mi, hırsız mı? Vahap Seçer, memleketin kaynağını gözü gibi koruyor mu, vatandaşın parasını gözü gibi koruyor mu? Gece-gündüz vatandaşı için çalışıyor mu, halkın menfaatini önde tutuyor mu? Bunlara baksınlar. İşinde, gücünde, geçiminde olan insanların bunlarla işi yok. Hiç olmazsa partimize oy verenlerden istihdam almamızın zorunlu olduğunu düşünenler, söyleyenler, bunu da kamuoyunda polemiğe çevirenler doğru şeyler yapmıyorlar" ifadelerini kullandı.

"Mersin her alanda "üretim merkezi" olsun istiyorum"

Kılıçdaroğlu'nun çalıştayda belediye başkanlarına yönelttiği yedi ilkeyi yorumlayan Seçer, şunları söyledi: "Burayı iyi okumak lazım. Bizden beklentiler var. Başta işsizlik son derece derin bir sorun. Ancak Türkiye'de bugün işsizliğin müsebbibi biz değiliz, çözüm mercii de biz değiliz. Tabii ki genel iktidarın görevi. Elbette belediyeler belirli bir kapasitede istihdam sağlayabilir. Yerel yönetimler sadece bölgesinde istihdam sağlayıcı alanlara katkı sunar. Ben de Mersin üretim, yatırım üssü olsun, insanlar yatırım yapsın istiyorum. Bunu sağlayacak olan merkezi yönetimin alacağı kararlar, tedbirler ve teşvik düzenlemeleridir. Onlar çok önemli ama yerel yönetimler olarak, belediye başkanlar olarak bu yatırımların önünü açacak iradeye sahip olmam lazım. Ben bunu hazırım. Genel Başkanımızın söylediği de bu. Vatandaşlarımızın elbette bizden beklentileri olsun ama bizim görev ve yetki alanımızın dışında olan şeyleri bizden beklemesinler. Onu genel iktidara geldiğimiz zaman bizden beklesinler."

"Gecesini gündüzüne katan bir belediyecilik dönemi başlıyor"

Seçer, morallerinin son derece yüksek olduğunu belirterek, "Çalışma arzumuz var. Bu son derece önemli. Sabah işimize erken kalkıp gidiyoruz, seviyoruz ve başarılı olmak istiyoruz. CHP'li belediyeler çok güzel işler yapacak. Bugüne kadar özlenen şeffaf, izlenebilir, sosyal belediyecilik anlayışını ön planda tutan, kaynakları rasyonel harcayan, israfa tedbir alabilen, yeni kaynaklar oluşturabilen ve tamamen şehri için orada yaşayan, hemşehrileri için gecesini gündüzüne katan bir belediyecilik dönemi başlıyor" dedi.

"Türkiye'nin potansiyelini açığa çıkarmak lazım"

Belediye başkanları olarak, yollarının meşakkatli ama zor olmadığını belirterek, Türkiye'nin önemli potansiyeli bulunduğunu hatırlatan Seçer. Türkiye'nin yaşadığı

her sorunu aşabileceğini vurgulayarak, "Eğer bu kadar zenginliğiniz, potansiyelleriniz varsa ve bunlar açığa çıkartılamıyorsa yönetimde bir sorun var demektir. Tüm bu sorunları yönetecek kadrolarınız varsa sorun ortadan kalkıyor. Ben bütün samimiyetimle partimizin çok yeterli kadroları olduğunu söyleyebilirim" şeklinde konuştu.

"Çalıştay yol haritamızın belirlenmesi için önemli"

Belediye Başkanları Çalıştayını da değerlendiren Seçer, şöyle devam etti; "31 Mart seçimlerinden sonra böyle bir çalıştayın olması önümüzdeki günlerde yol haritamızın belirlenmesi açısından önemli bir çalışma. Burada bazı konularda arama konferansları yapıldı. "Nasıl bir belediye olmalı? Nasıl bir belediye başkanı olmalı ve ideal bir belediye başkanı neler yapmalı, hangi özelliklere sahip olmalı?" Bunların değerlendirmeleri yapıldı. Faydalı bir toplantı oldu. Genel Merkezde bir birimin oluşturulmasına karar verildi. Genel Başkanımız başkanlığında, Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun'un yardımcılığında bir danışma kurulundan oluşan ve altı ayrı birimden oluşan proje, finans, reklam gibi farklı alanların olduğu, belediyelerimize katkı sunacak çalışma gruplarından oluşan bir yapı oluşturuluyor. Genel Merkezde izleme ve denetleme birimi olarak değerlendiriliyor. Belediyelerimizin neler yaptığı bu birim tarafından izlenecek. Diğer taraftan denetleme mekanizması olacak. Belediyelerimiz neler yapıyor? Hangi konuda doğru, hangi konuda yanlış yapıyor? Doğru yaptığı konuda onu desteklemek yanlış yaptığı konularda onu uyarmak gibi bir takım misyon üstlenecek. Bu da bizim önümüzdeki beş yıldaki çalışma sürecimize önemli katkılar sunacak."