Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK

Siyaset; genel ve yerel ölçekte ‘’hizmet’’ odaklı bir kavramı içermesi gereken çok özge bir alan. Siyasetin bugün geldiği nokta ve seçmene ulaşırken geçirdiği evre farklılıklar gösterebiliyor. Yereldeki siyasete baktığımda; oy uğruna seçim dönemi yaklaştıkça vatandaş ziyaretlerini sıklaştıran; düğün, nişan, ve diğer etkinliklerini kaçırmayan, ‘’Ben her zaman yanınızdayım’’ ‘’Bu sorunları ancak ben çözerim’’ görüntüsü veren yerel siyasetçiler ve adaylar ile aday adayları gerçekten ilginç görüntüler oluşturuyor. Bu görüntüleri gördükçe; ‘’Şu siyaset neler yaptırıyor’’ insana demekten kendimi alamıyorum. Vatandaşla iç içe olmak elbette çok güzel. Olması gereken de bu. Ancak; zoraki tebessümleri gördükçe bu tarz düşüncelerle yoğunlaşmamak olası değil! Gelelim seçmen nezdindeki  yaklaşımlara… Yıllardan beri genel ve yerel seçimin stratejisine baktığımızda oy verdiği siyasi partinin belediye başkanı başarısız olsa da yine oy vermekten kaçınmayan seçmen profiliyle objektif olmaktan söz edebilir miyiz?  Siyasetin “hizmet” için yapıldığını ilk önce biz seçmenler unutmuyor muyuz? Hizmet için siyaseti ilke edinmesi gereken siyasetçilere “Sadece seçim döneminde vatandaşı hatırlıyorlar” diyen yine bizler olduğumuza göre, bir yerde yanlışlık yapmıyor muyuz? Bu çelişkilerle dolu soruları çoğaltmak mümkün… Zaman zaman vatandaşın yerel seçim nabzını dinliyorum. Bu değerlendirme için en uygun ortam; kalabalık ortamlar. Taksiler, berber dükkanları, kahvehaneler, kıraathaneler bu anlamda siyasi görüş çeşitliliğinin görüldüğü en uygun yerler.  Esnafın siyasete bakışı; elbette ki çok belirgin. Yerel ve genel seçimin stratejisi, analizi bu mekanlarda çok daha objektif irdelenebiliyor. Başta esnaf olmak üzere toplumun tüm kesimleri; somut çalışmalara değer veriyor. Olumlu olabilecek bir gelişme ise; doğru yapılan işleri de söz aralarına sıkıştırıyorlar. Öyleki; bu kent yaşayanı artık karşılıklı suçlamalardan bıktı… Ve yerel seçim atmosferinde aynı tür sorunların ısıtılıp ısıtılıp gündeme getirilmesinden usandı… Bile bile lades denilerek sorunlar yumağına çevrilen Antalya’nın geleceği adına ortaya hangi projeler konulacak? Siyasi hesaplar yapmaktan bir an önce vazgeçmemiz gerektiğini anlamamız gerekiyor artık. Antalya; kişisel siyasi hesaplaşmanın kesinlikle dışında tutulması gereken müstesna bir şehir… Elbette ki dün olduğu gibi, bugün de sorunları var. Bir yandan çözülürken, diğer taraft an yılların ihmali nedeniyle çetrefilleşen sıkıntıları var.   Antalya’da geçmişten günümüze kadar çözümlenmemiş önemli sorunların çözülemeyişindeki en önemli faktör kuşkusuz ki konulara ve olaylara hep siyaseten yaklaşılmış olması…   Bu yanlışlıklarda, günübirlik siyaset anlayışında biz seçmenlerin hiç mi suçu yok? Önemli olanın  Antalya ve Antalya’da  yaşayanların ortak değerleri olduğuna göre, bu ortak değerlerin korunabilmesi ve yaşatılabilmesi için proje, hizmet ve diyalog eksenine yoğunlaşılması artık kaçınılmaz…