"Sorunlarımız çözülmeden adalet talebine karşılık vermek mümkün değil"
Yeni adli yıl nedeniyle düzenlenen törende konuşan Antalya Barosu Başkanı Av. Hüseyin Geçilmez, "Adaletin sağlanması için adil yargılanma, adil yargılanma içinse bağımsız yargı ve etkili kullanılabilecek bir savunma hakkı şarttır. Savunma ayağı eksik veya güçsüz bırakılarak adalet tesis edilemez. Savunma hakkının temsilcisi olan avukatlık mesleğinin sorunları çözülmeden yurttaşların adalet talebine karşılık verebilmek mümkün değildir" dedi.
Adli yıl açılışı nedeniyle Antalya Barosu tarafından Cumhuriyet Meydanı'nda Atatürk Anıtı'na çelenk sunma töreni düzenlendi. Eski Baro başkanlarının da katıldığı törende çelenk sunumu, Antalya Barosu Başkanı Av. Hüseyin Geçilmez tarafından gerçekleştirildi. Ardından saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı okundu. Törende konuşan Geçilmez, "Yeni adli yılda da hukukun üstünlüğünü, bağımsız yargıyı ve mesleğimizi savunmaya devam edeceğiz. Adalet dolu, hukuk dolu, demokrasi dolu bir adli yıl diliyorum" ifadelerini kullandı.
"SAVAŞSIZ, BARIŞ VE ADALET DOLU GÜNLER DİLİYORUM"
Konuşmasına Cumhuriyetin ve özgürlüğün dönüm noktalarından biri olan 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı kutlayarak başlayan Geçilmez, "Zaferin mimarı, başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı, minnet ve şükranla anıyorum" dedi. 1 Eylül Barış Günü'nü de kutlayan Geçilmez, "Barış, mumla aradığımız bir kavram haline geldi. Hem toplumsal barışımız, hem de ülkeler arası barış sıkıntılı bir durumda. Hemen yanı başımızda savaşlar eksik olmuyor. Filistin'de İsrail zulmü devam ediyor, çocuklar öldürülüyor. Emperyalistlerin savaş oyunlarının merkezi Ukrayna. Rusya'nın saldırıları devam ediyor. Yeni adli yılda savaşsız, barış ve adalet dolu günler görmeyi diliyorum" diye konuştu.
"UMUDUMUZU KAYBETMEYECEĞİZ"
Ülkede bazı kavramların anlamını yitirmeye devam ettiğini söyleyen Geçilmez, "Geçmiş adli yıldan bu yana bazı şeyler değişti ama daha kötüye gitti. Yargı daha bağımlı oldu. Ekonomi daha kötüye gidiyor. Liyakatsizlik diz boyu. Kaş Adliyesi'nde yaşananları hepiniz hatırlıyorsunuz. Biz umudumuzu kaybetmeyeceğiz. Avukat olmak, hukukçu olmak her zaman mücadele etmeyi gerektirir. Biz mücadelemize hep devam ettik" diyerek Antalya Barosu olarak 19 Ekim'de genel kurulu yaparak 20 Ekim'de seçimleri gerçekleştireceklerini hatırlattı.
"ADAY OLMAYACAĞIM"
Kendisinin 20 Ekim'deki seçimlerde aday olmayacağını bildiren Geçilmez, "Artık bayrağı devretme dönemi geldi. Ben aday değilim. Bugüne kadar ben ve yönetim kurulundaki arkadaşlarımız, kurul ve merkezlerimiz Antalya Barosu'nun çizgisini layıkıyla devam ettirdi. Bir Cumhuriyet kurumu olan Antalya Barosu, her zaman hukukun ve adaletin savunucusu, insan haklarının yılmaz bekçisi oldu. Bizler bayrağı yeni arkadaşlarımıza devredeceğiz. Bu zorlu dönemde aday oldukları için hepsini kutluyorum. Kim seçilirse seçilsin her zaman yanlarında olacağız" ifadelerini kullandı. Geçilmez, 8 bin mevcuda ulaşan Antalya Barosu'nun yeni binasının temelinin Eylül ayı sonunda atılacağını da müjdeledi.
"ADALET BEKLENTİSİNE CEVAP VERMEK HEPİMİZİN SORUMLULUĞU"
Türkiye Barolar Birliği ve barolar tarafından oluşturulan ortak metni okuyan Geçilmez, "2024-2025 Adli Yılı’nı, yargı sistemimizin ve avukatlık mesleğimizin sorunlarını dile getirmek zorunda kalarak değil, yurttaşların adaletin sağlanacağına güven duyabilecekleri bir hukuk sisteminin unsurlarını hep birlikte inşa edebilmenin heyecanıyla karşılamak istiyoruz. Çünkü biliyoruz ki, sosyal kurumların birinci erdemi olan adalet beklentisine cevap vermek, hepimizin sorumluluğudur. Türkiye Barolar Birliği ve barolar olarak bugüne kadar bir yandan mesleğimizin ağır sorunlarına çözüm aramak için mücadele ederken öte yandan insan hakkı ihlallerine karşı onurlu yaşam hakkından, olağanüstü mahkemelere karşı bağımsız mahkemelerden, keyfiliğe karşı liyakatten, cezasızlığa karşı kanun önünde eşitlikten, darbe ve darbe girişimlerine karşı demokrasiden, şiddete karşı mağdurdan, baskı ve engellemelere karşı özgürlükten yana olduk. Demokrasinin en önemli unsuru olarak seçmenin iradesine saygı duyulmasını, hukukun üstünlüğünü, yargı bağımsızlığını, anayasal düzenin de bir gereği olarak AYM kararlarına uygun hareket edilmesini savunduk" dedi.
"GÜCÜMÜZÜ HUKUKTAN ALDIK"
"Nereden geldiğine bakmaksızın her türlü terör eyleminin ve insanlığa karşı işlenen tüm suçların karşısında yer alırken gücümüzü hukuktan aldık" diyen Geçilmez, "Hiçbir mağdurun kimliğini sorgulamadık ve adalet arayan her yurttaşımızın ve gerektiğinde uluslarası arenada mazlum halkların sesi olduk. Ortak dilimiz olan hukuk sayesinde evrensel değerlere aynı hassasiyetle, bölünmeden, parçalanmadan sahip çıktık. Hukuk, adalete yönelmiş bir toplumsal yaşama düzenidir. Dolayısıyla talebimiz, topyekun adalettir. Bunu sağlamanın ödülü ise toplumda adalete olan güven duygusunun artması, yurttaşlık bilincinin yerleşmesi, suçun azalması, toplumsal barışın ve refahın yükselmesidir. Adaletin sağlanması için adil yargılanma, adil yargılanma içinse bağımsız yargı ve etkili kullanılabilecek bir savunma hakkı şarttır. Savunma ayağı eksik veya güçsüz bırakılarak adalet tesis edilemez. Savunma hakkının temsilcisi olan avukatlık mesleğinin sorunları çözülmeden yurttaşların adalet talebine karşılık verebilmek mümkün değildir" ifadelerini kullandı.
YAPILMASI GEREKENLERİ DİLE GETİRDİ
Mesleki taleplerini de dile getiren Geçilmez, şunları söyledi:
"Diploma makinası haline gelen hukuk fakültelerine önlem alınmadan, stajyer avukatların hakim savcı yardımcıları gibi devletten ücret alarak staj süreçlerini verimli geçirmeleri sağlanmadan, önleyici avukatlık modelinin geliştirilerek meslek alanlarını genişletecek yasal düzenleme yapılmadan, kamu avukatlarının özlük hakları mesleğin onuruna uygun olacak şekilde düzenlenmeden, bağlı çalışan avukatların hakları bakımından düzenleme yapılmadan, CMK Ücret Tarifesi mesleğin onuruna uygun olacak şekilde belirlenmeden, Yargı faaliyetlerinde KDV oranı düşürülmeden, CMK ve Adli Yardım Sistemi'nde ise tamamen kaldırılmadan, avukatların diğer yargı görevlileri ile emeklilikte yaşadığı ağır eşitsizlik ortadan kaldırılmadan, avukata dönük şiddet vakalarının önlenebilmesi ve caydırıcılık bakımından yasal düzenlemeler yapılmadan, savunma hakkının etkin kullanımından ve haliyle adil yargılamadan bahsedilemez. Yargı sistemimizin sorunları karşısında, yeni adli yılda da yurttaşların adil yargılanma hakkının bir parçası olarak mesleğimizin sorunlarının çözümü için mücadele ederken, adalete yönelmiş toplumsal yaşama düzeni olarak hukuku, hukukun üstünlüğünü, insan hak ve özgürlüklerini savunmaya devam edeceğiz." HABER: YUSUF KATRAĞ
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim