“Sürdürülebilir kalkınmamız yok”

Antalya Genç İş İnsanları Derneği (ANTGİAD), yeni sezonun ilk olağan genişletilmiş üye toplantısını şehir merkezindeki bir otelde gerçekleştirdi. Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkan Yardımcısı Ali Eroğlu, Batı Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu (BAKSİFED) kurucu Başkanı Ergin Civan, BAKSİFED Başkanı Mustafa Cengiz, Konyaaltı Sanayici ve İş İnsanları Derneği (KONYSİAD) Başkanı İlhami Kaplan, İl Sivil Toplumla İlişkiler Müdürü Hüseyin Kurtay, İl Milli Eğitim Şube Müdürü Tefik Bal ve çok sayıda üyenin katıldığı toplantının konuşmacı konuğu Esas Holding Ceo’su ve Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Üyesi H. Çağatay Özdoğru oldu. Özdoğru, Antalyalı genç iş insanlarına “Türkiye Ekonomisi ve Kalkınma Hikayesi” konulu bir sunum yaptı. Ülke ekonomisini 1980 yılından bu yana gerçekleşen Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) üzerinden anlatan Özdoğru, sürdürülebilir bir kalkınma olmadığına dikkat çekti.

“ANTGİAD GİBİ PLATFORMLAR BÜYÜK SORUMLULUK TAŞIYOR”

Türkiye ekonomisinin küresel pazarlarda rekabet gücünü artırabilmesi için inovasyona dayalı girişimcilik ekosisteminin güçlendirilmesi gerektiğini söyleyen Özdoğru, Türkiye’nin potansiyelinin yüksek olduğunu, ancak bu potansiyelin doğru stratejilerle harekete geçirilmesi gerektiğini vurguladı. “Bugün dünyanın en büyük ekonomileri, inovasyon ve teknoloji odaklı büyümeyi önceliklendiriyor. Türkiye olarak biz de, genç girişimcilerimize daha fazla destek vererek, dünyada adımızdan söz ettirebiliriz. Ancak bu başarı, sadece bireysel çabalarla değil, güçlü bir işbirliği ve destek sistemi ile mümkün olacaktır” diyen Özdoğru, ANTGİAD gibi genç iş insanları platformlarının bu bağlamda büyük bir sorumluluk taşıdığını dile getirdi.

“İŞ DÜNYASI OLARAK TEKRAR KOŞMAK İSTİYORUZ”

Yaşanan ekonomik sıkıntıya dikkat çekerek ekonomik bir programın uygulandığına işaret eden Özdoğru, “Türkiye bir ekonomik program uyguluyor. Bu programın bazı adımları var. O adımlar atılıyor. Dört dörtlük olmasa da iyi gittiğini söyleyebilirim ama bu program bir yere kadar” dedi. Ekonomik programı insan üzerinden anlatan Özdoğru, “O program rahatsız olanı stabilize etmek için. Hastalığı rehabilite ediyorsunuz ama o hastayı tekrar yürütmek, sonra da koşturmak gerekiyor. Ülkeler de böyle. Biz iş dünyası olarak tekrar koşmak istiyoruz. 2025 yılından itibaren hepimiz koşmak isteyeceğiz. Bunun için de başka bir şey gerekiyor. Sadece Mehmet Şimşek politikaları buna yetmiyor. Çünkü, O rehabilite ediyor. Koşabilmek için başka şeyler gerekiyor. Bu başka şeylerin ne olduğuna biz rahatlıkla katkıda bulunuruz. Bizim somut bir plana ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.

“ATILIMLAR İSTEDİĞİMİZ SEVİYEDE DEVAM ETTİRİLEMEDİ”

Türkiye’nin ekonomik olarak istenilen seviyede olmadığını belirten Özdoğru, “Cumhuriyetin kuruluşundan sonra birtakım atılımlar yaptık ama onlar istediğimiz seviyede devam ettirilemedi. Tarihimizle paralel olan ekonomik büyüklüğü ve rekabetçiliği öyle veya böyle tam yapamadık. Dünyanın ilk 20 ülkesi içinde olmak bize yetmemeli. Ben ilk 20’nin ötesinde bir Türkiye hayal ediyorum” dedi.

“SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA YOK”

“Bizde sürdürülebilir kalkınma yok” diyen Özdoğru, “Biz 10 yıl iyi gidemiyoruz maalesef” açıklamasında bulundu. Dünyaya bakıldığında Türkiye’nin 1980’den beri hep aynı yerde olduğunu söyleyen Özdoğru, “Biz 80’lerden beri hep aynı yerdeyiz aşağı yukarı” dedi. Türkiye’nin durumunu GSMH üzerinden değerlendiren Özdoğru, “Dünyada milli gelir açısından şuanda 18. sıradayız. 1980’nin ilk yarısında Türkiye 22. sıradaymış. 1974 savaşı ve ihtilal vs. dünyada 22. büyük ekonomiymiş” şeklinde konuştu. 1985 – 1993 arasında Anavatan Partisi ile tek parti hükümeti olduğunu hatırlatan Özdoğru, Turgut Özal döneminde ekonomik açıdan ciddi ihracat ve yatırım hikayelerinin ortaya çıktığına işaret etti. Bu dönemde GSMH açısından ülke ekonomisinin 22. sıradan 20. sıraya yükseldiğini belirten Özdoğru, 1994 – 2000 yılları arasındaki koalisyonlar döneminde 23. sıraya gerilediğine ve 1990’ların sonunda tekrar 19. sıraya yükseldiğine işaret etti. 2010 yılının ilk yarısında ülke ekonomisinin zirve yaptığını hatırlatan Özdoğru, GSMH açısından 16. sıraya kadar yükseldiğimizi söyledi. “Biz inişli çıkışlı bir ülkeyiz” diyen Özdoğru, bunu anlamakta zorlandığını ifade etti. Hükümetler değişse de devlet stratejisinin devam etmesi gerektiğine işaret eden Özdoğru, “Bizde gelgitler olan bir yapı var” açıklamasında bulundu.

“GELİR DAĞILIMINDA İNANILMAZ BİR EŞİTSİZLİK VAR”

Türkiye’nin kişi başı milli gelirinin 2000’li yılların ikinci yarısından itibaren yaklaşık aynı seviyede olduğuna işaret eden Özdoğru, “Bir laf var 10 bin dolar tuzağı diye. Biz son 10-15 yıldır bir şekilde o 10 bin dolar tuzağında kaldık” dedi. Milli gelirin geniş halk kitlelerine yayılmadığına da işaret eden Özdoğru, gelir dağılımında inanılmaz bir eşitsizlik olduğuna dikkat çekti.

“YABANCI SERMAYENİN TEKRAR GERİ GELMESİNİ BEKLİYORUM”

2000’li yılların ikinci yarısında zirveye ulaşan yabancı sermayenin son dönemde çok ciddi azaldığına işaret eden Özdoğru, 2026 yıllarında yabancı sermayenin tekrar gelmesini beklediğini açıkladı.

“İHRACATIN ŞEKLİNİ DEĞİŞTİRMEK GEREKİYOR”

İstisnalar olmakla birlikte Türkiye’nin ucuz işgücüyle fason üreterek ihracat yapmak üzerine bir ihracat yapısı olduğunu belirten Özdoğru, “Bu zihniyetle devam etmek imkansız. İşgücü ucuzluğuyla uluslararası dünyada rekabetçi olmak mümkün değil. Ucuz işgücüyle rekabetçi avantaj hikayesi artık bitti. Dolayısıyla katma değeri yapmamız gerekiyor. Yenilikle, inovasyonla ihracatın şeklini değiştirmek gerekiyor. Bunun için de devlet stratejisi gerekiyor” şeklinde konuştu.

“HER YENİ SEZON YENİ UMUTLARIN MÜJDECİSİ”

Her yeni sezonun kendileri için yeni başlangıçların, umutların, projelerin ve hedeflerin müjdecisi olduğunu belirten ANTGİAD Başkanı Ercan Yavaş ise, “Bu yıl da ANTGİAD ailesi olarak bir araya gelip ülkemize ve şehrimize katma değer sağlayacak projelere imza atacağımıza yürekten inanıyorum. Bizler genç ve dinamik bir iş insanları topluluğu olarak şehrimize ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınma sunmakla sorumluyuz. Bu sorumluluğu her geçen gün daha büyük bir ciddiyet ve azimle yerine getireceğimizden şüphemiz yok” dedi.

“YAPISAL REFORMLAR HAYATA GEÇİRİLMELİ”

Türkiye ekonomisinin içinde bulunduğu duruma ve iş dünyasına etkilerine dikkat çeken Yavaş, yüksek enflasyon oranları, artan faizler ve dış ticaret açığı gibi sorunların Türkiye’deki işletmeler üzerinde büyük bir baskı yarattığını kaydetti. İş dünyasının büyüme potansiyelini tam olarak kullanabilmesi için finansmana erişimin kolaylaştırılması gerektiğini söyleyen Yavaş, ekonomideki dalgalanmaların özellikle küçük ve orta ölçekli işletmeleri zor durumda bıraktığını belirtti. Kredi maliyetlerinin yükselmesi ve finansmana erişimin zorlaşmasının, girişimcilerin yatırımlarını kısıtladığını dile getiren Yavaş, “Bu olumsuz tabloyu düzeltmek için yalnızca faiz indirimlerinin değil, aynı zamanda kapsamlı yapısal reformların da hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi. Kamunun tasarruf politikalarını daha etkin bir şekilde uygulaması gerektiğini ve faiz oranlarının hızla düşürülmesi gerektiğini ifade eden Yavaş, ekonomik iklimin iyileştirilmesini istedi. Toplantı, konuşmacı konuk Özdoğru ve yeni üyelere plaket verilmesiyle sona erdi. HABER: YUSUF KATRAĞ