Tüm sektörlerde olduğu gibi bugün tarımda çok ciddi sorunlar ve olumsuzluklar var…
Aslında tarımdaki sorun son 10 – 15 yıldır ciddi biçimde artmış durumda.
Sürekli sorunları ‘’ötelemek’’ ve bir başka zaman dilimine bırakmak; bugün içinden çıkılmaz sıkıntıları tetikledi.
Tarımın teşvik edilememesi; mazot, ilaç ve gübre fiyatlarının sürekli artması, pazar payının daralması gibi nedenler köylerden kente göçü tetiklerken, çiftçi ürettiğinin karşılığını alamamanın sıkıntısını yaşıyor…
Tarım alanlarının giderek daralması, maliyetlerin sürekli artması ve pazar payının daralması gibi nedenlere, bu yıl bir de yağışların azlığı eklenince; üreticiler kara kara düşünmeye başladı.
Özellikle son 10 yılda köylerden şehirlere göçün rekor derecede artması; köylerde tarımla uğraşan çiftçiyi olumsuz etkilemeye başladı.
Yanlış tarım politikaları, maliyetlerin sürekli artmasına rağmen ürünlerde fiyatların sabit kalması; bunun yanı sıra ilaç ve gübre fiyatlarındaki artış üreticiyi zor durumda bıraktı.
Köylerdeki en büyük sorunlardan birisi su sıkıntısı olarak gösterilirken, tarımın teşvik edilmemesi de köylerden şehirlere göçü hızlandırıyor maalesef…
Antalya’nın bu gidişle yakın gelecekte tarımın merkezi olmaktan çıkacağını artık görmek gerekir.
Bir taraftan tarım alanlarının daraltılması; hızlı bir şekilde imara açılması, diğer taraftan tarım sektörünün kendi içindeki sorunların çözülmemesi; yeni yetişen neslin tarım sektörüne ‘’mesafeli’’ olmasına neden oluyor…
Yani; köyler artık giderek boşalıyor. Geride kalanlar ise yaşlı nüfus. Böyle giderse; köylerde ekecek alanlar da kalmayacak. İlaç, gübre ve mazot fiyatlarına üretici yetişemez oldu. Su sıkıntısı ise başka bir sorun.
Çiftçi; artık ürettiğinin karşılığını alamıyor.
Bu da ciddi bir tehlike…
Bu yazı toplam 2589 defa okunmuştur.