Yıllardan beri turizmden daha çok kazanabilecek potansiyelimiz varken, neden büyük bir atılım yapamadığımızı tartışıp duruyoruz.
Pandemi sürecinde bile turizm yine en önemli gelir kaynaklarımızdan bir tanesi.
Bunun en büyük nedeni turizmin kriterleri çok fazlasıyla ülkemizde ve dolayısıyla şehrimizde var.
Öncelikle bu gerçeğin altını çizmek istiyorum.
Temmuz ayındayız ve doğal olarak yerli ve yabancı turist sayısında pandemiye rağmen artış yaşanıyor…
5 yıldızlı otellerin farklı konseptlerinden ‘’fırsat bulabilen’’ yerli ve yabancı turistler havanın sıcak olması nedeniyle akşam saatlerinde şehir merkezinde geziyor.
Bazen de alış – veriş yapıyorlar.
Bu görüntüler olumlu.
Ancak… Eylül’den sonra akşam saatlerindeki hareketliliği yine arayıp duracağız.
Bugünlerde Kazım Özalp Caddesi diye tanımlanan Kapalı Yol, Işıklar ve Atatürk Caddesi gibi alanlarda renkli görüntüler var.
Ama ya diğer cadde ve sokaklar?
Aynı şeyi şehrin bütünü için söylemek mümkün değil!
Turizmin lokomotifi Antalya’da akşam ticaretinin yıllardan beri yaygınlaştırılamaması en büyük eksiklik olarak gösteriliyor.
Temmuz ayında olduğumuz bugünlerde Şarampol Kapalı Yol olarak adlandırılan Kazım Özalp Caddesi’nde büyük bir canlılık göze çarparken, aynı canlılık ve hareketliliğin şehrin bütününe yayılması gerekiyor.
Kazım Özalp, Güllük ve Atatürk Caddesi hariç Antalya’nın büyük bir bölümünde akşam ticaretinin yok denecek kadar az olması, esnafın turizmden yeteri şekilde yararlanmasını engelliyor.
Antalya’ya yeni cazibe merkezlerinin oluşturulmasının ‘’kaçınılmaz’’ olduğunu söyleyen vatandaşlar; ‘’Çok değil 2 -3 ay sonra yaz sezonu bittiğinde kent merkezinde akşam ticaretinin tamamen kaybolmaya başlayacağını söylüyorlar.
Bunda da haklılık payları var.
Akşam ticaretinin sürdürülebilir olması için şehrin, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerle desteklenmesi gerekiyor.
Bu noktada Antalya’da maalesef akşam ticareti yok denecek kadar az. Hatta yok. Durum böyle olunca turistler ‘’Herşey Dahil’’ sistemine bağlı olarak otellerde kalmayı tercih ediyor. Yerli turisti de şehir merkezine çekecek bir proje yıllardır hayata geçirilemedi.
Yeni çekim merkezleri oluşturma konusunda aslında kaybedecek zaman yok.
Turizmi de bir an önce çeşitlendirmemiz gerek.
Büyük bir potansiyeli artık harekete geçirmeliyiz...
Bu yazı toplam 541 defa okunmuştur.