Türkiye ne masada ne de pazarda kurulmuştur”

Cumhuriyet Meydanı’nda Cumhuriyetin 101. kuruluş yılı nedeniyle gerçekleştirilen Atatürk Anıtı’na çelenk sunumunun ardından Cumhuriyet İçin Antalya El Ele Platformu tarafından basın açıklaması gerçekleştirildi. CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı’nın da konuştuğu açıklamaya CHP Antalya milletvekilleri Cavit Arı, Aykut Kaya, Aliye Coşar, Mustafa Erdem, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, ilçe başkanları ve partililer katıldı. Cumhuriyet İçin Antalya El Ele Platformu Sözcüsü İbrahim Daş, yaptığı konuşmada “Türkiye ne masada ne de pazarda kurulmuştur” ifadelerini kullandı.

“ARTIK 29 EKİM BİR MÜCADELE GÜNÜDÜR”

“Bugün Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 101. yılı. Aynı zamanda da bu bayramı ilan eden Atatürk rejiminin 16 Nisan referandumu ile kaldırılışının 8. yılı” diyen Daş, “Bayramı ilan eden rejim kaldırıldığına göre artık 29 Ekim bir mücadele günüdür. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu uğurda canını, kanını veren tüm şehit ve gazilerimizi saygı ve minnetle anıyorum” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE KANLA VE İRFANLA KURULDU”

Türkiye’nin kanla ve irfanla kurulduğunu vurgulayan Daş, verilen kurtuluş ve kuruluş mücadelesini hatırlatarak, “İstiklal madalyalı, farklı etnik ve dinsel yapıdan binlerce yurttaşımız, omuz omuza savaşmış ve devletin adına Türkiye Cumhuriyeti, milletin adına da Türk Milleti demiştir. Eğer bu doğru bir tanım olmasaydı, 600 sene saltanatla, 350 sene de hilafet ile yönetilmiş Anadolu, Atatürk’ün peşinden gider miydi? Milletin kahir ekseriyeti, Atatürk’ün yanında olmasa Türkiye Cumhuriyeti kurulabilir miydi?” diye sordu.

“TUZAĞA DÜŞÜLMEMELİ”

Son zamanlarda tırmanan yeni anayasa tartışmalarına da değinen Daş, Türkiye’nin kurucu iradesini ve üniter yapısını hedef alan açıklamaların çok tehlikeli olduğunu söyledi. Bugün bölgeyi ve ülkemizi tehdit eden en tehlikeli projenin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) olduğunu vurgulayan Daş, “Bugünlerde BOP’da eşbaşkana yardımcılık yapan İsrail bahanesi ve iç cephe algısı ile muhalefet de yeni anayasaya ikna etmeye çalışılmakta. Türkiye’nin kurucu iradesini yok etmek için savaşın bile çıkartılabileceğini de unutmamak gerekir” dedi. Üniter yapıyı hedef alan yeni anayasa çalışmaları için masaya oturulmaması çağrısı yapan Daş, “Ne Atatürkçüler ne milliyetçiler ne de ABD ve BOP Başkanı ile bağı olmayan tüm kesimler bu tuzağa düşmemelidir. Unutulmamalıdır ki Türkiye ne masada ne de pazarda kurulmuştur” şeklinde konuştu.  

“CUMHURİYET, KİMSESİZLERİN KİMSESİDİR”

CHP Antalya İl Başkanı Nail Kamacı ise, “29 Ekim 1923, büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde bağımsızlığını kazanan milletimizin, yönetimi ele aldığı, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın tüm mazlum milletlerinin makus talihini değiştiren, güçlüleri değil, haklıları yüreklendiren bir gündür. Bugün, ‘Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir’ diyenlerin, Cumhuriyet’i ilan ettiği gündür. Kimsesizlerin kimsesi Cumhuriyetimizin 101. yaşı kutlu olsun” ifadelerini kullandı.

“80 YILDA YAPILANLAR 20 YILDA YOK EDİLDİ”

 Kamacı, “Cumhuriyetin kuruluşunun hemen ardından gerçekleştirilen atılımlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmış, Türkiye Cumhuriyeti Devleti tam manasıyla bağımsızlığını ilan etmiştir. 80 yılda yapılanları AKP özelleştirme adı altında birer birer satıp peşkeş çekerek 20 yılda yok etmiştir. Beton ekonomisi uygulamaları ile ekilebilir tarım arazilerimiz, dağlarımız, ovalarımızı sularımız birer birer yok edilmiş ve hala son kalan değerlerimiz yok edilmeye çalışılmakta” açıklamasında bulundu.

“BİZLERE ÖNEMLİ BİR GÖREV DÜŞÜYOR”

“101 yıl önce millet egemenliği için yola çıkan Büyük Atatürk ve yol arkadaşlarının izinden giden bizlere, bugün önemli bir görev düşmekte. Bu görev, öncelikle Cumhuriyeti tüm kurum ve kuruluşlarıyla yeniden inşa etmek, ardından da onu, demokrasi ile taçlandırmak” diyen Kamacı, şunları dile getirdi:

“Çünkü Cumhuriyet, demokrasiye giden yolun en önemli adımı olsa da demokrasinin eksik kaldığı hiçbir rejim, tek başına millet egemenliğini sağlayamaz. Tam bağımsız bir Türkiye hayali varken Amerikan uşağı Fetöcü’lerin izinden yürüyüp eğitimi laiklikten uzaklaştıran anlayışlara halkımız hiçbir zaman izin vermeyecektir. Yeni doğan bebeklerimizi bile kâr hırsıyla ölüme yollayan bu zihniyetler, 20 yıllık yönetim anlayışının ürünüdür. Bugün mutluluğumuzun, heyecanımızın, gururumuzun nedeni, Cumhuriyetimize, ulusal birliğimize ve toprak bütünlüğümüze yönelik, içten ve dıştan tehditlere, saldırılara milletimizin kararlılıkla karşı çıkması ve korumasıdır. Milletimiz laik cumhuriyetimiz, ulusal birliğimiz ve toprak bütünlüğümüz konusunda duyarlıdır. Bütün açıklığıyla ortaya çıkmıştır ki, demokrasinin olanaklarını cumhuriyeti tahrip etmek, cumhuriyetin temellerini zayıflatmak, laik cumhuriyetin kazanımlarını ortadan kaldırmak için kullanmak isteyenler emellerine ulaşamamışlardır, ulaşamayacaklardır.” HABER: YUSUF KATRAĞ