(KONUK YAZAR)
Ülkemizin geleceğini her kim inatlaşarak, bir nevi iddia oynar gibi ele alırsa o kişi “Ülkemi seviyorum” demesin.
Ülkenin geleceği söz konusu olduğunda inatlaşmayı bırakmak gerekir ki gerçek aklen yorumlanıp görülebilir duruma gelsin.
İşte o gerçek...
2009 öncesi ve 2009 sonrası iki muhafazakâr partinin ANAP ve DYP’nin bitişi AKP’nin doğuşudur.
2009 öncesi çok çalışkan ama takkiyeli bir AKP, 2009 sonrası ise az çok yine çalışan ama Atatürk ilke ve inkılapları ile sorunu olduğunu artık gizlemeyen bir AKP gördük. İşte, halkımıza bu mesele takkiyesiz yansıtıldığında olayın rengi değişti.
AKP’ye şahsım adına teşekkürler ediyorum.
AKP’nin çıkış amacı farklı olmuş olsa da, geldiğimiz nokta itibari ile Atatürk ilke ve inkılaplarının ülkemiz için ne denli vazgeçilmez olduğunu deyim yerindeyse adeta tekrar gözüne soktu.
Emperyalistlerin amacı ‘sıcak para (borsa), düşük kur, yüksek faiz ile Dinci grupları (dindar başka) zenginleştirerek Atatürk Türkiye’sini küçültmek idi, oysa Atatürk Türkiye’si belki de tarihte hiç olmadığı kadar bugün sahipleniyor!
AKP’ye bu konuda minnettarım, çünkü düne kadar Atatürk’ü anlamakta güçlük çeken kesimler de artık Atatürk’ü anlar seviyeye geldiğinin sevincini yaşıyorum.
İşte, önümüzdeki seçim biraz da bunun oylamasıdır.
Bu yazı toplam 2430 defa okunmuştur.