“Üreticinin alın teri gasp ediliyor”
Saadet Partisi, TBMM’de yapılmakta olan bütçe görüşmeleri nedeniyle tüm Türkiye’de basın açıklaması yaparak tarım sektörüne dikkat çekti. Antalya İl Başkanı Mehmet Fatih Tekin, “Çiftçimize verecekleri desteği tartışıyorlar ama yıllardır olduğu gibi, yine sadece sözde kalan desteklerle üreticinin alın teri gasp ediliyor” dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Dün Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçesi görüşülürken, Saadet Partisi tüm Türkiye genelinde meydanlara çıkarak “Toprağa sahip çık, çiftçiye destek ol” temalı basın açıklamaları yaptı. Antalya’daki açıklama, Korkuteli İlçesi Cumhuriyet Meydanı’nda traktörlerle gerçekleştirildi. Saadet Partisi Antalya İl Başkanı Mehmet Fatih Tekin’in yaptığı açıklamada, tarım sektörüne ayrılması planlanan desteklerin yetersizliğine vurgu yapılarak, çiftçilerin son yıllarda yaşadıkları sorunlara dikkat çekildi ve çözüm önerileri sıralandı.
“TARIMSAL ÜRETİM ÇÖKÜŞE SÜRÜKLENDİ”
2024 yılının Türkiye tarımı için bir felaket yılı olarak tarihe geçtiğini söyleyen Tekin, “Yanlış tarım politikaları, yüksek maliyetler ve ürünlerin değersizleştirilmesi, ülke genelindeki çiftçileri krize sürüklemiştir. Üretici, yüksek maliyetler ve düşük alım fiyatları arasında sıkışmış, emeği hiçe sayılmıştır. Bu hükümet, tarım politikalarıyla yalnızca çiftçiyi değil, Türkiye'nin gıda güvenliğini de tehlikeye atmış ve tarımsal üretimi çöküşe sürüklemiştir” dedi.
“ÇİFTÇİLER TARIM POLİTİKALARININ KURBANI OLDU”
Çiftçilerin bankalara ve kredi kuruluşlarına olan borcunun 1 trilyon TL'ye ulaştığını belirten Tekin, “Biz, faiz batağına saplanmış ve traktörleri haczedilmiş çiftçileri izliyoruz. Mazot, gübre ve tarım ilaçlarındaki fahiş fiyat artışları üreticiyi boğmuş, girdi maliyetlerini karşılayamayan çiftçi toprağından vazgeçme noktasına gelmiştir. Türkiye’nin bereketli topraklarında alın teri döken çiftçi, göz göre göre iflasa sürüklenmiştir. Gece gündüz çalışıp maliyetin altında ürün satan çiftçiler, bu hükümetin yanlış tarım politikalarının kurbanı olmuştur” diye konuştu.
“TARIM VE HAYVANCILIĞA DARBE VURULDU”
“Bugün tarladan bedavaya alınan bir ürün, işçilik, nakliye ve ambalaj gibi temel maliyetlerle hiç bir aracı olmadan iç piyasada daha soframıza gelmeden en az 10 TL'ye yükselmekte. Tarladan çıkan ürün, maliyetlerle birlikte uçuk rakamlara ulaşırken, halk mutfak masraflarını karşılayamaz duruma gelmiştir. Bu millet ne yiyecek? Çocuğuna ne yedirecek?” diyen Tekin, şunları söyledi:
“Hükümet bir yandan da, yüksek enflasyonla mücadele bahanesiyle, elini uzatabildiği sektörlere baskı yapıyor. Süt de bundan payını aldı. Ulusal Süt Konseyi aracılığıyla çiğ süt tavsiye fiyatlarını dayatan hükümet, süt üreticisini ineklerini kestirip sektörden çıkmaya zorluyor. Bu sayede ilk aşamada kırmızı et arzını artırarak fiyatları frenlemiş, ancak uzun vadede süt ve et üretiminde büyük bir krizin kapısını açmıştır. Hayvan sayısındaki azalmanın doğal sonucu olan fiyat artışları, sektöre yeni üreticiler kazandırmak yerine hükümetin ithalat kozunu oynamasıyla sonuçlanmıştır. ‘Paramız var ki ithal ediyoruz’ diyen hükümet, yerli üreticiye destek vermek yerine yabancı çiftçiye dolar aktarmayı tercih etmiş, yerli üreticiyi yok sayarak tarım ve hayvancılığa bir darbe daha vurmuştur.”
“KANUNA UYMADILAR”
“Çok temel bir ilke vardır. Eğer sütü çözemezseniz, besilik materyali sorununu da çözemezsiniz. Damızlık ihtiyacını karşılayamaz, kırmızı et arzını sürdürülebilir kılamazsınız. Bu basit gerçeği anlamayanlar, kırsalı tamamen boşaltmış, yabancı hayvancının cebini de doldurmuştur” diyen Tekin konuşmasına şöyle devam etti:
“Bizler, Tarım Bakanlığı’nın salonlarında, süslü ve ışıklı programlarda açıklanan tüm destek paketlerinin birer şov olduğunun farkındayız. AK Parti, 2006 yılında kendi hazırladığı Tarım Kanunu’nda tarımsal desteklerin Gayrisafi Milli Hasıla'nın yüzde 1’inden az olamayacağını açıkça yazdı. Bu maddeyi kendisi koydu. Fakat 22 yıldır hiçbir kanuna, kurala, nizama uymadıkları gibi bu kanuna da uymadılar. 2006’da tarıma ayrılan pay Gayrisafi Milli Hasıla’nın yüzde 0,60’ı iken, bu oran
2023'te yüzde 0,25'e, 2024 yılı için ise yüzde 0,22’ye kadar düşmüştür. 2025’te ise yüzde 0,20’lerin altına düşecek. Soruyoruz nerede bu yüzde 1? Nerede süslü destek vaatleri? Elbette yanan yine çiftçi. Emeği zayi olan yine çiftçi. İcralık olan yine çiftçi. Nerede 480 Milyar TL? Bu çiftçinin Bağkur prim parasıdır. Çiftçi faize esir edilmiştir.”
“TARIM REFORMU İÇİN HAREKETE GEÇİN”
Açıklamayı yaptıkları saatlerden TBMM’de Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğüne dikkat çeken Tekin, “Yani çiftçimize verecekleri desteği tartışıyorlar ama yıllardır olduğu gibi, yine sadece sözde kalan desteklerle, üreticinin alın teri gasp ediliyor. Buradan başta milletvekillerimiz olmak üzere
Tarım Bakanı’na ve vicdan sahibi tüm Bakanlık bürokrasisine sesleniyoruz” diyerek çözüm için Saadet Partisi’ne kulak verilmesini istedi. Tekin, çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:
“Öncelikle derhal Tarım Kanunu’nu uygulayın ve tarımsal desteği 135 milyar TL’den, 600 milyar TL’ye çıkartın. Göreceksiniz o zaman ne icralık çiftçi kalır, ne haczedilen traktör kalır. Her ürün için hasat öncesinde minimum fiyat garantisi verilsin. Çiftçi, ürününü zarar etmeden satabilsin. Çiftçilere faizsiz finansman sağlayın, mevcut borçları en az 2 yıl süreyle faizsiz olarak erteleyin. O zaman nasıl bolluk bereket olduğunu göreceksiniz. Et ve sütte dışa bağımlılığı bitirmek için önce zincirin en önemli halkası olan süt üreticisini koruyun. Küçük aile işletmelerine destek sağlayın. Süt fiyatını 1 litre süte 1.5 kilogram süt yemi karşılığında sabitleyin. Simsarları koruyan değil, üreticiyi ve tüketiciyi koruyacak yeni bir hal yasası hayata geçirin. Topyekun, yerli ve milli Tarım Reformu için harekete geçin. Sizin sisteminiz artık yürümüyor.”
“ÇİFTÇİ HİÇBİR DÖNEMDE BU KADAR SAHİPSİZ BIRAKILMADI”
“Bu iktidar, yaptığı tüm uygulamalarla üreticiyi, çiftçiyi yok saymış, onları kendi toprağında adeta köle yapmıştır” diyen Tekin, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bu uygulamalar sadece çiftçi değil, bir milleti gıda krizine sürüklemiştir. Bu milletin çiftçisi, tarihin hiçbir döneminde bu kadar yalnız, bu kadar sahipsiz bırakılmamıştı. Bu hikaye adaletin ve kalkınmanın değil açlığın ve sefaletin hikayesidir. Bu ülkenin çiftçisi, toprağıyla yeniden barışacak, kendi ürettiğini kendi halkına sunacak. Milli Görüş'ün tek temsilcisi olan Saadet Partisi milletimizin alın terini çalanların ellerini yakasından bırakmayacaktır. Türkiye'nin bereketli toprakları rantçıların eline teslim edilmeyecek, üretim yeniden canlanacak. Bu zulüm sona erecek ve Saadet Partisi bu hesabı mutlaka soracaktır. Yukarıda saydığımız çözüm önerilerini eğer AK Parti yapmıyorsa, Saadet iktidarında biz hepsini yapacak, çiftçimizle ele ele müreffeh bir geleceğe yürüyeceğiz.” HABER: ÖMER ALİ YETGİN
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim