Antalya; portakalı, tarım ürünleri, güneşi, denizi ve iklimi kadar ‘’yağmuru’’ ile de ün yapmış bir şehir.
Özellikle son 10 – 15 yıldır o bilindik yağışlara özlemimiz iyice artarken dün başlayan ve şiddetini arttıran yağışlar o eski yıllarını ‘’yeniden’’ anımsattı.
Yeniden anımsattı ve en azından kuraklık ile ilgili çekinceler azalmış oldu…
Ancak… 25-30 yıl öncesindeki ve hatta çocukluğumuzdaki o yağmurları ‘’anımsatan’’ şiddetli yağış Antalya’da hayatı sekteye uğrattı.
Ocak ayının ortalarında ‘’beklenen’’ yağmurlar gelirken; alt yapı noktasında yine hazırlıksız yakalandığımızı söylemek istiyorum.
2 gündür devam eden yağmur ve fırtına ile birlikte hayatın felç olduğu Antalya’da kuşkusuz ki en çok şikayet elektrik kesintilerinden geldi.
Antalya gibi elektrikle “ısınan” ya da “serinleyen” bir şehirde uzun süreli kesintilerin yaşamı nasıl olumsuz etkilediği ortada…
Evleri su bastığı, araçların yolda mahsur kaldığı, ulaşımın sekteye uğradığı Antalya’da seraların da sular altında kalması belleklere üzüntü kareleriyle şekillendi.
Şiddetli yağışlarla birlikte soğuk havada elektriklerin uzun süreli kesilmesi; doğal olarak vatandaşlara zor anlar yaşattı. Saatlerce elektriklerin gelmesini bekleyen Antalyalılar; battaniyelere sarınarak ısınmaya çalıştı.
Gün boyunca elektrik kesintilerinin nedenini öğrenmeye çalışan vatandaşlar; bir taraftan da aksayan işlerini tamamlamaya çalıştı.
Yağmur diyebilirim ki Antalya’da hayatı felç etti. Bunun en büyük nedeni soğuktan korunabilmek için ısınmaya çalışan vatandaşların bu konuda çaresiz kalması oldu…
Seralar su içinde kaldı, üreticiler perişan oldu…
Antalya’nın kent merkezinde ise su birikintileri yüzünden trafik felç oldu. Evleri su bastı, öğrenciler çok zor anlar yaşadılar.
Antalya’nın alt yapısının “yeterli” olmadığı bir kez daha gözler önüne serildi…
Bir şehrin alt yapı noktasındaki yeterliliğine veya yetersizliğine şiddetli yağış manzaraları esnasında yaşanan görüntülerle bakmak yeterli…
Bu anlamda Antalya’daki son yağışlar eski yıllardaki günlerce devam eden yağışları anımsattı bana.
Bir de şöyle düşünüyorum… 80’li, 90’lı yıllarda yağdığı zaman günlerce devam eden ve hiç kesilmeyen o yağışlar şimdi olsa Antalya’nın alt yapısı ne olurdu?
Bu yazı toplam 2096 defa okunmuştur.