24 Haziran seçimlerinin sonuçları farklı yönleriyle değerlendirilmeye devam ediyor.
24 Haziran’da erken seçim kararının alınmasında kuşkusuz ki en önemli faktörlerden birisi ekonominin seyriydi. Dolar ve Euro’daki hızlı yükseliş ve fiyatların bir türlü aşağı çekilememesi, işsizlik, enflasyon rakamları gibi faktörler etkili olmuştu.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde bu sorunlar başta olmak üzere diğer sorunlar çözümlenecek mi?
1 Kasım 2015 erken seçimlerinde anımsayacağınız üzere AK Parti’nin oy oranı yüzde 49.7 idi.
Geldiğimiz noktada 24 Haziran erken seçimlerinde ise yüzde 42’ye düştü.
Yani; MHP ile Cumhur İttifakı yapılmamış olsaydı AK Parti meclis çoğunluğunu elde edemiyordu. MHP ile kurulan ittifak nedeniyle mecliste iktidar yetkisi almış oldu.
Başka bir ifadeyle seçmen; ülkede önemli sorunlar olduğunu, bu sorunları çözümü noktasında yetkiyi bir bakıma AK Parti – MHP ittifakına verdi.
VBazıları bu oluşuma koalisyon derken, bazıları ittifak sözcüğünü kullanıyor.
Sonuç itibariyle mevcut sorunları çözmek için yetki AK Parti ve MHP’de olacak.
Erken seçim tartışmaları da artık geride kaldığına göre 600 milletvekili dağılımlı meclis yeni Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile tanışacak.
Recep Tayyip Erdoğan yeni sistemde beklentileri yerine getirebilmek için daha ağır bir görevi üstlenmiş durumda.
Herşeyden önce ülkemizde artık insanları birleştirici, bütünleştirici politikaların start alması gerek.
Seçim öncesinde meydanlardaki sert üslup yerini sağ duyulu söylemlere bırakmalı.
Yeni sisteme dair beklentiler çok yüksek.
Sadece ekonomide değil, yaşamın tüm aşamalarında insanların geleceğe umutla bakacağı politikaların start alması beklentisi var.
Bu yazı toplam 1288 defa okunmuştur.