Ömer Yetgin / BUGÜNLÜK

            Nüfus artışını ‘’tetikleyen’’ ana etkenler; ticaret ve turizm kriteriyle daha çok ön plana çıkıyor.

            İş bulma düşüncesiyle farklı şehirlerden Antalya’ya gelen vatandaşların yanı sıra emekliliğini daha ılıman ve sakin bir yerde geçirme düşüncesindeki emekliler de rağbet gösteriyor.

            Yakın geçmişte ve halen İstanbul iş bulma hayalindeki vatandaşların öncelediği şehir olma özelliğini korurken Antalya da ilk sıraları zorluyor!

            Diğer taraftan kentlerin geleceğe dönük planlamasında ulaşım master planlarının olması kaçınılmaz bir gerçektir. Ve bu gerçek doğrultusunda nazım imar planının da günün koşullarına göre değil, gelecek 40-50 yılın gelişimi ve değişimine göre şekillendirilmesi gerekir.

  Antalya ve göç… Bu iki kavram son 30 yıla damgasını vuran kavramlar olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle 80’li yılların hemen başında turizmde yıldızı parlayan Antalya; İstanbul kadar olmasa da yoğun bir göç dalgasına maruz kaldı.

            Antalya’nın turizm, tarım ve ticaret denklemiyle nüfusunun sabit kalması düşünülemez.  Çünkü hızla büyüyen ve gelişen bir şehir Antalya…

   Sürekli nüfus artışı; özellikle iklim özelliği ile cazip olan Antalya’nın alt yapı eksikliklerini en düşündürücü boyutlarıyla çıkarıyor karşımıza.

Gelişen şehirler bir taraftan göç alırken, diğer taraftan da alt yapı eksikliklerini gidermeye çalışır… Ticaretin her zaman “canlı” olduğu şehirler için göç dalgası sık rastlanılan bir durumdur.

Ülkemizde şehirlerin yüzde 70’i göç verirken, geriye kalan yüzde 30’luk bölümü ise göçe maruz kalıyor. Göç olgusuyla en sık karşılaşan şehir ise Antalya…

Son araştırmalar gösteriyor ki; Antalya; göç alan iller arasında ilk 3’teki yerini koruyor… İstanbul, Ankara ve Antalya; bu anlamda göçe maruz kalan iller arasında ilk sıralarda yer alıyor…

   Arz – talep dengesinde Antalya yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ederken, özellikle iş bulma hayali ile bu kente dışarıdan gelen aileler önce kiralık ev bulmanın telaşına düşerken, işini kurduktan sonra da bir ev satın almanın hedefine kilitleniyorlar.

  Antalya; kontrolsüz göçün uzantısında alt yapı eksikliklerini en derinden hisseden şehirlerden biri olup çıktı…

 Nüfusun bu denli artması; kuşkusuz ki ulaşımı sorunlarla dolu, yapılaşması yanlışlar üzerine kurulu Antalya için büyük bir dezavantaj…

            Antalya’yı cazip kılan bir diğer faktör kuşkusuz ki iklimi…

            Doğası, denizi ve tarihi dokusu özellikle yatırımcıların ilgi odağı olmasında ana faktörler.

            Durum böyle olunca ulaşımı neredeyse tüm yıl sıkıntılı olan, trafiği zaman zaman kilitlenen ve çarpık yapılaşma kıskacındaki Antalya’da işe metro projesinden başlamak gerekiyor…