Sağlıkçılar eylemde

Aile Hekimleri ve Aile Sağlığı Merkezi emekçilerinin 1. basamak iş kolunda Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı başlattıkları 5 günlük iş bırakma eylemine 2. ve 3. basamakta çalışan sağlık ve sosyal hizmet emekçileri de 1 günlük iş bırakarak destek verdi. İş bırakma eylemi nedeniyle Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Antalya Şubesi’nin çağrısıyla Atatürk Devlet Hastanesi önünde basın açıklaması yapıldı. “Haklıyız kararlıyız, yarattığınız sorunlar çözülene kadar mücadeleye devam edeceğiz” yazılı pankart açan SES üyeleri, “Eziyet yönetmeliği değil vergide adalet istiyoruz, iktidar sermayeyi değil halkı gör, sermaye sağlıktan elini çek, sağlıkta ticaret ölüm demektir, Sağlık Bakanı istifa, katkı katılım payları ve ilave ücretler kaldırılsın sağlık parasız olsun, sağlık haktır satılamaz” yazılı dövizlerle dikkat çekti ve “Baskılar bizi yıldıramaz, yaşasın örgütlü mücadelemiz, kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz” şeklinde slogan attı. Üyeler adına konuşan SES Antalya Şube Eş Başkanı Şükran İçöz, “Taleplerimizin karşılanması sadece bizlerin çalışma ve yaşama koşullarımızı iyileştirmekle kalmayacak, tüm toplum nitelikli, ücretsiz kamusal ve erişilebilir bir sağlık hizmetine kavuşacak” dedi.

“SAY SAY BİTMEYECEK SORUNLARLA BOĞUŞUYORUZ”

Sağlık emekçileri olarak hep birlikte ses yükselttiklerini belirten İçöz, “Bizler, emek ve meslek örgütlerimizin çağrısıyla, sağlık sisteminde yaşanan çöküşü protesto etmek, sesimizi hep birlikte yükseltmek, taleplerimizi haykırmak adına bugün ülkenin her bir köşesinde, meydanlarda bir araya gelmiş hekim, diş hekimi, hemşire, ebe, ATT, paramedik, teknisyen yani sağlık emekçileriyiz. Her gün yüz binlerce kişiyi sağlığına kavuşturmak, hastalanmalarını önlemek için çalışırken şiddet, mobbing, performans dayatması, güvencesiz gelir, liyakatsiz yöneticiler, sağlıkta çeteleşme gibi say say bitmeyecek sorunlarla boğuşuyoruz. Tüm bu sorunların çözümü için görev alması gereken kamu otoritesini ise yanımızda değil her seferinde karşımızda buluyoruz” dedi.

“ÜRETİMDEN GELEN GÜCÜMÜZÜ KULLANARAK İŞ BIRAKIYORUZ”

“Sağlık Bakanlığı, toplumun ve sağlık emekçilerinin sorunlarına çözüm üretmek için bizlerin görüş ve önerilerini dikkate almak yerine, yeni yönetmeliklerle; otoriter emek rejimini tam anlamıyla yerleşik hale getirerek bizleri yok saymaya, itirazlarımızı sindirmeye, iş bırakma eylemlerimizin etkisini görünmez kılmaya çalışıyor” diyen İçöz, “Bakanlığın bu olumsuz tavrına karşı bugün tüm sağlık kurumlarında üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz. Ayrıca 1. basamakta çalışan hekimlerin, ebelerin, hemşirelerin ve tüm sağlık emekçilerinin uzun süredir sürdürdüğü mücadeleyi de selamlıyor, iş bırakma eylemlerini tüm sağlık emek gücü olarak sahiplendiğimizi ifade ediyoruz” açıklamasında bulundu.

“SÖZLERİMİZ DUYULMUYOR, TALEPLERİMİZ GÖRÜLMÜYOR”

Uzun yıllardır çalışma şartlarının kötüleştirilmesinin meslek onuru, toplum sağlığı ve herkesin geleceğini tehdit eder boyutlara ulaştığını söyleyen İçöz, “Tüm uyarılarımıza rağmen sözlerimiz duyulmaz taleplerimiz görülmez olmaya devam etmekte. Bizler bu eylemlerle meslek onurumuza sahip çıkarken sağlıkta çeteleşmeye imkan vermeyecek, adil, şeffaf, toplumcu bir sağlık sisteminin kurulmasını ve halkımızın sağlık hakkını da savunuyoruz” diyerek sağlıklı bir toplum ve iyi çalışan bir sağlık sistemi için birinci basamağa yönelik Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği’nin geri çekilmesi talebini de içeren 6 maddelik taleplerini kamuoyu ile paylaştıklarını hatırlattı.

TALEPLERİNİ DİLE GETİRDİ

İkinci ve üçüncü basamak sağlık kurumlarının sorunlarının çözümünü bildiklerini aktaran İçöz, taleplerini şöyle paylaştı:

“Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkartılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalı. Tüm sağlık mesleklerine yönelik tanımlar net olarak yapılmalı, angarya çalıştırma yasaklanmalı, üniversite hastaneleri başta olmak üzere çalışanların tayin hakları, özlük ve sosyal hakları garanti altına alınmalı. Hekimleri, diş Hekimleri ve hastaları da mağdur eden, hekimlere karşı şiddet kaynağı olan, halkın sağlığını tehlikeye atan, hastalara yeterli tedavi yapma süresi sağlamayan 5 dakikada muayene dayatmasından vazgeçilmeli, nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmek için hasta randevuları her hastaya en az 15 dakika ayrılacak şekilde düzenlenmeli. Diş hekimlerinde saat 24.00’dan sonra mevzuata aykırı şekilde nöbet yazılmasından ve vardiya çalışma sisteminden vazgeçilmeli. Hekim, ebe, hemşire ve tüm sağlık emekçilerine performans ve ciro odaklı sistemin yerine emekliliğe yansıyacak insanca ücret ödenmeli. Sabit ödemeler genel bütçeden karşılanmalı, ek zamlar temel ücretlere ve emekliliğe yansıyacak şekilde düzenlenmeli. Bu talebimiz gerçekleşinceye kadar acil olarak ilave ek zam emekliliğe yansıtılacak şekilde düzenlenmeli ve mevcut memur emeklilerine de yansıtılmalı. Kamu emekçilerin vergi dilimi yüzde 15’e sabitlenmeli.” HABER: ÖMER ALİ YETGİN