Bugün 25 Kasım 2024 Pazartesi
  • Antalya5 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3002.717
    %-0.11
  • Dolar
    34.5123
    %-0.08
  • Euro
    36.1711
    %0.46
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Filyasyonu doğru yapmıyoruz”
01 Kasım 2020 Pazar 17:58

“Filyasyonu doğru yapmıyoruz”

Covid-19 salgınının önüne geçebilmek için uygulanan filyasyon takip sisteminin doğru yapılmadığını ileri süren Antalya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nursel Şahin, “Sadece temaslı takibi yapıyoruz. Aslında filyasyon dediğimiz bir temaslı ya da hasta buldu

Covid-19 salgınının önüne geçebilmek için uygulanan filyasyon takip sisteminin doğru yapılmadığını ileri süren Antalya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nursel Şahin, “Sadece temaslı takibi yapıyoruz. Aslında filyasyon dediğimiz bir temaslı ya da hasta bulduğumuzda en gerisine giderek sıfırıncı kişiye ulaşmaktır. Biz sadece temas ettiğin kişiler var mı? diye sorguluyoruz. Hastalığı hem yeterince test yaparak tespit etmiyoruz hem de temaslıları bularak toplumda çok izole etmiyoruz. Dolayısıyla başarılı bir mücadele veremiyoruz” dedi.

 

Antalya Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Nursel Şahin, geçtiğimiz yıl Mart ayında Türkiye’de ilk tespiti yapılan Covid-19 salgın süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Salgının önlenebilmesi için uygulanmakta olan filyasyon takip sistemiyle ilgili eleştiri yapan Şahin, sıfırıncı kişiye ulaşılması gerekirken Türkiye’de sadece temaslı takibi yapıldığını söyledi. Ekonomik kaygıların ön planda olduğuna işaret eden Şahin, toplum sağlığının ekonomik gerekçelerle göz ardı edildiğini iddia etti. Türkiye’nin yeterince kaynağı olduğunu ve vatandaşın lehine kullanılması gerektiğini belirten Şahin, salgınla birlikte mücadelenin önemli olduğunun altını çizdi. Sağlık sisteminin tıkanabileceği uyarısında da bulunan Şahin, Kış aylarıyla birlikte Türkiye’nin açık hava avantajını kaybedeceğini belirterek, zorlu bir Kış geçirileceği öngörüsünde bulundu.   

 

“YENİ GELİŞTİRDİĞİMİZ HİÇBİR ÖNLEM YOK”

Salgının artmaya devam ettiğine dikkat çeken Şahin, “Türkiye’nin birçok ilinde salgın hızla artmaya devam ediyor. En dikkat çekici şehir İstanbul. Bu salgını kontrol edemediğimizin, kontrolden çıktığının somut bir göstergesi. Artık rakamları gizlemekle ya da bazı sözlerle bunun üstünü örtemiyoruz. Hepimiz etrafımızda hissediyoruz. Herkesin dilinde giderek halka sıkılaşıyor sözleri var. Şuanda yeni geliştirdiğimiz hiçbir önlemimiz yok” dedi. 

 

“EKONOMİK KAYGILAR VAR”

Ekonomik kaygılar olduğuna dikkat çeken Şahin, şunları söyledi:

“Bilim Kurulu’nun karar alma süreçleri konusunda bazı sözler duysak da herhangi bir koşul getirilemiyor. İçinde bulunduğumuz ekonomik kriz ve Türkiye’deki bugünkü koşullar bunun yapılmasına izin vermiyor. Eğer herhangi bir kapanma dönemi ya da bir kısıtlılık dönemi söz konusu olacaksa bizim vatandaşlarımıza bazı sosyal destekleri vermemiz lazım. Mesela eğlence yerlerini kapatırsanız veya toplumun temas alanlarından olan AVM, kafe, restoran gibi yerlerde bunu yaparsanız insanların ekonomik kaygılarını karşılamanız gerekiyor. Türkiye’de bunları karşılayabilecek ortam yok. Birde bazı çıkar çevrelerini kolluyorsanız bu önlemleri alamıyorsunuz. Toplum sağlığı ekonomik gerekçelerle şuanda göz ardı edilmekte” diye konuştu.

 

“KAYNAKLAR VATANDAŞLARIN LEHİNE KULLANILMALI”

“Biran önce mesai saatlerinin düzenlenmesinden toplu taşımaların düzenlenmesine kadar önlemler almalıyız” şeklinde konuşan Şahin, verilerin de şeffaf olması gerektiğini belirtti. “Hangi yaş grubunda, hangi şehirlerde, hangi saatlerde temas artmakta, neler yapılmalı? Bunlar bir salgın bilimi yönetimi içerisinde ortaklaşarak gerçekleştirebileceğimiz ve mücadele edebileceğimiz şeyler” diyen Şahin, “Bir çok alanda paranın ayrıldığını, var olduğunu biliyoruz. Şuanda bütün ülkelerle ilişkilerinde çatışma noktasına gelmiş, ekonomik krizin içerisinde boğuşan bir hükümet grip aşısının, pnömokok aşısının bile ön alımlarını yapamamış, tedarik edememiş durumda. Kaynak var. Kaynakları vatandaşımızın lehine kullanmalılar” açıklamasında bulundu.

 

“BİRLİKTE MÜCADELE EDİLMELİ”

Salgınla hep birlikte mücadelenin önemli olduğunu belirten Şahin, “Covid-19 ile mutlaka yerel yönetimler, merkezi otorite, sağlık alanındaki birlikler, sendikalar, sivil toplum kuruluşları, paydaşlar ve vatandaşlarımızla birlikte mücadele edilmeli. Sadece maske, mesafe ve hijyen diyerek bu salgınla baş edemeyiz” dedi.

 

“ÇOCUKLARIMIZI RİSK ALTINA SOKUYORUZ”

Okulların yüz yüze eğitime açılmasında çaresizlik olduğunu ileri süren Şahin, şunları dile getirdi:

“Online internet ortamı sağlayamadığımız, çocuklara tablet verilemediği veya EBA’ya ulaşım sağlanamadığı için, yüksek öğretimde en hazırlıklı olan kesimde online eğitimi sağlayamadığımız için çaresiziz. Yüz yüze eğitime dönmek zorunda kalıyoruz. Sakıncaları var ama göze alınmış gibi görünüyor. Grip aşısının puanlama sistemi gibi eğitimde de kim hastalanınca kim izole edilecek, kaç kişi olacak, eğitime hangi koşullarda devam edilecek? Bilemediğimiz bir algoritma içerisinde toplum sağlığını, çocuklarımızı, gençlerimizi risk altına sokuyoruz.”

 

“YAYILIYOR”

Okulların yüz yüze eğitime tamamen açılması durumunda hastalığın çok yaygınlaşacağını söyleyen Şahin, “Genç nüfusta çok şiddetli ya da ölüme giden hastalık olmuyor ama hastalanıyoruz. Dolayısıyla hem yayılıyor hem de sağlık sistemine aşırı bir yük oluşuyor” diye konuştu.

 

“SAĞLIK SİSTEMİMİZ TIKANABİLİR” UYARISI

Sağlık sistemiyle ilgili de uyarıda bulunan Şahin, “Şuanda izinlerin kaldırılması ya da özel hastanelerin yüzde 25 yatağının tekrar pandemi yatağı olarak ayrılması, artan talebi karşılayıp, karşılayamayacağımız kuşkularından kaynaklanıyor. Yakın zamanda kötü çalışma koşullarında sağlık sistemimiz tükenerek hizmet ve yatak anlamında tıkanabilir. En büyük sakınca bu” diye konuştu.            

 

“SADECE TEMASLI TAKİBİ YAPIYORUZ”

Antalya’da yaz aylarının sonuna doğru görülen artışta düzelme olduğunu belirten Şahin, sözlerine şöyle devam etti:

“Ama bakıyorsunuz Elmalı’da bir bulaş oluyor ve orada artıyor. Ya da Korkuteli’nde. Biz filyasyon dediğimiz takip sistemini doğru yapmıyoruz. Sadece temaslı takibi yapıyoruz. Aslında filyasyon dediğimiz bir temaslı ya da hasta bulduğumuzda en gerisine giderek sıfırıncı kişiye ulaşmaktır. Biz sadece temas ettiğin kişiler var mı diye sorguluyoruz. Onları bir izolasyona tabi tutuyoruz. Biz hastalığı hem yeterince test yaparak tespit etmiyoruz hem de temaslıları bularak toplumda çok izole etmiyoruz. Dolayısıyla başarılı bir mücadele veremiyoruz.”    

 

“BU KIŞ ZORLU GEÇECEK”

Önümüzdeki sürecin daha da zor olacağı uyarısında bulunan Şahin, açık hava koşullarındaki avantajın Kış aylarında kaybedileceğine dikkat çekti. Virüsün Kış koşullarında mevsimsel grip ile birleşeceğine işaret eden Şahin, “Açık hava, ısı ve sıcaklık bize çok avantaj sağlamıştı. Şimdi kapalı alanlarda bir arada bulunma ve grip gibi bağışıklık sistemimizi zayıflatacak etkenler tsunami, kusursuz fırtına dediğimiz tabloları bize getirecek ve zorlayacaktır. Bu Kış’ın zorlu geçeceğini düşünüyorum” ifadelerini kullandı. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 2176 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim