“İdari personel üvey evlat değildir”

Akdeniz Üniversitesi Hastanesi önünde bir araya gelen Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen üyeleri, toplu sözleşme kararının uygulanarak üniversite idari personeline yer değişikliği hakkı tanınmasını istedi. Üniversite idari personelinin sıkıntılarına dikkat çeken Eğitim Bir Senliler, “İdari personel üvey evlat değildir” diye haykırdı.

Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen, üniversite idari personeline yer değişikliği hakkı tanınması için basın açıklaması yaptı. Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi A Blok önünde bir araya gelen sendika temsilcileri ve üyeler, “Üniversite idari personelinin yer değişikliği hakkı için toplu sözleşme kararına uyulsun verilen sözler tutulsun” yazılı pankart açtı. “Bilim için emek, emek için adalet, sesimiz duyulsun sözleşmeye uyulsun, idari personel üvey evlat değildir” şeklinde slogan atan Eğitim Bir Sen üyeleri, “Aile Yılında aileler bölünmesin, sağlık ve aile bütünlüğü bizimde mazeretimizdir, toplu sözleşme kararına uyulsun, idari personel hakkını istiyor, idari personel robot değildir, gayemiz aile bütünlüğü engelimiz bürokrasi, yer değişikliği hakkımız teslim edilsin, yer değişikliği hakkı adaleti sağlar, karar var söz var icraat yok, üniversite çalışanları saygı bekliyor, akademik zam şart” yazılı dövizlerle dikkat çekti.

“DAVALAR DAHİ FİİLİ SONUÇ DOĞURMUYOR”

Üyeler adına açıklama yapan Memur Sen Antalya İl Temsilcisi ve Eğitim Bir Sen Şube Başkanı Eyüp Bülent Miran, “657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olarak istihdam edilen üniversite idari personeli, kadro ve pozisyon unvanları itibarıyla her üniversitede aynı yeterliliğe sahip olup aynı işi yapmakta. Ancak bakanlık ve taşra teşkilatı bulunan diğer merkezi kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan idari personel gibi iller veya kurumlar arası merkezi yer değişikliği hakkına sahip değildir. Üniversite idari personelinin başka bir üniversiteye geçişi, kadrosunun bulunduğu üniversitenin muvafakatine bağlıdır. Ancak muvafakatin verilmemesi uzun dava süreçlerine yol açmakta, çoğu durumda yer değişikliği talep edilen üniversitenin personel ihtiyacı bulunmadığından, lehe sonuçlanan muvafakat davaları dahi fiili bir sonuç doğurmamakta” dedi.

“HUKUKİ VE FİİLİ BİR ÇERÇEVEYE OTURTULMALI”

Birçok üniversitenin idari personelinin başka üniversitelere geçişini yönergelerle düzenlediğine dikkat çeken Miran, “Bu yönergelerde asgari görev süresi, kadro unvanı-hizmet sınıfı bazında kontenjan ve geçerli mazeret gibi çeşitli şartlar aranmakta. Ancak bu yönergeler arasında uygulama birliği sağlanamadığı gibi diğer üniversiteler açısından bağlayıcılığı da bulunmamakta. Eğitim Bir Sen’in gayretleri sonucunda, Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Kolu 6. ve 7. Dönem Kamu Görevlileri Toplu Sözleşmesinde idari personelin yükseköğretim kurumları arasında yer değişikliği konusunda taraflarca çalışma yapılması kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda YÖK ve Cumhurbaşkanlığı nezdinde çalışmalar yürütülmüş olsa da henüz işleyen bir sistem oluşturulamamıştır. Bu nedenle, üniversite idari personelinin üniversiteler arası yer değişikliği işlemleri, toplu sözleşme hükmüne dayanarak YÖK Başkanlığı tarafından düzenlenmeli. Bu düzenleme, üniversiteler arası merkezi yer değişikliğine imkan tanıyacak şekilde hukuki ve fiili bir çerçeveye oturtulmalı” diye konuştu.

“ADİL BİR ÜCRET POLİTİKASININ OLUŞTURULMASI ELZEMDİR”

Öğretim elemanlarının mali haklarının iyileştirilmesi gerektiğine de dikkat çeken Miran, şunları dile getirdi:

“Öğretim elemanları, ‘eşit işe eşit ücret’ uygulaması olarak bilinen 666 sayılı KHK düzenlemesinde en fazla ihmal edilen kesimlerden biri olmuş; diğer meslek gruplarıyla orantılı bir ücret artışı alamayan nadir meslek gruplarından biri olarak kalmıştır. Bu durum, üniversite camiasında ve kamuoyunda kamu yönetimine ve adalet ilkesine olan güveni ciddi ölçüde zedelemekte. Son yıllardaki enflasyonist ortamda mali haklarında reel bir artış yaşamayan, aksine gelir kaybına uğrayan öğretim elemanları, akademisyenler, mesleki itibar açısından da büyük kayıplar yaşamakta. Akademik personelin maaşları, hem kendi içinde hem de diğer meslek gruplarıyla kıyaslandığında mağduriyet yaratan bir düzeyde. Üniversitelerde görev yapan akademik personel için adil bir ücret politikasının oluşturulması elzemdir. Ancak bu sürecin zaman alacağı göz önüne alındığında, akademik personelin kısa vadede maaş iyileştirme beklentilerinin karşılanması gerekmekte. Bu doğrultuda, geçmiş dönem kayıplarının telafisi ve kıyaslanabilir meslek gruplarıyla eşit ve adil bir maaş seviyesine ulaşılması için gerekli düzenlemeler ivedilikle hayata geçirilmeli.”

“MAKAM TAZMİNATI, ÜNİVERSİTE DAİRE BAŞKANLARINA DA TANINMALI”

Üniversite daire başkanlarına da makam tazminatı hakkı tanınması gerektiğini kaydeden Miran, “Daire başkanı kadro unvanına sahip kamu personeli, görev yaptığı kuruma bağlı olarak farklı ücretler almakta. Bu durum, Anayasa’nın 10. ve 55. maddelerine aykırıdır. Aynı işi yapan çalışanların farklı ücret alması, motivasyonlarını ve verimliliklerini olumsuz etkileyerek Anayasa’nın 49. maddesinde öngörülen çalışma barışını bozmakta, ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 23/2. maddesindeki ‘eşit işe eşit ücret’ ilkesine de aykırılık teşkil etmekte. Üniversite daire başkanları, harcama sorumlusu olarak hukuki ve mali yükümlülük altındadır. Ancak özlük hakları, görev, yetki ve sorumluluklarıyla orantılı değildir.  Bu nedenle, merkezi idare daire başkanlarına sağlanan makam tazminatı hakkı, üniversite daire başkanlarına da tanınmalı” açıklamasında bulundu.

“ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİNE YEŞİL PASAPORT HAKKI TANINMALI”

Araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınmasını da isteyen Miran, “Araştırma görevlileri, en fazla üçüncü dereceye kadar yükselebildikleri için yeşil pasaport alma hakkına sahip değildir. Bu durum, araştırma görevlilerinin yurt dışındaki araştırma, çalışma, uluslararası çalıştay, sempozyum ve benzeri bilimsel toplantılara katılımını zorlaştırmakta. Yeşil pasaporttan yararlanamamaları, bilimsel çalışmalarını olumsuz etkileyerek uluslararası akademik faaliyetlerini sekteye uğratmakta. Bu nedenle, araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınmalı” ifadelerini kullandı.

“3600 EK GÖSTERGE VAADİ YERİNE GETİRİLSİN”

3600 ek gösterge düzenlemesinin yıllardır kamu çalışanlarına verilen bir söz olup, milyonlarca memurun maaşını ve emeklilik haklarını doğrudan etkilediğinin altını çizen Miran, “Adalet ve hakkaniyetin gereği olarak, çalışanların refahını artıracak bu düzenleme tam ve eksiksiz şekilde bir an önce hayata geçirilmeli” dedi.

EĞİTİM ÖĞRETİM ÖDENEĞİ VE GELİŞTİRME ÖDENEĞİ TALEBİ

“İdari personele eğitim öğretim ödeneği ve geliştirme ödeneği verilmeli” diyen Miran, “Üniversitelerde görev yapan idari personel, eğitimin ayrılmaz bir parçası olup, eğitim öğretim sürecine önemli katkılar sunmakta. Ancak idari personel, eğitim öğretim ödeneği ve geliştirme ödeneğinden faydalanamamakta. Eğitimde eşitlik ve adaletin sağlanması adına, bu ödeneklerin idari personele de verilmesi gerekmekte” ifadelerini kullandı.

“SORUNLAR ÇÖZÜLENE KADAR MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Sorunlar çözülene kadar mücadele etmeye ve yer değişikliği talebini dile getirmeye devam edeceklerini vurgulayan Miran, sözlerini şöyle tamamladı:

“Eğitim Bir Sen olarak, üniversite çalışanlarının haklarını iyileştirmek için önemli adımlar attık ve atmaya devam ediyoruz. Öğretim elemanlarının ek ödemelerinin artırılması, geliştirme ödeneğinin süresinin uzatılması, sendika temsilcilerinin disiplin kurullarına katılımı, jüri üyeliklerine ücret ödenmesi, lojman tahsisinde idari personele yüzde 15 kontenjan ayrılması, lojman komisyonuna sendika temsilcisinin katılması, 50/d’li araştırma görevlilerinin 33/a’ya geçişi ve sözleşmeli çalışanların kadroya geçirilmesi gibi birçok düzenlemenin hayata geçirilmesini sağladık. Akademisyenlerin ücretlerinin iyileştirilmesi, üniversite daire başkanlarına makam tazminatı verilmesi, araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınması, 3600 ek gösterge vaadinin yerine getirilmesi, idari personele eğitim öğretim ve geliştirme ödeneği sağlanması, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılması ve üniversite idari personelinin kurumlar arası geçiş hakkı kazanması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.” HABER: ÖMER ALİ YETGİN