Bugün 26 Kasım 2024 Salı
  • Antalya6 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3002.717
    %-0.11
  • Dolar
    34.5123
    %-0.08
  • Euro
    36.1711
    %0.46
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Kaleiçi imitasyondan kurtulmalı”
09 Nisan 2019 Salı 15:25

“Kaleiçi imitasyondan kurtulmalı”

Kaleiçi’nde imitasyon ürün satışının olmaması gerektiğini söyleyen ATSO Başkanı Davut Çetin, “İçerideki imitasyondan Kaleiçi’nin kurtulması lazım. Kaleiçi markaların geldiği, butik işlerin yapıldığı bir yer olsa çok daha iyi olacak" dedi.

Konyaaltı Sanayici ve İş İnsanları Derneği (KONYSİAD), olağan üye buluşmasını şehir merkezindeki bir otelde bugün gerçekleştirdi. Konyaaltılı iş insanlarının bu haftaki konukları ATSO Başkanı Davut Çetin ve Ekonomist Doç. Dr. Şükrü Erdem oldu. Toplantıya KONYSİAD üyelerinin yanı sıra Konyaaltı Kaymakamı Kamil Köten, Jandarma İlçe Komutanı Yüzbaşı Özhan Nacar, BAKSİFED Başkanı Abdullah Erdoğan, ANSİAD Başkanı Akın Akay Akıncı, YÖRSİAD Başkanı Aykut Ege, ANTİKAD eski Başkanı Aynur Doğan, ATSO Meclis Başkanı Süleyman Özer, ATSO Başkan Yardımcıları Cihangir Deniz, Mustafa Atılgan ve gazeteciler katıldı. KONYSİAD’ın yeni üyeleri Haydar Yıldırım, Sadettin Kaşlıoğlu ve Derya Avcıoğlu’na üyelik belgelerinin verildiği toplantıda konuk konuşmacılara plaket takdimi yapılırken, KONYSİAD Başkanı İlhami Kaplan’ın da doğum günü kutlandı.

sam_67577777.jpg

“HER SİYASİ PARTİYE EŞİT MESAFEDE OLDUK”

Gerçekleştirdikleri faaliyetlerle ilgili kısa bir bilgilendirme yapan KONYSİAD Başkanı İlhami Kaplan, kuruldukları günden beri her siyasi oluşuma eşit mesafede olduklarının altını çizdi. 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde de bu duruşlarını sergilediklerini kaydeden Kaplan, hem Büyükşehir hem de Konyaaltı Belediye başkan adaylarını eşitlik ilkesiyle üyeleriyle buluşturduklarını belirtti ve seçilen başkanlara başarı diledi. Kaplan, önümüzdeki günlerde yapmayı planladıkları organizasyonlarla ilgili de bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 4 buçuk yıl seçim olmadığını hatırlatarak hem ulusal hem de uluslararası bazda çalışmalara odaklanılacağını söylediğine dikkat çeken Kaplan, konuk konuşmacılardan “Seçim süreçleri ekonomiyi nasıl etkiler? 4 buçuk yıl seçim olmayışı avantaja dönüştürülebilir mi?” sorularına yanıt istedi.

ilhami-kaplan.jpg

“BİRLİKTELİĞİ SAĞLAMALIYIZ”

KONYSİAD Başkanı Kaplan’dan sonra kürsüye çıkan ATSO Başkanı Davut Çetin ise, ortak akıl ve uzlaşma vurgusu yaptı. Bir süre önce kentte bulunan SİAD’larla ortak toplantı yapmaya başladıklarını hatırlatan Çetin, “Şehirde birlikteliği sergilememiz lazım. Maalesef Antalya’da herkes kendi başına bir şeyler söylüyor. Şehir tek ses üretemiyor. Tek ses üretemeyince de kimse bizi ciddiye almıyor. SİAD’lardan, Odalardan, Borsalardan, TMMOB’lardan ayrı ayrı öneriler gelince şehrin önceliğinin ne olduğu hiçbir zaman belli olmuyor. Bizi dinleyen siyasiler de bu şehir hiçbir konuda birlikteliğe varamamış deyip istediği gibi davranıyor. Biz birlikteliği sağlayabilmek için SİAD’larla toplantılara başladık. Ortak projeler yapmaya, ortak konuları konuşmaya başladık. İlk toplantımızda müzenin yerinde kalması konusundaki etkiyi 10 gün içinde aldık. Hepimiz tek söz söyleyince karşı taraftan daha çabuk tepki geliyor. Aynı zamanda TMMOB’la da toplantılara başladık. Bir süre sonra toplantıları birleştirip ortak akılda daha fazla buluşuruz diye düşünüyorum” dedi.   Çetin, Nisan ayı sonuna doğru Büyükşehir ile merkeze bağlı Muratpaşa, Kepez, Konyaaltı, Döşemealtı ve Aksu Belediye başkanlarıyla toplantı yaparak kendilerine ulaşan beklenti ve önerileri başkanlara iletmeyi planladıklarını da bildirdi.   

 

“ÜRETİCİ HALLERLE İLGİLİ DURUM SEÇİMLERE YANSIDI, UZLAŞMA GEREKİYOR”

Ekonomiyle ilgili bugün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanacak olan Yeni Ekonomi Programı’nın çok önemli olduğunu kaydeden Çetin, vergi, sosyal güvenlik sistemi, enflasyonla mücadele ve tarım reformunun konuşulması gerektiğinin altını çizdi. Bunların uzlaşmayla yapılması gerektiğini vurgulayan Çetin, “Uzlaşma olmadığı sürece hiçbir zaman doğru karar alamıyoruz. Bildiğiniz gibi geçen dönemdeki üretici hallerle ilgili durum yerel seçimlere yansımış durumda. Üretici hallerin bulunduğu Muğla, Antalya, Mersin, Adana ve Hatay’da hepsinin rengi değişti. Demek ki halkla çekişerek bu işler olmuyor. Halk bunun tepkisini ilk seçimde hemen gösterdi. Onun için çıkacak olan reform paketlerinin uzlaşmayla çıkması çok önemli. Uzlaşmayla çıkmazsa ne biz kabul ediyoruz ne toplum genelinde bir kabul görüyor. Çok ciddi sıkıntı yaşanıyor” diye konuştu.

 

“EKONOMİDE CİDDİ SIKINTI VAR”

Ekonomiyle ilgili çok ciddi sıkıntının yaşandığına dikkat çeken Çetin, “Geçen yıl otomotiv satışları yüzde 40 civarında düşmüştü. 2017’ye göre yüzde 60 civarında bu yıl düşüş bekleniyor. Beyaz eşyadaki düşüş ilk 3 ayda yüzde 19 seviyesinde. Antalya, konuttaki düşüşte yabancıya satıştan dolayı biraz şanslı. Yabancıya satışta İstanbul’dan sonra ikinciyiz. Hatta neredeyse birinci oluyorduk. Fakat yerliye ve kredili satışta büyük sıkıntı var. Antalya’da 35 ila 40 bin civarında stokta konut var. Biran evvel bunların tüketilmesi ve paranın ekonomiye dönmesi gerekiyor. İnşaat sektörü bu yıl çok büyük sıkıntı yaşayacak” dedi.

 

“İNŞALLAH ÖNÜMÜZE BAŞKA BİR SEÇİM KONMAZ”

Çok sık aralıklarla seçim yapıldığına işaret ederek 4 buçuk yıl seçim olmayacak olmasının umut verici olduğunu belirten Çetin, “Umuyorum 4 buçuk yıl seçim yoktur ama nedense 4 buçuk yıl seçim olmayacağına inanmıyorum. 4 buçuk yıl seçim olmazsa çok yapacak iş var. Türkiye için büyük bir fırsat. İnşallah önümüze başka bir seçim konmaz. Birinci önceliğimiz ekonomi. Bizim ekonomiye odaklanıp çok hızlı çalışmamız lazım” ifadelerini kullandı.          

davut-cetin-003.jpg

“TEŞVİKLE BU İŞİN OLMAYACAĞI BELLİ”

Teşviklerden yararlanılması gerektiğini kaydeden Çetin, sözlerine şöyle devam etti:

“Kredi, KOSGEB, İŞKUR teşvikleri aldık. Küçük esnaf çok ciddi kredi kullandı. 2017 yılında verilen 250 milyar lira KGF destekli kredilerin bir çoğu doğru yere gitmedi. Hiçbiri yatırıma, üretime gitmedi. Hiç kimse makine yatırımı yapmadı. Kredilerin, teşviklerin doğru yere gitmesi için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Teşviklerle bir yere varamayacağımızı da görmüş olmalıyız. Artık teşvik vererek özel sektörü, ekonomiyi kurtaramayacağımızı görmemiz lazım. Hem işsizlik hem de ekonomi tarafında teşvikle bu işin olmayacağı belli. Bizim üretim ve ihracatla büyümemiz gerekiyor. Yatırım ortamını iyileştirmemiz lazım. Bizim vereceğimiz teşvikleri, uzun vadeli kredileri direkt yatırım, üretim yapacak sanayiciye, üreticiye, tarım üreticisine vermemiz gerekiyor.” 

 

“HER YERDE EKSİĞİMİZ VAR”

Yeni yapılacak reformlarla hukuk, eğitim, finans sistemi ve yapısal sorunların tamamının ele alınması gerektiğini vurgulayan Çetin, “Her yerde eksiğimiz var. Çünkü, yıllardır bunlarla ilgili herhangi bir reform ve kanun çıkmadı. Hukuku düzeltmemiz lazım. Eğitim ayağında büyük eksikliğimiz var. Önümüzdeki en önemli konulardan biri de dijital dönüşüm olmalı. Biz sanayi 3.0, endüstri 4.0’ı kaçırdık. Dijital dönüşümü de kaçırırsak bir daha toparlanma ihtimalimiz yok.  ATSO olarak dijitalleşmeye dikkat çekmeye çalışıyoruz. Artık bizim oturduğumuz yerden eski geleneksel ticaretle ilerleme ihtimalimiz yok. Dijital dünyada E-ticaret ve E-ihracatta büyümemiz gerekiyor” diye konuştu.

 

“YEREL YÖNETİM DAHA GÜÇLÜ OLMALI”

Büyük veri merkezine ihtiyaç olduğunu kaydeden Çetin, şunları dile getirdi:

“Dünyada artık en önemli hazine veri. Bu verinin toparlanması ve işlenmesi lazım. Büyük veri merkezi turizmde düşünülüyor ama bizim tarım, ticaret, sanayi gibi tamamında bir veri merkezine ihtiyacımız var. Büyük veri merkezi yapmaya Antalya’daki hiçbir dinamiğin gücü yetmiyor. Bütün illerde bu Büyükşehirlerin işi. Almanya’da bütün desteklemeyi, KOBİ’lere yön vermeyi, fuarları, dijital dönüşümün tamamını Büyükşehirler yapıyor. Şehrin tüm cirosundan da para alıyor. Böyle olunca çok güçlü bir Büyükşehir çıkıyor önünüze. Bizde de yönetimin biraz daha merkezden yerele gelmesi lazım. Yani yerel daha güçlü olmalı. Karar verilirken yerelin karar vermesi gerekiyor. Yerel de maddi anlamda güçlü olmalı.”

 

TÜRKİYE’NİN KENDİNİ GELİŞTİRMESİ GEREKEN VERİLER

140 ülke içinde Türkiye’nin hangi kategoride nerede olduğunu gösteren Dünya Ekonomik Forumu Uluslararası Rekabet Raporu’ndan bazı verileri de paylaşan Çetin, “Genel değerlendirmede 140 ülkede 62’nciyiz. Kurumsal yapıda 71’nciyiz. Makro ekonomik istikrarda 118’nciyiz. İstihdamda 111’nciyiz. Sağlık’ta 48’e çıkmışız. Ürün pazarında 76’ncıyız. Kurumsal yapı puanlarında terör etkisinde 134’ncüyüz. Basın özgürlüğünde 129’ncu, yargı bağımsızlığında da 111’nci sıradayız. Son 3 veri çok önemli” dedi.

 

“KALEİÇİ İMİTASYONDAN KURTULMALI”

Konuşmasının sonunda ATSO olarak gerçekleştirdikleri çalışmalardan bahseden Çetin, Kaleiçi ve Saklıkent’e dikkat çekti. Kaleiçi’nin geliştirilmesine ihtiyaç olduğunu ifade eden Çetin, “İçerideki imitasyondan Kaleiçi’nin kurtulması lazım. İmitasyonla ilgili ciddi bir kanunumuz var ama maalesef çok uygulanmıyor. Bu Antalya’nın bir gerçeği. Antalya’da 20-25 bin civarında imitasyon satan mağaza var. En azından Kaleiçi’nde bir düzenleme yapılmalı. Kaleiçi, markaların geldiği, butik işlerin yapıldığı, insanların zevk alarak gezdiği bir yer olsa çok daha iyi olacak” ifadelerini kullandı.

 

“SAKLIKENT’TEKİ KONAKLAMA DÜZENLENMELİ”

Saklıkent’in turizm açısından önemine de değinen Çetin, Kay-Sür-Yüz yarışlarının Saklıkent’in önemini biraz daha ön plana çıkardığına işaret etti. 4 saat içerisinde hem kayak, hem bisiklet sürme hem de denizde yüzmenin gerçekleştiğini hatırlatan Çetin, Saklıkent Kooperatifi’ne görev düştüğünün altını çizdi. “Saklıkent bizim gözbebeğimiz olan yerlerden biri” diyen Çetin, oradaki otellerin, konaklamanın düzenlenmesi gerektiğini kaydetti. HABER: YUSUF KATRAĞ

sam_6775.jpg

Bu haber toplam 2633 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim