Patara’da Antalya Meclisi yapılacak

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO), Şubat ayı olağan meclis toplantısı dün gerçekleştirildi. Oda meclis salonunda gerçekleştirilen toplantıya meclis üyelerinin yanı sıra Batı Akdeniz’in Fark Yaratan Kadın Girişimcileri Yarışması’nda dereceye girerek ödül almaya hak kazanan girişimci kadınlar da katıldı. Dünya, ülke ve kent gündemine ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Korona Virüs’ün dünya ekonomisini etkilemeye başladığına dikkat çekti. Rusya geriliminden endişeli olduklarını bildiren Çetin, Rusya’nın Türkiye için öneminin altını çizerek, gerilimin biran önce bitmesini temenni etti. İstihdam verileri üzerinden turizm kaynaklı mevsimlik işsizliğe dikkat çeken Çetin, Kış aylarında istihdam desteği sözünün yerine getirilmesi gerektiğini söyledi. 2020’nin Patara Yılı olarak ilan edildiğini hatırlatan Çetin, bu kapsamda dünyanın ilk meclis binasının bulunduğu Patara’da, Antalya Meclisi yapmayı planladıklarını kaydetti.     

“ŞUBAT AYI DİJİTALLEŞME, E-TİCARET VE E-İHRACAT AYI OLDU”

Şubat ayı içerisinde gerçekleştirdikleri bazı etkinliklerden bahseden ATSO Başkanı Çetin, Konyaaltı sahilinden Saklıkent'e kadar gerçekleştirilen Maviden Beyaza turizm etkinliğin güzel ve başarılı bir organizasyon olduğunu söyledi. Şubat ayının ATSO dijitalleşme, e-ticaret ve e-ihracat ayı olduğunu söyleyen Çetin, dijitalleşme ve markalaşma konusuna öncelik verilen eğitim programının çok beğenildiğini kaydetti.

“PATARA’DA ANTALYA MECLİSİ YAPMA FİKRİMİZ VAR”

Cumhurbaşkanlığı tarafından 2020'nin Patara yılı ilan edilmesinin Antalya için güzel gelişmelerden birisi olduğunu belirten Çetin, “Patara'nın dünyaya tanıtılması açısından bu destek faydalı olacak. Bildiğiniz gibi, Patara dünyanın ilk meclis binalarından birisine sahiptir ve tarihteki en iyi demokrasi örneği olarak gösterilmiştir. Hatta bir dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 100. Yıl vesilesiyle Patara'da uluslararası bir organizasyon yapması konuşulmuştu. Bu konu ne oldu, bilmiyorum. Biz Nisan ayında Patara'ya Meclis olarak gitmeyi planlıyoruz. Sayın Valimizle, Odamız ve STK’larımızla birlikte bir Antalya meclisi yapma fikrini de konuştuk. Bu etkinliklerle Patara yılını daha güçlü biçimde kutlamış olacağız” dedi.

SERİK’TEKİ TURİZM TAHSİSİNE TEPKİ

Serik'teki halka açık kıyı şeridinde yeni turizm tahsisi yapılması konusunun gündeme geldiğini hatırlatan Çetin, “Bu konuda büyük şikayet ve tepki olduğunu gördüm. Biz yıllardır Antalya turizminde yeni yatak kapasitesine ihtiyaç olmadığını, sadece yenileme yatırımının ve alternatif turizmin teşvik edilmesi gerektiğini söylüyoruz. Antalya olarak arz fazlası dolayısıyla turist başına geliri artıramıyoruz. Dolayısıyla artık kıyı şeridimizde kalan yerlere yeni oteller sıkıştırma çabasına gerek yok. Projenin Serik halkının talepleri doğrultusunda revize edileceğini ümit ediyoruz” diye konuştu.

“DEPREMİ İHMAL ETMEMELİYİZ”

Son zamanlarda sıklıkla yaşanan ve en son İran merkezli depremde Van’da evlerin yıkıldığını, can kayıpları yaşandığını hatırlatan Çetin, “Deprem zinciri Manisa’da da devam etti. Geçen ay her yerde hızlı önlemler alınması gereğini konuşmuştuk. Antalya’da da bu konuyu ihmal etmemeliyiz” açıklaması yaptı.

“RUSYA İLE GERİLİMDEN ENDİŞELİYİZ”

Suriye ve Libya'da şehit düşen Mehmetçiklere rahmet dileyen Çetin, Suriye’de Rusya ile yaşanan gerilimden endişeli olduklarını dile getirdi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Rusya ile ilişkilerin S400 füzesi almaya kadar ilerlediğini söyleyen Çetin, “Dün YPG’ye karşı Türkiye’yi tehdit edenler bugün Suriye’de savaşa tutuşmamızı istiyorlar. Bu nedenle Suriye’de sorunların görüşmelerle çözüme kavuşmasını ve bu gerilimin en kısa sürede sona ermesini diliyorum” ifadelerini kullandı.

“BARIŞIN VE DEMOKRASİNİN KORUYUCUSU OLMALIYIZ”

Orta Doğu’da Müslüman ülkeler kaybederken, bu durumdan en fazla faydalanan ülkenin İsrail olduğuna işaret eden Çetin, “Esasen mezhep çatışmalarıyla birbirlerini yiyen İslam ülkelerinin kendilerinden başka düşmana ihtiyaçları yok. İslam ülkelerinin bu durumda olmasının en büyük nedeni de demokrasinin olmaması. Bu nedenle Türkiye olarak biz hem barışın hem demokrasinin koruyucusu olmalıyız” açıklamasında bulundu.

“ANTALYA’YA 5.5 MİLYON RUS TURİST GELİYOR”

Rusya ile ilişkilerin Türkiye ve Antalya için önemine dikkat çeken Çetin, “Geçen yıl ülkemizi ziyaret eden Rus turist sayısı 7 milyon. Bunun 5.5 milyonu Antalya'ya gelen turist. Rusya yaş meyve ve sebze ihracatında birinci pazar. Türkiye Rusya’ya yılda 1 milyon ton yaş sebze ve meyveyi doğrudan ihraç etmekte. Günlerdir domatesteki 150 bin tonluk kotanın dolduğu ve TIR’ların döndüğü yazılıyor. Bu konularda olumlu gelişmeler görmeyi ümit ediyoruz” dedi.

“KORONA VİRÜS DÜNYA EKONOMİSİNİ SARSIYOR”

Son zamanlarda gündemden düşmeyen Korona Virüs’ün dünyayı etkilemeye devam ettiğini söyleyen Çetin, şunları dile getirdi:

“Salgının başlamasından bu yana 2.5 ay zaman geçti ve dünyaya yayılmaya başladı. Eğer bu durum devam ederse dünya ekonomisine etki artacaktır. Şu anda bazı sektörlerde Çin'den karşılanamayan talepler Türkiye'ye dönmüştür. Çin’in dünyaya ihracatı elektronik, tekstil, giyim, metal, seramik-plastik ürünleri ağırlıklı. Bu sektörlerimize talep artmakta.  İhracatçılarımız bu yeni pazarlarda kendilerini göstermek ve kalıcı yer edinmek için çaba harcamalı. Bununla birlikte Çin dünyanın ve bizim tedarik merkezimiz. Bu nedenle bazı sektörlerde ara mal sıkıntısı ve fiyat artışı başlamıştır. Bizim geçen yıl Çin’den ithalatımız 18 milyar doların üzerinde, ihracatımız ise 2.5 milyar dolar. Çin'e ihracatta maden, mermer, gübre, fındık gibi kalemler önemli. Madencilik grubumuz bu nedenle sektörde sorun yaşanmaya başladığını yazmıştır. İthalatın elektronik, makina, kimya, kırtasiye, tekstilde ağırlıklı olduğunu görüyoruz. Bu ithalatın bir kısmı nihai ürün, bir kısmı ara maldır. Özellikle ara mal ithal eden sektörler sıkıntı yaşamaya başlamıştır. Turizmde Çin ve Asya ülkelerine Avrupa’dan seyahatler durmuştur. Salgının dünya turizm talebini azaltacak boyuta ulaşmadan durmasını temenni ediyoruz. Eğer bir iki ay içinde salgının yayılması kesilirse İngiltere ve Kuzey Avrupa’dan İspanya, Yunanistan ve Türkiye’ye talep artacaktır. Ancak eğer sorun devam ederse ve virüs yayılırsa dünya ekonomisi ve turizm talebi olumsuz yönde etkilenecektir. Umarız ki, dünya ticaretinde ve finans piyasalarında yaşanan sarsıntı geçici olur.”

“MERKEZ BANKASI GÜVEN YARATACAK DURUŞ ALMALI”

Dünya ekonomisinde daralma endişeleri ve İdlib sorununun Türkiye’yi etkilediğine işaret eden Çetin, Merkez Bankası’nın faiz indiriminde kırmızı bölgeye inmesine dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. Faiz, enflasyonun altına düşürüldüğünde dövizde hareket başladığına dikkat çeken Çetin, “Yabancı bankalarla swap işlemlerinin kısıtlanmasına rağmen yabancı sermaye çıkışı artmıştır. Tüketici güveni Şubat ayında tekrar düşmüştür ve hatta son yılların en düşük düzeyine inmiştir.  Sektörlerde ise hizmet sektöründe artışa karşılık, perakende ve inşaat güven endekslerinde düşüş olduğuna dikkat edilmelidir. Ekonomi yönetimi destekleme önlemleri üzerinde çalışmaktadır. Merkez Bankası da bu gelişmelere karşı güven yaratacak bir duruş almalıdır” diye konuştu.

“ESNAFIN MUTLU OLMADIĞINI GÖRÜYORUZ”

Her yıl sonunda ticaretin ve esnafın durumunu görmek için cadde esnafına dönük anket yaptıklarını hatırlatan Çetin, 2019 yılı anket sonuçlarını aldıklarını ve ilk bakışta 2019'da turizmdeki iyileşmeye rağmen esnafın mutlu olmadığını gördüklerini söyledi. Çetin, anket sonuçlarını önümüzdeki günlerde daha detaylı olarak paylaşacaklarını bildirdi.

İSTİHDAM KAYBINA DİKKAT ÇEKTİ

Turizmdeki mevsimlik işsizlik sorunu üzerinde duran Çetin, TUİK’e göre Kasım ayı işsiz sayısının 4 milyon 300 bine  gerilediğini, Ocak ayı itibarıyla İŞKUR’a kayıtlı işsiz sayısının ise 3 milyon 600 bin kişi olduğunu söyledi. “İŞKUR verilerine baktığımızda 10 bin inşaat mühendisi, 9 bin 500 makina mühendisi, 5 bin elektrik mühendisi gibi her meslekten insanın iş aradığını görüyoruz. İşsizlik ve geçim sorunları son zamanlarda acı olaylar yaşanmasına neden olmakta. Bunları konuşmalı ve çare aramalıyız” diyen Çetin, Kış aylarında turizmdeki işsizliğin Antalya’nın önemli bir sorunu olduğunu dile getirdi. SGK’ya kayıtlı 4a statüsünde çalışan sayısının 14 milyon olduğunu belirterek son aylarda sanayi, eğitim, sağlık, ticaret, yeme-içme sektörlerinde artış başlamasına rağmen toplamda halen düşüş görüldüğünü kaydeden Çetin, bu düşüşün turizm ve inşaat sektörlerinden kaynaklandığının altını çizdi. Eylül’den Kasım’a turizmde konaklamada 128 bin, acentalarda 8 bin 400 istihdam kaybı olduğuna işaret eden Çetin, “Perakende ticaretteki düşüş de turizmle bağlantılıdır. Konaklama sektörü kayıtlı istihdamın üçte birine yakınını kaybetmiştir. Toplamda 150 bine yakın kaybın turizm bağlantılı olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.

“KIŞ AYLARINDA İSTİHDAM DESTEĞİ SÖZÜ YERİNE GETİRİLMELİ”

Antalya'da Eylül ayındaki kayıtlı çalışan sayısının 675 binden Kasım’da 581 bine gerilediğine işaret eden Çetin, Antalya'da da 100 bine yakın mevsimlik istihdam azalmasının söz konusu olduğunu söyledi. Kış aylarındaki turizm işsizliğinin tümüyle kaldırılamasa da bu kadar istihdam düşüşü de olmaması gerektiğini belirten Çetin, geçmişte Kış aylarında istihdam desteği için verilen sözün yerine getirilmesi gerektiğini dile getirdi.

“DÜNYADA GİG EKONOMİSİ HIZLA YÜKSELİYOR”

Dünyada sabit işyeri olmadan, tam zamanlı kayıtlı olmadan iş yapma veya çalışma olarak isimlendirilen GİG ekonomisinin konuşulduğunu dile getiren Çetin, “Bu ekonomi hızla yükseliyor. Artık gençler günde 8 saat bir yerde oturmaya, 5-10 yıl aynı yerde kalmaya, aynı işi yapmaya razı değiller. Amerika’da 400 bin kişi UBER şoförü olmuş. Çoğunluğu ikinci iş olarak kısa süreli yapıyor. Dünyada bu ekonomi ve çalışma yöntemi hızla gelişiyor. Dolayısıyla buna hepimiz dikkat etmeliyiz” diye konuştu.

“DÜNYANIN NEREYE GİTTİĞİNİ GÖZDEN KAÇIRMAMALIYIZ”

Avrupa Birliği’nin Avrupa veri bilgi piyasası çalışmasını başlattığını açıklayan Çetin, dijital eğitim eylem planı ve 5G’den sonra 6G gibi konuları gündemlerine aldıklarına dikkat çekerek, Avrupa Birliği’nin bir projesinin de küresel yetenek veri havuzunu oluşturmak olduğunu söyledi. Bulut bilişim kullanan şirket oranında Türkiye’nin yüzde 10 civarında bir oranla Avrupa'da Bulgaristan ve Romanya ile yakın düzeyde olduğuna işaret eden Çetin, Amazon, Facebook gibi büyük şirketler, devletler, hatta kentlerin dünyanın uzun zamandır konuştuğu kripto para ve blockchain teknolojisi konusunda hamle yapacaklarını söyledi. “Bunlar oturup seyredilmemeli” diyen Çetin, dünyanın nereye gittiğinin gözden kaçırılmaması gerektiğine dikkat çekti. Çetin, meclis üyelerine komitelerin çalışmalarıyla ilgili de bilgiler verdi. HABER: YUSUF KATRAĞ