Şenliler destek istedi

Meslekte Birlik Grubu’ndan 12 – 13 Ekim tarihlerinde yapılacak olan TÜRMOB Genel Başkanlığı’na aday olan Yeminli Mali Müşavir Selahattin Şenliler, ASMO’yu ziyaret ederek destek istedi. “Biz mutlaka kamu otoritesiyle barışık olmak zorundayız” diyen Şenliler’e bazı uygulamaları hatırlatan ASMO Başkanı Emrullah Tayfun Çavdar, “Nasıl uzlaşacağız, barışık olacağız?” diye sordu.

12 – 13 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek olan Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) seçimlerinde Genel Başkanlığa Meslekte Birlik Grubu’ndan aday olan önceki dönem Disiplin Kurulu Üyesi Yeminli Mali Müşavir Selahattin Şenliler, 24’ncü oda ziyaretini Antalya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’na gerçekleştirdi. ASMO Başkanı Emrullah Tayfun Çavdar, yönetim kurulu üyeleri ve meslek mensuplarıyla görüşen Şenliler, seçimlerde kendisine oy istedi. Mesleğin ve meslektaşlarının sorunlarını yakından bildiğinin altını çizen Şenliler, kendisinin ve ekibinin yeterli tecrübeye sahip olduğunu söyledi.

“SORUNLARIN ÇÖZÜMÜ İÇİN HAZIRIZ”

Meslek mensuplarının sosyal haklarını korumak, özlük haklarını iyileştirmek ve iş aş alanlarını artırmak için gayret gösterdiklerini kaydeden Şenliler, “TÜRMOB’un asli görevi bu olmalıdır. Geçmişte güzel şeyler yapıldı ama yeterli değil. Daha iyi şeyler yapılabilirdi. Mesleğin problemlerini, meslektaşlarımızın sıkıntılarını çok iyi biliyorum. Başkan olursam, ben ve ekibim bu problemleri ve sıkıntıları çözeceğiz. Bundaki iddiamızın nedeni tecrübemizdir. Çözüm için kendimizi hazır hissediyoruz” dedi.   

“KAMU OTORİTESİYLE BARIŞIK OLMAK ZORUNDAYIZ”

“Bizim sicil amirimiz Maliye Bakanlığı. Biz mutlaka kamu otoritesiyle barışık olmak zorundayız” diyen Şenliler, “Demokrasi, hukuk, insan hakları, temel hak ve hürriyetler, mesleğin özgünlüğü ve bağımsızlığı gibi konularda, toplumsal muhalefet dediğimiz demokrasinin temel ilkelerine katkı sağlama amacıyla TÜRMOB olarak bizim söyleyeceklerimiz elbette ki olacak. Sivil toplum örgütü olarak bunlardan geri durmayacağız. Eğitimli toplumun önemli bir kısmını temsil ediyoruz. Elbette ki toplumsal, siyasi, ülke yönetimine ilişkin düşüncelerimizi dile getireceğiz, toplumsal muhalefet görevini yapacağız ama bunu yaparken birinci önceliğimiz meslektaşlarımızın hak ve hukukunu, özlük haklarını korumak, iş ve ekmek alanını muhafaza etmek olmalıdır” ifadelerini kullandı.

“TAHSİLAT MESELESİ TEMEL SORUNUMUZ”

Meslek mensuplarının temel sorununun başında tahsilat meselesi geldiğini vurgulayan Şenliler, “Bu sorun biraz da kendi yapımızdan kaynaklanıyor. Parasını alamadığımız mükellefin işini bıraktığımız anda kendiliğinden çözülecektir” diye konuştu.

“HAKSIZ REKABET MESLEĞİN SAYGINLIĞINA ZARAR VERİYOR”

Haksız rekabet konusuna da değinen Şenliler, “Mesleğe yeni giren birisi, borç harç bir büro açıyor ve başlıyor mükellef beklemeye. Ülkedeki iş sahaları muhasebeci, mali müşavir sayısına göre gelişmiyor. Dolayısıyla haksız rekabet dediğimiz şey ortaya çıkıyor. İş 300 liraya tutulan defteri ben 100 liraya tutarım, 1000 liralık işi 200 liraya yaparım noktasına geliyor. Ücrette taviz vermek mesleğin saygınlığına da ciddi olarak zarar veriyor” dedi. Şenliler, haksız rekabetin mesleğe girişleri sınırlandırarak çözülebileceğini vurguladı.

NİSPİ TEMSİLE TEPKİ

Kendisinin de sınavla yeminli olduğunu hatırlatarak, sınavla yeminli mali müşavir olanlarla, bürokrasiden gelenlerin bakış açılarının farklı olduğunun altını çizen Şenliler, “Bu mesleğimizin handikaplarından birisi. Merkez denetim elemanlığından yeminli olanlar ile serbest muhasebeci mali müşavirlerin disiplin dosyalarına yaklaşımı farklı. Ben olayım, olmamayım hiç önemli değil. TÜRMOB organları, tabandaki 100 bin kişinin, 5’e 4 dediğimiz anti demokratik yapıdaki 4 ile temsil edilen ana kitlenin sorunlarını iyi bilenlerden olmalı” diyerek nispi temsil sistemine tepki gösterdi. 

“MALİ TATİL KAĞIT ÜZERİNDE”

Mali tatilin kağıt üzerinde kaldığını ve meslektaşlarının tatil yapamadığını kaydeden Şenliler, adli tatille karşılaştırma yaptı. Mali tatilin hayat bulması için Haziran ile Temmuz veya Temmuz ile Ağustos beyannamelerinin birleştirilmesi gerektiğini dile getiren Şenliler, “Mali tatil kanunen var ama fiilen uygulanması mümkün değil. Sembolik” açıklamasında bulundu.

“MESLEĞİ TEMSİL EDECEKLER İÇİNİZDEN BİRİSİ OLSUN”

“Çağdaş Gruptan, Meslekte Birlikten veya başka bir gruptan olun ortak paydamız meslek” diyen Şenliler, “Mesleği temsil edeceklerin mutlaka kendi içinizden, kendi kategorinizden, kendi statünüzden olması temel ilkeniz olsun. Sıfırdan, tabandan gelen birisini seçin. Derdinizi bileceklerin oraya gitmesini önceleyin, öngörün ve ısrarcısı olun. Esas olan mesleğimiz. Hepimiz evimize helal ekmek aş götürmek için uğraşıyoruz. Sınavla yeminli olmuş, içinizden gelen bir arkadaşınız olarak bir yola çıktık. Mesleği geliştirmek için çabalıyoruz. 105 bin meslek mensubunun tamamının problemlerini, sorunlarını, dertlerini kendi problemlerimiz, derdimiz gibi içselleştirdik. Bütün arkadaşlarımızın sesi, soluğu olacağız. Bizim bir yüzümüz SMM’ye dönüktür. Biz bürokrasiden gelmiş yeminli değiliz. Başaracağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullanarak destek istedi.

“NASIL BARIŞIK OLACAĞIZ?”

Şenliler’in “Kamu otoritesiyle barışık olmak zorundayız” sözüne dikkat çeken ASMO Başkanı Emrullah Tayfun Çavdar ise, “Biz kamu otoritesiyle barışık olmak, sonuna kadar onlarla uzlaşıyı aramak istiyoruz ama bugüne kadar yapılan uygulamalar ve getirilen kararlar ne yazık ki böyle değil. Biz elimize pankart alıp sokağa çıkmak istemiyoruz. Sokak en son çaredir. Demokrasinin olmazsa olmazı uzlaşı kültürüdür. Şuandaki kamu otoritesi ben yaptım oldu düşüncesiyle hareket ediyor” diyerek poşet beyannamesini hatırlattı. Poşet beyannamesi konusunda kimsenin kendilerine bir şey sormadığını vurgulayan Çavdar, “Meslek örgütünü ciddiye alarak sormadan, hiçbir fikrimiz alınmadan bunu bize yüklediler” diyerek “Barışmak, uzlaşmak istiyoruz ama nasıl uzlaşacağız, barışık olacağız?” sorusunu yöneltti. “Bir kanun çıkarmak istiyorlar. Önce TÜRMOB’a oradan odalara geliyor ve 2 gün süre verilerek görüş, öneri isteniyor. Hangi arada toplanıp da 2 günde arkadaşlarımızın görüş ve önerilerini alacağız? Hepimizin işi gücü var” diyerek 2018 yılı Mayıs ayında yayınlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesini hatırlatan Çavdar, bütün vakıf, oda ve derneklerin Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kurulu’na bağlandığına işaret etti. Kararnameyle incelenecek odanın yönetim kurulunun delilleri karartacağına yönelik bir şey hissedilirse yerine kayyum atanabileceğine dikkat çeken Çavdar, “Böyle bir kararnameyle bu odaları yönetmeye nasıl talip olacağız? Nispi aidatı da durdurdular” diye konuştu.

“SÖYLEDİKLERİNİZ DOĞRU”

Çavdar’ın haklı olduğunu kaydeden Şenliler ise, “Haklısınız. Size katılıyorum. Söyledikleriniz son derece doğru. Uzlaşma karşılıklıdır. Dayatma olmamalı. Birinin dayatması uzlaşma olmaz ama uzlaşma için yılmamak gerekiyor. Ne kadar baraj koyarlarsa koysunlar, sınırlama getirirlerse getirsinler, meslek adına mücadeleyi yapmak durumdayız” şeklinde cevap verdi.

KİTAP HEDİYE ETTİ

Ziyaretin sonunda Şenliler, kendisinin kaleme aldığı “Mamak Cezaevi Günlüğü” isimli kitabını imzalayarak Çavdar’a hediye etti. HABER: YUSUF KATRAĞ