“Toplanma alanlarında üçüncüyüz”

Kişi başı toplanma alanı standardının 2.5 metrekare olduğunu belirten Antalya AFAD Planlama ve Zarar Azaltma Şubesi Çevre Mühendisi Ali Uğuz, “Antalya olarak metrekare nüfus bazında toplanma alanı belirlemede Türkiye’de üçüncüyüz” dedi. Uğuz, bu orana ulaşılamayan ilçeler olduğunu da bildirdi.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Antalya Şubesi üyelerine bir sunum gerçekleştiren Antalya AFAD Planlama ve Zarar Azaltma Şubesi Çevre Mühendisi Ali Uğuz, kentteki acil toplanma alanlarıyla ilgili önemli bilgiler verdi. Vatandaşların herhangi bir afet anında nerelerde toplanacağını gösteren toplanma alanlarının belirlendiğini ve e-devlet üzerinden bu alanların görülebildiğini belirten Uğuz, Antalya’nın afet toplanma alanlarını belirlemede ve kişi başına düşen alan miktarında üçüncü olduğunu bildirdi. Park, otopark, boş arazi, pazar yeri gibi yerlerin toplanma alanı olarak belirlenebildiğini söyleyen Uğuz, yerleşik alan içerisinde doluluk, boşluk dengesi yitirildiği ve yoğun yapılaşmış alanlarda kentsel boşluk oranları azaldığı için bazı mahallelerde toplanma alanı bulamadıklarını ve en yakın yeri onlara toplanma alanı olarak belirlediklerini kaydetti.

“TOPLANMA ALANINDA EN FAZLA 1 GÜN KALINIR”

Toplanma alanlarıyla barınma alanlarının karıştırılmaması gerektiğinin altını çizen Uğuz, toplanma alanlarının aylarca yaşanılan değil, barınma alanına gidilinceye kadar en fazla 1 gün kalınabilecek, olay olduktan sonra halkın ilk buluşacağı bekleme yerleri olduğunu söyledi. “Toplanma alanları, afet sonrasında insanlara kendilerini güvende hissedebilecekleri bir alanda bulunmaları, yaşadıkları büyük şoku atlatabilmeleri, yakınları ile bir araya gelebilmeleri ya da haberleşebilmelerine imkan yaratan hayati öneme sahip alanlardır” diyen Uğuz, “Afet gerçekleştikten sonraki ilk 12- 24 saatlik zaman dilimi, afete maruz kalan insanların ihtiyaç duyacağı güvenli toplanma alanlarına erişimi, sağlıklı bilgiye ulaşımı, yerel düzeydeki yetkililerin bilgilendirme yapması, olası kargaşaların önüne geçilmesi bakımından en fazla öneme sahip olan zaman dilimidir” ifadelerini kullandı.

“MÜMKÜN OLDUĞUNCA DÜZ YERLERDİR”

Toplanma alanlarının nasıl ve neye göre belirlendiği konusunda bilgi aktaran Uğuz, “En başta nüfus yoğunluğu geliyor. Ulaşılabilirliğin ve tahliye kolaylığının olması gerekiyor. Mümkün olduğunca engelli ve yaşlıların ulaşılabilirliğine uygun olmalı. Yangın, su taşkını, tsunami, altyapı ve benzeri gibi ikincil tehlikeler ile deniz, akarsu kenarları, sıvılaşmadan etkilenmeyecek ve fay hatlarından uzak yerler olmalı. Mümkün olduğunca engebesiz, düz araziler seçilmeli. Konut alanlarına yakın ancak, yapısal ve yapısal olmayan unsurlardan etkilenmemeli. Elektrik, su, tuvalet gibi temel ihtiyaçlar ve benzeri unsurların karşılanabileceği yapılara yakın olmalı” diyerek tsunami riskinden dolayı bir sahilin toplanma alanı olarak belirlenemeyeceğine dikkat çekti. Uğuz, park, otopark, boş arazi, pazar yeri gibi yerlerin toplanma alanı olarak belirlenebildiğini söyledi.

“ANTALYA’DAKİ TOPLANMA ALANLARI BELLİ”

Antalya’daki belediyelerden nüfusun yoğun olduğu alanlarda toplanma alanlarının belirlenmesini istediklerini belirten Uğuz, “Biz belediyelerimizden şuan için eski köylerimizde toplanma alanlarının belirlenmesini istemedik. Sadece pilot olsun diye Alanya Belediyesi’nden istedik. Eski beldelerde ve nüfusu yoğun olan mahallelerde belirlenmesini istedik” dedi. Belediyelere toplanma alanı belirlenirken nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda bilgi verdiklerini aktaran Uğuz, hepsini denetleyemeseler bile kendilerine bildirilen toplanma alanlarından uygun olmayanların değiştirildiğini belirtti. Bundan sonraki süreçte yapacakları denetimlerle toplanma alanlarının hepsinin inceleneceğini kaydeden Uğuz, şartlara uymayanların değiştirileceğini söyledi.

“BAZI MAHALLELERDE TOPLANMA ALANI BULAMADIK”

Kentsel yerleşmelerde afetlere karşı kırılgan kılan en önemli hususlardan birinin yerleşik alan içerisindeki doluluk, boşluk dengesinin yitirilmesi ve yoğun yapılaşmış alanlarda kentsel boşluk oranlarının azalması olduğunu belirten Uğuz, merkez ilçeler olmak üzere birçok ilçede bu sorunun yaşandığını kaydetti. Belediyelerden nüfus yoğunluğuna göre her mahalleden toplanma alanı istediklerini bildiren Uğuz, “Bazı mahallelerimizde bulamadık. En yakın yeri onlara toplanma alanı olarak belirledik” diye konuştu.

“ANTALYA’DA 967 TOPLANMA ALANI VAR”

7 Temmuz 2018 tarihinde Bakanlıktan gelen yazıyla belediyeler tarafından toplanma alanlarının belirlenmesi ve Afet Yönetim Destek Sistemi’ne (AYDES) girişinin yapılmasının istendiğini ve e-devlet üzerinden halkın erişimine açılacağının bildirildiğini belirten Uğuz, “O tarihten itibaren başlayarak hazırlıklarımızı yaptık ve verileri AYDES’e girdik. İlimizdeki 19 ilçede bizim koordinasyonumuzda ilçe belediyeleri tarafından toplam 967 adet toplanma alanı belirlendi ve AYDES’e girildi. Bütün veriler yılbaşına yakın bir zamanda halkımızın erişimine açıldı. Yılbaşından itibaren halkımız e-devlet üzerinden kendilerine en yakın toplanma alanını görebiliyor” dedi. Toplanma alanlarına e-devlet üzerinden nasıl ulaşıldığını da uygulamalı olarak gösteren Uğuz, herkesin bulunduğu yere en yakın toplanma alanına e-devlet üzerinden bakması gerektiğini sözlerine ekledi.

“1200 TOPLANMA ALANI DEĞERLENDİRİLİYOR”

Uğuz, Antalya’daki 967 toplanma alanının dağılımı ise şöyle açıkladı:

“Akseki 11, Aksu 33, Alanya 168, Demre 13, Döşemealtı 143, Elmalı 16, Finike 14, Gazipaşa 15, Gündoğmuş 3, İbradı 14, Kaş 8, Kemer 16, Kepez 31, Konyaaltı 82, Korkuteli 13, Kumluca 20, Manavgat 80, Muratpaşa 235, Serik 49” Kepez ilçesinde çalışmaların sürdüğünü bildiren Uğuz, yakın zamanda bu ilçede de 100’ün üzerine çıkılacağını belirtti. Taslak olarak ellerinde 1200 toplanma alanı bulunduğunu kaydeden Uğuz, olabilir veya olamaz şeklinde bunları değerlendireceklerini söyledi.

“STANDARDI KİŞİ BAŞI 2.5 METREKARE”

Toplanma alanlarının kişi başına metrekaresinin en az 2.5 metrekare olması gerektiğini belirten Uğuz, “Bunu karşılamayan belediyelerle çalışma yapmaya devam ediyoruz. Kepez ve Demre gibi bazı belediyelerimizle tekrar yazışma yaptık. Buraları da 2.5 metrekarelik standarda çıkarmayı planlıyoruz. Antalya olarak metrekare nüfus bazında toplanma alanı belirlemede Türkiye’de üçüncüyüz” ifadelerini kullandı.

“NE YAPMALIYIZ?”

Son olarak halkın ne yapması gerektiğiyle ilgili bilgi veren Uğuz, “Afet sonrasında uzman ekip gelene kadar can ve mal kaybını en aza indirmek ve yardım edebilme becerisini kazanabilmek için temel afet bilinci eğitimlerine katılmalıyız. Afet öncesi hazırlıkların neler olduğunu, afet sırası ve sonrasında ne yapılacağı hakkında bilgi edinmeliyiz. Sağlık Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kurumlardan ilk yardım eğitimi almalıyız. Acil durum telefonlarını öğrenmeliyiz. Antalya’da bildiğiniz gibi 112” diye konuştu. HABER: YUSUF KATRAĞ