Bugün 24 Kasım 2024 Pazar
  • Antalya10 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3005.985
    %0
  • Dolar
    34.5383
    %0
  • Euro
    35.9979
    %0
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“28 Şubat’ın mağdurlarını görün”
25 Şubat 2021 Perşembe 16:54

“28 Şubat’ın mağdurlarını görün”

28 Şubat’ın 24’ncü yıldönümü nedeniyle açıklama yapan Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Antalya Kadın Kolları Başkanı Zehra Atalay, dönemin mağdurlarının görülerek haklarının ödenmesini istedi. Atalay, “28 Şubat’ın hayatlarından çok şey çaldığı, zarar ve kayıp

28 Şubat’ın 24’ncü yıldönümü nedeniyle açıklama yapan Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Antalya Kadın Kolları Başkanı Zehra Atalay, dönemin mağdurlarının görülerek haklarının ödenmesini istedi. Atalay, “28 Şubat’ın hayatlarından çok şey çaldığı, zarar ve kayıplar ürettiği insanların hukukunu ihya, itibarlarını ibra etmek noktasında sorumluk vaktidir” diye konuştu.

 

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu dün 81 ilde eş zamanlı basın açıklaması gerçekleştirerek 28 Şubat’a dikkat çekti. Antalya’daki açıklama Memur-Sen il binasında Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Antalya Kadın Komisyonu Başkanı Zehra Atalay tarafından gerçekleştirildi. Millet iradesi ve egemenliğinin, çoğunluğu kadın olmak üzere, kamu görevlilerinin emeğinin, ekmeğinin, hak ve özgürlüğün gasp edildiği 28 Şubat’ın üzerinden 24 yıl geçtiğini söyleyen Atalay, “Post modern olarak tesmiye 28 Şubat askeri müdahalesi, o meşum Milli Güvenlik Kurulu toplantısının tarihiyle anılsa da, 90’lı yılların başında başlamış bir vesayet sürecidir” dedi.

 

“DEĞERLER ÜZERİNDE TAHRİBAT GERÇEKLEŞTİRİLDİ”

28 Şubat’ın millete bakan yönüyle vahşi bir toplum mühendisliğinin, devlete bakan yönüyle de ülke varlığını talan etme yolsuzluğunun adı olduğunu söyleyen Atalay, şunları dile getirdi:

“Milletin içinden çıkan inançlı kadroların iktidara gelmesini hazmedemeyenlerin şuursuz intikam hırsıyla, 6 milyon kişi hukuksuz fişlemelerle sakıncalı ilan edildi. Binlercesi haksız soruşturma ve kovuşturmalarla mahkum edildi. Öğrenciler okullarından, kamu görevlileri memuriyetten, işçiler işlerinden ihraç edildi. Şirketler, yeşil sermaye kumpasıyla ekmeklerinden edildi. Sivil toplum kuruluşları kapatıldı. Yöneticileri hapse atıldı. Ancak asıl tahribat, değerler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Milletimizin bin yıllık medeniyet değerlerinden koparılması ve nesillerin köklerinden habersiz yetiştirilmesi için düşmanca tutum takınılmış ve hak, hukuk, adalet gibi kavramların ayaklar altına alındığı uygulamalara imza atılmıştır.”

 

“HADLERİ BİLDİRİLDİ”

Millete ayar vermek isteyenlere gerçek ayarı, milletin verdiğini vurgulayan Atalay, “7 yıl içinde darbecilere hadleri bildirildi. Türkiye’de bir ilk olarak darbecilere ve vesayetçilere yargı eliyle yaptıklarının hesabı soruldu. 21’i müebbet hapisle cezalandırıldı. Tedricen de olsa, vesayet düzeni ve düzenlemeleri bütün yasaklarla birlikte ortadan kaldırıldı” diye konuştu.

 

“DÜZENLEMELER DEĞERLİ AMA YETERLİ DEĞİL”

Sivil toplumun mücadelesi, kamu otoritesinin gayretiyle ihraç edilenlerin, istifaya zorlananların göreve yeniden başlamalarına, ihraç edilen kamu görevlilerinin açıkta geçirdikleri sürelerin çalışılmış sayılmasına, kazanılmış hak aylığında ve emekli müktesebinde değerlendirilmesine yönelik düzenlemeler yapıldığını hatırlatan Atalay, “Kadın çalışanların başörtülü olarak görev yapmalarına, kız öğrencilerin eğitimin tüm safhalarında okula başörtüsüyle gidebilmelerine yönelik düzenlemeler yapıldı. Memur-Sen olarak bu çalışmaları değerli buluyor, takdir ediyoruz. Fakat yeterli görmüyoruz. Güne ve yarına dair sorunlar giderildi, ancak geçmişteki kayıplar telafi, zararlar tazmin edilmedi.  Brifingli yargının neden olduğu mağduriyetler, tam olarak giderilmedi” dedi.

img_20210224_110255.jpg

“MAĞDURLAR GÖRÜLMELİ, İTİBARLARI İADE EDİLMELİ”

“28 Şubat mağdurlarının haklarını tahkim, hukukunu tanzim ve zararlarını tazmin etme iradesi; adaletin, aklın, inancın ve ahlakın gereğidir. Bu irade, 28 Şubat’ın faillerini mahkum etme iradesinden daha az önemli değildir” diyen Atalay, sözlerine şöyle devam etti:

“Bizim inancımız ve irfanımız ‘Adalet, mülkün temelidir’  bakışıyla hareket eder. Bu bakış açısıyla doğru olan; adaletsizliğin maliyetine katlanmak değil, adaletin maliyetini karşılamaktır. Yapılması gereken ve beklenen, mağdurların, mağduriyetlerinin görülmesi, itibarlarının iade edilmesi ve zararlarının tazmin edilmesidir. Bütün bunları yapmanın yolu da belli. Mağdurları dinlemek, fırsatları tespit etmek, kayıplarını ve zararlarını telafi ve tazmine yönelik, ortak akıl süreçlerini işletmek.”

 

“HERKESİN HAKKININ VERİLMESİ GEREKTİĞİNE İNANIYORUZ”

Bir tek kişi dahi dışarıda kalmaksızın herkesin hakkının tastamam verilmesi için en yüksek düzeyde çabanın ve hassasiyetin gösterilmesi gerektiğine inandıklarının altını çizen Atalay, “Bu hassasiyeti göstermek; mazlum ve mağdurlara karşı borcumuz, tarihe ve geleceğe karşı ortak sorumluluğumuzdur” açıklamasında bulundu.

 

ÖNERİ VE TALEPLERİNİ SIRALADI

Memur-Sen Kadınlar Komisyonu olarak öneri ve taleplerini de paylaşan Atalay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Vesayet dönemindeki haksız ve hukuksuz cezaların affedilmesi yerine yok hükmünde kabul edilmesine dair düzenleme yapılmalı. Mağdurların haklı oldukları, özgürlüklerinin ve onurlarının ihlal edildiği ortaya konulmalı, hukuki kapsamda iade-i itibar verilmeli. Haklarında verilen idari kararlar ile idari yargı kararlarına yönelik hukuki yollara başvuru nedeniyle yapılan giderler, ödenen ücretler güncellenmek suretiyle ilgililere ödenmeli. Adli, idari soruşturma ve kovuşturmalarla taciz edilmeleri dolayısıyla mağdurlara manevi tazminat ödenmeli. Eğitim hakkından mahrum edilenlerin maddi ve manevi zararlarını belirlemeye yönelik komisyon oluşturulmalı. Belirlenecek kişilere vesayet tazminatı ödenmeli. Dönem soruşturmalarıyla başörtüsü başta olmak üzere inanca dair hassasiyetleri nedeniyle devlet memurluğundan çıkarılanların açıkta geçen sürelere ilişkin maaşları, ücretleri, diğer mali ve sosyal hakları kendilerine emsalleri esas alınarak hesaplanmalı ve güncelleme yapılarak ödenmeli ve zararları karşılanmalı. Mağdurların zararlarının karşılanmasına yönelik kamu bütçesinden karşılanan tutarlar, 28 Şubat darbesinin asli ve fer’i iştirakçilerine rücu edilmeli ve millet adına kendilerinden tahsil edilmeli. Söz konusu dönemde eğitim hakları gasp edilenlerin kamuda istihdamlarını sağlamak için durumlarına ve mezuniyetlerine uygun kadrolar ihdas edilmeli. Görevlerine son verilmesine, devlet memurluğundan çıkarılmalarına bağlı olarak farklı sosyal güvenlik kurumlarıyla ilişkilenerek emekli olmak durumunda kalanların emekli ikramiyesiyle emekli maaş kayıpları hesaplanmalı ve ödenmeli, emekliliklerine ilişkin hukuki konumları düzeltilmeli. Af, göreve dönüş veya sosyal güvenlik primlerinin ödenmesi ve iadesi gibi iş ve işlemlerle ilgili olarak hak düşürücü süre veya zaman aşımı süresi uygulanmamalı, söz konusu iş ve işlemler ilgililerin başvurusuna ihtiyaç olmaksızın doğrudan tesis edilmeli. Sivil toplum örgütlerinin de paydaşı olduğu bir kurul veya komisyon kurulmalı.”

 

“YETKİLİ VE İLGİLİLERİ SORUMLULUK ALMAYA ÇAĞIRIYORUZ”

28 Şubat’ın hayatlarından çok şey çaldığı, zarar ve kayıplar ürettiği insanların hukukunu ihya, itibarlarını ibra etmek noktasında sorumluk vakti olduğunu dile getiren Atalay, “28 Şubat zihniyetinin tarihin çöp sepetinde gerçek anlamda yerini alması sadece faillerinin mahkum edilmesiyle değil mağduriyetlerin telafisi, zararlarının tazminiyle mümkün olabilir.  28 Şubat’ın bin yıl süreceği iddiasında bulunanların heveslerini kursaklarında bırakan millet iradesi ve inancı; mağdurların hukukunu koruyan, haklarını sağlayan, zararlarını karşılayan iradeyi de kayda ve hayata geçirecektir. Bu iradenin tesisi ve teşkilinde yetkili ve ilgili herkesi sorumluluk almaya çağırıyoruz” ifadelerini kullandı. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 1830 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim