Alp: “Ekmezsek açız”
Girdi maliyetlerinin artmasından ve ürünlerin para etmemesinden dolayı çiftçilerin üretim yapamaz duruma geldiğine dikkat çeken Muratpaşa Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, özellikle tarımda ithalatın çözüm olmadığının altını çizerek, “Ekmezsek açız. Hem üretici hem de tüketici aç demektir” şeklinde konuştu. Alp, çiftçinin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Muratpaşa Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın tarıma etkileri ve ülkedeki üreticilerin durumu hakkında değerlendirmelerde bulundu. Savaşın olumsuz etkilerine işaret ederek, tarımın Türkiye için önemine dikkat çeken Alp, savaştan dolayı ürünlerin fiyatının düştüğünü belirtti. İthalatın çözüm olmadığına işaret ederek yeniden kendi kendine yeten ülke olabilmesi için Türkiye’nin tarımsal üretimini artırması gerektiğini kaydeden Alp, yüksek girdi maliyetleri karşısında üreticilerin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Fiyatı çok yükselmesinden dolayı üreticilerin yeteri kadar gübre kullanamadıklarına da işaret eden Alp, bundan dolayı rekolte düşüklüğü beklendiğini de açıkladı.
“SAVAŞTAN EN ÇOK TÜRKİYE ETKİLENDİ”
Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın siyasi ve ekonomik açıdan en fazla Türkiye’yi etkilediğine dikkat çeken Alp, “Bu durum önümüzdeki günlerde Türkiye açısından bir felaket etkisi yaratır. Söz konusu gerilimin Türkiye'yi tarımsal alanda olumsuz etkilediği açık” dedi.
“SAVAŞ BAŞLADI FİYATLAR DÜŞTÜ”
Rusya-Ukrayna savaşından dolayı tarım ürünleri fiyatlarının düştüğünü belirten Alp, “Savaş başladı fiyatlar düştü. Domatesin fiyatı 12 liradan 5 liraya geriledi. Kaliforniya biberinin maliyeti çok yüksek olmasına rağmen fiyat düştüğü için çiftçinin toplamaya eli varmıyor. 23 liradan 7-10 lira arasına geriledi. Bunun nasıl sürdürülebileceğine dönüp bakmak lazım” açıklamasında bulundu.
“ÜRÜNÜ YETİŞTİĞİ ZAMAN BEKLETEMEYİZ”
Çiftçinin ürettiği malın dayanıklı tüketim malı olmadığının altını çizen Alp, “Mahsulün toplanıp tüketiciye ulaşması lazım, yoksa çürür. Ürün yetiştiği zaman bekletemeyiz. Kesinlikle tüketiciye ürünü iletmek zorundayız. Günü geldiğinde, olgunlaştığında toplayıp arz etmek zorunda olduğumuz ürünlerdir. İhracat ve iç piyasaya ürünü vermek zorundayız. Normal oluşumundan 3 gün veya bilemediniz 5 gün bekletebilirsiniz. Daha fazla bekletme şansınız yok. Salatalığı örnek verecek olursak, biz salatalığı gün aşırı toplarız. 3’ncü gün topladığınızda pazar payı olmaz, satamazsınız. Alıcı bulmaz, gözü okşamaz. Kabak da aynı” diye konuştu.
“GİRDİLERİ HESAPLADIĞINIZDA ÇİFTÇİ ZARAR EDİYOR”
Tarımdaki girdilerin yüksekliğine dikkat çeken Alp, girdiler 4- 5 kat arttı. Sıvı gübrelere, katkılı gübrelere hiçbir indirim gelmedi. Gübrenin fiyatı 6 ayda yüzde 500-600 arttı. Çiftçinin elektriğinde zam değil, indirime gidilmesi lazım. 1 dönüm domatesin maliyeti 6-7 ay önce 45-50 bin lira iken, şimdi daha fazla. Fidanın tanesi şuanda 8-10 lira arasında. Böyle giderse yayla seracıları seralarını nasıl ekecek? Şu anda domates halde 5 ila 7 lira arasında satılıyor. Girdilere bakın içinden çıkamazsınız. Girdi fiyatlarını alt alta sıraladığınızda işin içinden çıkmak çok zor. Komple hepsi zarar” açıklamasında bulundu.
“REKOLTE DÜŞÜKLÜĞÜ YAŞANACAK”
Özellikle gübre fiyatlarının çok artmasından dolayı üreticilerin gübre kullanmakta zorlandıklarının altını çizen Alp, “Çiftçi ektiği buğdaya gübre atamadı. Bundan dolayı maalesef rekolte olmadı. Bu gelecekte ithal edilecek anlamına geliyor. Bu meyve ve sebzede de böyle. Domateste ve diğer sebzede de rekolte düşüklüğü olacak. Önümüzdeki günlerde onu da öngörüyoruz” dedi.
“NEREYE KADAR İTHAL EDECEĞİZ? TARIMCILAR DESTEKLENMELİ”
Tarımın desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Alp, “Ülkemizdeki 90 milyon insanı beslememiz lazım. Ekmezsek açız. Hem üretici hem de tüketici aç demektir. Tarımcıların desteklenmesi lazım. Tüketici, hükümet herkes desteklemeli. Çiftçi yetiştirmediği sürece hangi para ile ne kadar ithal edilecek? Biz kendi kendine yeten ülke iken, yiten ülke haline geldik. Geriye dönüp baktığınızda Türkiye, kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydi. Şimdi ithal, nereye kadar ithal edeceğiz? İthal çözüm değil. Özellikle tarımda” ifadelerini kullandı.
“DESTEKLENİRSEK EKONOMİYE BÜYÜK KATKIDA BULUNURUZ”
Çiftçinin desteklenmesi halinde Türkiye’nin yeniden tarımda kendi kendine yeten bir ülke olacağına işaret eden Alp, “Bizim girdilerimize katkı yapılsın, mazotu ÖTV’siz alalım, biz 90 milyonu beslediğimiz gibi ülkemizin ekonomisine de büyük katkı yaparız. Bu kadar açık ve net. Yeter ki bize yetki ve destek versinler. Biz ülkemizi omuzlar götürürüz” dedi.
“ANTALYA’DA YETİŞMEYEN HİÇBİR ŞEY YOK”
Son olarak Antalya’nın tarımsal özelliğine değinen Alp, “Antalyamız, güneşi, havası, iklimiyle her şeyin yetiştirilebildiği bir yer. Tropikal bitkiler de dahil olmak üzere tarım üzerine yetişmeyen hiçbir şey yok. Bunun değerini bilmeliyiz. Biz yeter ki destek görelim, gereğini yaparız. Yeter ki devlet babadan büyük bir destek gelsin” ifadelerini kullandı. HABER: YUSUF KATRAĞ
- Erbaş, Hacı Bayram Veli Camii’nde teravih namazı kıldırdı
- Otomobilin yan yattığı kaza anı kameraya yansıdı
- Samsun'da trafik kazası: 3 yaralı
- ABD'de düzenlenen yarışmada dünya 2.'si oldu
- 1
- 2
- 3
- 4
- 5
- 6
- 7
- 8
- Müezzin ve cemaati camiye sokmayan eli bıçaklı şahıs tutuklandı
- Rus turist fırtınanın oluşturduğu dev dalgalar arasında denize girdi, ceket giyenlere güldü
- Isparta’da iki otomobil çarpıştı: 7 yaralı
- Antalya’da hortum seraları vurdu
- Alanya’da tarihi geçmiş bebek maması satan zincir market şubesi mühürlendi
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim