“Antalya’nın kent için risk alan isimlere ihtiyacı var”
Partilerin milletvekili aday listeleri üzerinden eleştirilerde bulunan Antalya siyasetinin unutulmaz isimlerinden Av. Nizamettin Sağır, “Türkiye uzun zamandır yeni siyasetçi yetiştirmiyor” dedi. Antalya’nın kent için risk alan isimlere ihtiyacı olduğunu vurgulayan Sağır, kentin 21 yıldır üvey evlat muamelesi gördüğünü söyledi.
Tüm Türkiye 14 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve 28. dönem milletvekilliği genel seçimlerine odaklanırken, Pazar günü ortaya çıkan partilerin milletvekili aday listeleri tartışma konusu oldu. Antalya’da da partilerin milletvekilliğine aday gösterdiği isimler tek tek mercek altına alınırken, kent siyasetinin unutulmaz isimlerinden Av. Nizamettin Sağır önemli değerlendirmelerde bulundu. 60 yıllık hayatının yaklaşık 40 yılını Milliyetçi Hareket Partisi’nin her kademesinde görev alarak geçiren, MHP’den ayrıldıktan sonra İYİ Parti’nin kuruluşunda yer alarak Antalya İl Başkanlığı görevinde bulunan ve akabinde aktif siyaseti tamamen bırakan Sağır, seçim sürecindeki gözlemlerini gazetemizle paylaştı. Aktif siyasete dönmeyi düşünmediğini bildiren Sağır, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye’de demokrasi ve siyaseti öldürdüğünü ifade etti. “Parlamenter sisteme dönülmedikçe Türkiye’de siyaset yapılmaz” diyen Sağır, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine oy vermeyeceğini bildirdi. Milletvekili aday listeleri üzerinden eleştirilerde bulunan Sağır, Türkiye’de yeni siyasetçilerin yetişmediğini söyledi. Seçilebilecek sıralarda yer alan eski isimlere dikkat çeken Sağır, Antalya’nın kent için risk alan isimlere ihtiyacı olduğunun altını çizdi.
“TÜRKİYE YENİ SİYASETÇİ YETİŞTİRMİYOR”
Partilerin Antalya milletvekili aday listelerini değerlendiren Sağır, “Maalesef Türkiye uzun zamandır yeni siyasetçi yetiştirmiyor. Bunu Cumhur İttifakı’nın milletvekili aday listesinde açıkça görüyoruz. Seçilebilecek sıralarda yine aynı isimler var. Yine Mevlüt Çavuşoğlu, Mustafa Köse, Atay Uslu, Kemal Çelik. AK Parti listesine baktığınızda Antalya’da yeni bir siyaset aktörü görünmüyor. MHP’nin Antalya’dan bir milletvekili vardı, seçilebilecek yerden gösterilen yine aynı isim. İYİ Parti’de bir temayül yoklaması yapıldı ama nasıl olduysa bu partinin kuruluşunda hiç olmayan isimler ilginç bir şekilde listede yer aldılar. Orada da bir sıkıntı var. CHP’nin listesinde de bir yenilik varmış gibi görünüyor ama ilk sıradaki Sururi Çorabatır CHP ile ilgisi olan biri değil bildiğim kadarıyla. Siyasetle de ilgili olmayan birisi. Yeni bir aktör. İnşallah başarılı olur” şeklinde konuştu.
“ANTALYA’YA SAHİP ÇIKAN YÜZLERE İHTİYACIMIZ VAR, 21 YILDIR ANTALYA ÜVEY EVLAT MUAMELESİ GÖRÜYOR”
Antalya’nın kente sahip çıkan yüzlere ihtiyacı olduğunu dile getiren Sağır, şunları söyledi:
“Antalya için risk alan insanlara ihtiyacımız var. Maalesef mevcut siyasi aktörlerimiz Antalya için hiç risk almadılar. AK Parti’nin 21 yıllık iktidarında Türkiye’de birçok şey değişti, diğer şehirlerde bir sürü şey değişti ama Antalya’da hiçbir şey değişmedi. 21 yıl önce iktidara geldiklerinde Antalya’da liman, havalimanı vardı yine var. Metromuz yoktu yine yok. Kargolu havalimanımız yoktu yine yok. Diğer şehirlerle tren yolu bağlantımız yoktu yine yok. 21 yıllık AK Parti iktidarında Antalya üvey evlat muamelesi gördü. AK Parti milletvekili adaylarının seçmenin karşısına çıkıp hangi iddia ile oy isteyeceklerini çok merak ediyorum. Antalya’ya, 20 yıldır tren gelecek. Her seçim tren, metro geliyor ama hiç görmedik.”
“CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ Mİ? PARLAMENTER DEMOKRASİ Mİ?”
14 Mayıs’taki seçimlerin genel olarak milletvekili adaylarına bakılan bir seçimden ziyade hükümet sisteminin tartışıldığı bir seçim olacağını belirten Sağır, “Seçmen kitlesinin bu sefer milletvekili adaylarına göre oy vermeyeceğini düşünüyorum. Geçmiş seçimlerden farklı olarak temel tercihlerine bağlı oy verecek. Seçimleri Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi mi? Parlamenter demokrasi mi? bu belirleyecek. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle zaten milletvekillerinin etkili bir siyasi aktör olmaları ortadan kaldırıldı. Bunu demokrasi adına çok tehlikeli görüyorum. Milletvekilliği önemli, etkileri, yetkileri olmalı” dedi.
“İTTİFAKLAR ARASI OY KAYMASI OLMAZ, ÇÜNKÜ SEÇMEN KAMPLAŞTIRILDI”
Partiler içerisindeki sıkıntıların ittifaklara değil, partilere etkisinin olacağını belirten Sağır, şu şekilde konuştu:
“Partiler içerisindeki sıkıntılar, ittifakların kendi içerisindeki oy dağılımına etki eder. Mesela Millet İttifakı’na oy veren seçmen kitlesi parti içerisinde bir sıkıntı var diye gidip Cumhur İttifakı’na oy vermez. İttifak içerisindeki başka bir partiye verir. Millet İttifakı’ndaki bir seçmen partisinin listesini beğenmediyse gidip AK Parti’ye oy vermez. Bu konuda seçmen uzun zaman önce netleşti. Millet İttifakı’ndaki sıkıntı Cumhur İttifakı’na yaramaz. Aynı şekilde Cumhur İttifakı’ndaki bir sıkıntı da Millet İttifakı’na yaramaz. İki taraf için de bu geçerli. İttifaklar içerisinde partilere oy kayabilir ama diğer ittifaktaki bir partiye kayma olmaz. Millet İttifakı’ndan Cumhur İttifakı’na, Cumhur İttifakı’ndan Millet İttifakı’na oy kaymaz. Çünkü, Türkiye’deki uygulamalarla seçmen kamplaştırıldı.”
“7’Lİ KOALİSYONLARLA KARŞI KARŞIYAYIZ”
Yeni sistemle seçimler öncesi koalisyonların oluştuğuna dikkat çeken Sağır, “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ‘koalisyonları kaldıracak’ deniyordu ama daha büyük koalisyonlara sebep oldu. Şuanda gördüğüm 3 koalisyon var. Birisi millet, birisi cumhur, birisi de yeşil sol koalisyonu. Geçmişte 2’li, 3’lü, 4’lü koalisyonlar gördük ama bu sefer 7’li koalisyonlarla karşı karşıyayız. Daha büyük koalisyonlar ortaya çıktı” açıklamasında bulundu.
“TOPLUMDA UMUT KALMADI”
Toplumda umut kalmadığını belirten Sağır, “Bu seçim sonuçları her iki taraf açısından da kader seçimi gibi anlatılıyor. Niye kader seçimi olsun? Demokrasiyle yönetilen bir ülkede iktidarın birisi gelir, başarılı değilse seçmen onu gönderir. Seçimler hiçbir zaman beka sorunu olmaz ama öyle bir hale geldi ki yaşama biçimlerine müdahale etme, rejimin değişme tehlikesi, insanların inançları veya inançsızlıkları sebebiyle toplum dışına itilme ihtimalleri toplumu kamplaştırdı. Bu seçim bir kader seçimi haline döndü. Kimileri bir daha seçim olmayacağını, kimileri ise karşı taraf kazanırsa Türkiye’nin bölüneceğini düşünüyor. Bunları konuşmamamız lazım. İktidarların değişmesi devletin ve milletin yapısını bozmamalı. Kamplaştırma siyaseti Türkiye’yi buraya getirdi” diyerek demokrasi vurgusu yaptı.
“CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNE OY VERMEM”
Türkiye’de parlamenter sisteme dönülmesi gerektiğinin altını çizen Sağır, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine oy vermeyeceğini bildirdi. Sağır, oy verirken adayın milliyetçi olup olmadığına bakmadan parlamenter sistemden, hukukun üstünlüğünden yana olup olmadığına bakacağını belirtti. HABER: YUSUF KATRAĞ
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim