Bayatbademleri imara direniyor

Antalya’nın Korkuteli ilçesine bağlı 650 haneli Bayatbademleri Mahallesi (Köyü) sakinleri, 26 Ağustos’ta askı süresi tamamlanan imar planına karşı mücadele veriyor. Doğal yaşam alanlarının betona teslim edilmesini istemeyen mahalleliler, süresi içerisinde 650’den fazla itiraz dilekçesi verdi. Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi’nde itirazların kabul edilmesini umut eden mahalleliler adına konuşan Muhtar Mustafa Aldemir, endişelerini paylaşarak betonlaşmaya karşı olduklarını vurguladı.

Korkuteli ilçesi Bayatbademleri Mahallesi (Köyü) sakinleri, Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlıkları yapılan ve bölgede uygulanacak olan 5 binlik imar planına karşı mücadele veriyor. İmar planının hayata geçirilmesi durumunda doğal yaşam alanlarının betona teslim edileceğine dikkat çeken mahalle sakinleri, 26 Ağustos’ta askı süresi dolan imar planına karşı itiraz dilekçesi verdi. Mahallede yerleşik hayat süren ve mahallede yaşamasa da yerleri, evleri olanların yüzde 95’inin imara karşı olduğunu bildiren Mahalle Muhtarı Mustafa Aldemir, beraberindeki Aza Hasan Tekne, mahalle sakinlerinden Kadir Arıkan ve Efe Çevik Çelik ile birlikte Antalya Gazeteciler Cemiyeti toplantı salonunda konuyla ilgili bilgilendirme yaptı.

“650’DEN FAZLA KİŞİ İTİRAZ ETTİ”

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin 1/5000’lik nazım imar planı çalışmasının Bayatbademleri Mahallesi’ni kapsayan bölümünün askı sürecinin tamamlandığını bildiren Bayatbademleri Mahalle Muhtarı Mustafa Aldemir, mahalle sakinlerinin askı süreci içerisinde itirazlarını yaptığını söyledi. Mahalle sakinlerinin yüzde 95’inin imara karşı olduğunu kaydederek yaklaşık 650’den fazla kişinin itirazda bulunduğunu bildiren Muhtar Aldemir, mahallelilerin istemedikleri imarla ilgili dilekçelerin Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı’na teslim edildiğini söyledi.

“ENDİŞELİYİZ”

İmar geçen alanda yaklaşık 500 konutun olduğunun tespit edildiğini açıklayan Muhtar Aldemir, “İmar çalışmalarında halihazır duruma uyulmamış. Bazı evler yola denk gelmiş. Artı DSİ’nin yaşanan taşkınlarla ilgili kanal çalışması devam ederken imar plan çalışması bitirildi ve askıya çıkarıldı. DSİ, çalışmalarını tamamlamak için imar çalışmalarına itiraz etti. Mahallemizin bir tarafı milli parklar sınırı içerisinde. Yaban hayatın korunması gerekiyor. 4 dağın arasındaki arazi yapısı nedeniyle zaman zaman sel baskınları yaşıyoruz. Her tarafı orman. İmar nedeniyle mahallemize gelecek olan yoğunluğu kaldırmamız mümkün değil. Son zamanlardaki orman yangınları herkesin malumu. İmar gerçekleşirse ormanlarımızı koruyamayız. Gelecek yoğunluktan endişeliyiz” şeklinde konuştu. Mahallelilerin çiftçilik ve hayvancılıkla uğraştıklarının da altını çizen Muhtar Aldemir, imarın bölgedeki çiftçilik ve hayvancılığı bitireceğine de dikkat çekti.

“MÜTHİŞ BİR DOĞAL YAŞAM VAR”

2002 yılından bu yanadır Bayatbademleri köyünde yaşadığını bildiren mahalle sakinlerinden Kadir Arıkan ise, doğal yaşama dikkat çekti. Arıkan, “Orada müthiş bir doğal yaşam var. Dağ keçisi, geyik, domuz, keklik, tavşan, tilki, sincap, kaplumbağa ne isterseniz var. Normalde oralar hep o hayvanların. Asıl sahipleri onlar. Biz sadece emanetçiyiz. Tarım ve doğal SİT alanı, milli park olan yerler var. Yaban hayatı koruma sahası. Ormanlık bulunuyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün standartlarına uyan bir yaşam sürdürülüyor. Profesörlerin, doktorların, mimarların, öğretmenlerin, kültür seviyesi yüksek kişilerin tercih ettiği köylerden birisi. Ormanlık olduğu için yangın tehlikesi var. Zaman zaman sel baskınları yaşanıyor. Su sorunu yaşanıyor. İmar gelirse bütün doğal yaşam bitecek. Böyle bir alana imar yanlış” dedi.

“12 BİN 800 KİŞİ NEREYE SIĞACAK?”

İmar planına göre 12 bin 800 kişilik nüfus öngörüldüğünü bildiren Arıkan, “6 tane cami, 18 tane okul, 6 tane Pazar yeri yazılmış. 40 bin kişilik Meltem’de 2 tane okul, 1 tane cami var. Böyle bir yoğunluğu oranın kaldırması mümkün değil. 12 bin 800 kişi orada nereye sığacak?” diye sordu.     

“BÖCEK’E ULAŞMAYA ÇALIŞTIK”

Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Hüsamettin Elmas ve Başkan Başdanışmanı Cem Oğuz ile görüştüklerini bildiren Arıkan, “Konunun mecliste oylanacağını söylediler. Başkan Muhittin Böcek’e ulaşmaya çalıştık. Hastalığı malum. Ağabeyine de rahmet diliyorum. ‘Halkın yararına olan her şeye uyarız. Mecliste de oylamamızı halka bağlı yaparız’ demiş. Ümit Uysal, grubuna ileteceğini bildirdi. Milletvekilimiz Hasan Subaşı’nı aradık. Elimizden geldiği kadar her yere ulaşmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.     

“BÖLGEMİZ KIRSAL KESİM ALANI”

Mahalle’nin teknik durumuyla ilgili bilgi veren mahalle sakinlerinden Efe Çevik Çelik ise, şunları dile getirdi:

“Antalya-Burdur-Isparta 1/100000 binlik ulusal ana planda ve 1/25000 planda bölgemiz kırsal karakterli yerleşim alan olarak belirlenen konumda. Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği ve kanunda bu bölgelerde planlama yapılırken uyulması gereken şartlar var. Geçerli ve yürürlükte olan kanunlar bulunuyor. İlgili idare işlemlere 2015 yılında kısmi olarak başlamış ve yetersiz konumda reddedilmiş. 2020 yılında yine kısmi ama 2021 yılında bütünsel. 3194 sayılı İmar Kanunu’na göre İl İdare Kurulu’nun 2005 tarihinde onanmış kararı var. Köy toplu yerleşik alanı tespit edilmiş. Çok eski yapılar var. Buradaki yerli vatandaşlar ve sonradan yerleşenler köy hayatı yaşamak istiyor. İmar planı için yapılan çalışmalarda kurumlardan görüşler eksik alınmış. Dere yatağının üzerinde yol var. Çevre Etki Değerlendirme Toplantısı yapılmak zorunda. Köy yerleşkesinin dışında toplu parseller var. İlk kısmi imar uygulaması toplu parsellerin olduğu bölgelerde başlamış. Buralar köylülerin değil. Dışarıdan birileri almış.”  

“KÖYÜMÜZÜN KÖY KALMASINI İSTİYORUZ, BETONLAŞMAYA KARŞIYIZ”

Mahalledeki köylülerin çiftçilik, tarımsal faaliyet ve büyükbaş-küçükbaş hayvancılıkla uğraştıklarını, yerleşenlerin ise kırsal kesim ortamına yönelik bahçe faaliyetleri içerisinde çeşitli sebze yetiştiriciliği yaptıklarına dikkat çeken Çelik, “Orada Ziraat Odası’na kayıtlı tarımsal nitelikte belgeli çiftçiler var. Ekilen araziler var. Sel taşkınlarına maruz kalıyor. Yaban hayatın korunması çok önemli. Köyümüzün kadastro durumu incelendiğinde köyümüz dışından birkaç yüklü parsel sahiplerinin çıkarı doğrultusunda, rant amaçlı betonlaşmaya karşıyız. Biz mahallemizin (köyümüzün) köy kalmasını, tarımla çiftçilikle, büyükbaş-küçükbaş hayvancılıkla, kümes hayvanlarımızla, bahçemizde yetiştireceğimiz sebze ve meyvelerle, yaban keçileri ve alageyiklerin  pıskırmaları, tilkilerin pavkırmaları ile köpek ve kedi sesleriyle kırsallığı, doğallığı yaşamak istiyoruz” diye konuştu. HABER: YUSUF KATRAĞ