Bugün 24 Kasım 2024 Pazar
  • Antalya16 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3005.985
    %0
  • Dolar
    34.5383
    %0
  • Euro
    35.9979
    %0
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
"Bulunamayan ilacın sorumlusu eczacı değil”
30 Kasım 2021 Salı 16:39

"Bulunamayan ilacın sorumlusu eczacı değil”

Bulunamayan ilaçların sayısında son zamanlarda artış olduğunu belirterek 600 civarında ilaçta yokluk yaşandığını kaydeden Antalya Eczacı Odası Başkanı Uzman Eczacı İsmail Erçin, bulunamayan ilaçların sorumlusunun eczacılar olmadığını vurguladı. İlaç takip

Bulunamayan ilaçların sayısında son zamanlarda artış olduğunu belirterek 600 civarında ilaçta yokluk yaşandığını kaydeden Antalya Eczacı Odası Başkanı Uzman Eczacı İsmail Erçin, bulunamayan ilaçların sorumlusunun eczacılar olmadığını vurguladı. İlaç takip sistemine de dikkat çeken Erçin, eczacıların stok yapmasının mümkün olmadığının altını çizdi.

 

Eylül ayında gerçekleştirilen genel kurulda yeniden başkanlığa seçilen Mehmet Ertekin’in, Kasım ayında kendi isteğiyle istifa ederek Başkanlık ve Yönetim Kurulu üyeliğini bırakmasıyla yapılan yeni görev dağılımında, Antalya Eczacı Odası Başkanlığına Uzman Eczacı İsmail Erçin geldi. Ertekin döneminde Genel Sekreterlik görevinde de bulunan Erçin, yeni görevinin heyecanını yaşarken, eczacılar ve ilaç sektörüyle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Yaşanan sorunlara da dikkat çeken Erçin, 600 civarında ilacın temininde sıkıntı yaşandığını bildirdi. Eczanelerde bulunmayan ilaçların sorumlusunun eczacılar olmadığını vurgulayan Erçin, eczacıların stok yapmasının mümkün olmadığına da değindi. Sistemin eczacılarla vatandaşı karşı karşıya getirdiğine de dikkat çeken Erçin, önemli uyarılarda da bulundu.

 

"ECZACININ STOK YAPMASI, İLAÇ SAKLAMASI MÜMKÜN DEĞİL"

Eczacıların stok yapmasının mümkün olmadığının altını çizen Erçin, "Tamamen sistemsel, altyapı ile alakalı bir durum. Üretici ilacını üretir ve ilaç takip sistemine bildirir. Ecza deposuna faturasını keser. Ecza deposu da ilacı aldığını bildirir ve sattığını eczaneye fatura eder. Eczane de aldığını bildirir. Herşey Bakanlığın bilgisi dahilinde ve kontrolündedir. Biz bu ilaç takip sistemini destekliyoruz. Çünkü, kaçak ve sahte ilacın önüne geçiyor. Eczanede ise 2 çeşit satış yöntemi var. Birisi Sosyal Güvenlik Kurumu'na (SGK), diğeri vatandaşa perakende satış. SGK'ya satışları biz ilaç takip sistemine bildirmiyoruz. Çünkü, SGK otomatik olarak sistemle entegre. Vatandaşa sattıklarımızı bildiriyoruz ama internetin gitmesi veya programda yaşanan sıkıntılardan dolayı ister istemez bazen ilacın bildirimi yapılamıyor. Bu da tamamen sistemsel olduğu için eczacının bir suçu yok. Denetlemelerde ilaç var gibi görülüyor ama eczacı reçeteyle sattığını belgesiyle gösteriyor. Bu nedenle eczanelerin ilaç saklaması mümkün değil. Kimse 3-5 kutu ilacı saklayıp hem kendini hem de mesleğini kötü duruma düşürmez" dedi. Eczacıların ilaç satışlarından para kazandığının altını da çizen Erçin, "İlaç olduktan sonra eczacı niye vermesin?" sorusunu yöneltti ve ilaç saklamanın eczacının zararına olduğunu vurguladı.

 

"VATANDAŞIN İLAÇ BULAMAMASININ SORUMLUSU ECZACILAR DEĞİL"

Vatandaşın eczanelerde ilaç bulamamasının sorumlusunun kesinlikle eczacılar olmadığını vurgulayan Erçin, geçtiğimiz yılki yasaklamalar döneminde talep olmadığı için özellikle çocuk ilaçlarının çok fazla satılmadığını belirtti. Erçin, "Çocuklar çok fazla hastalanmadığı için çocuk ilaçları rafta bekledi. Çoğunun kullanım süresi geçti. Tüketim azaldığı için firmalar daha az üretti. Bu yıl talep artınca firmalar da az üretince sıkıntı ortaya çıktı. Üretimin veya ithalatın artmasıyla bu bir süre sonra dengeye oturur. Bununla ilgili eczacıların müdahale edebileceği bir durum yok. Tamamen üreticiyle veya daha fazla hastalanmayla alakalı bir durum" diye konuştu.

 

"600 CİVARINDA İLAÇTA YOKLUK YAŞANIYOR"

Son dönemlerde çocuklar daha fazla hastalandığı için çocuk ilaçlarının tedarikiyle ilgili sıkıntılar yaşandığını söyleyen Erçin, "Örneğin çocukların bazı burun spreyleri, anti gribal şurupları yok" dedi. Uzun zamandır bir çok ilacın bulunmasında sıkıntı olduğunu belirten Erçin, bulunamayan ilaçların sayısında son zamanlarda artış yaşandığını kaydetti. Tam sayı belli olmamakla 600 küsur ilaçta yokluk yaşandığını belirten Erçin, "Uzun zamandır yoklarla yaşıyoruz. Bulmaya çalışıyoruz. Depolarla kavga halindeyiz ama üretici göndermezse onların da yapabileceği bir şey yok. İl dışından bile ilaç bulunması için arayanlar oluyor. Eczacılarımızdan bulmaya çalışıyoruz ama her zaman şanslı olamıyoruz maalesef" diye açıklama yaptı. 

 

"ÜRETİCİLER, ZARAR ETMEMEK İÇİN DAHA AZ ÜRETMEK İSTİYOR"

İlaçtaki Euro kurunun 4.57 lira olduğunu hatırlatan Erçin, gerçek kurun 3 katına yakın olduğunu ifade ederek bundan dolayı üreticinin daha az üretmek istediğini belirtti. "İlaç, belli bir yüzdenin altında kalırsa ruhsatı iptal ediliyor" diyen Erçin, üreticilerin ruhat iptal edilmeyecek ama çok da zarara yol açmayacak adetlerde üretim yapmaya çalıştığını söyledi.

 

"HİÇBİR ZAMAN İLACI DAHA PAHALI SATALIM DERDİNDE DEĞİLİZ"

İlaçtaki 4.57 lira olan Euro kurunun Şubat ayında güncelleneceğini bildiren Erçin, "Biz her zaman devletimizin ve milletimizin yanındayız. Hiçbir zaman ilacı daha pahalı satalım derdinde değiliz. Biz hizmetimizi düzgün bir şekilde yaparak vatandaşın iyileşmesi derdindeyiz. Kur düzenlemesinde firmalarla devlet arasında bir pazarlık söz konusu. O sonucu bizde bekliyoruz. Şubat'ta bir zam olacak. Zammı ücreticilerle devlet belirleyecek" açıklamasında bulundu.

 

UYARDI

İlaçtaki Euro kurunun üreticilerin talep ettiğinin altında kalması durumunda üreticinin Türkiye piyasasından çekilme riskinin de bulunduğuna dikkat çeken Erçin, "O zaman ilacı hiç bulamayız. Bazı ilaçların alternatifi yok. Bu daha büyük sıkıntıya yol açabilir" uyarısında bulundu.

sam-8966.jpg

"VATANDAŞLA KARŞI KARŞIYA KALIYORUZ"

İlaç bulunamadığı zaman eczacılarla vatandaşların karşı karşıya gelme durumlarının da yaşandığını belirten Erçin, "Sadece onda değil, çoğu konuda biz vatandaşla karşı karşıyayız. Hastanelerimiz çok yoğun. Oralarda bekleyen hastalar eczaneye geliyor. 20 bin çeşit ilaç var. Hepsini eczanede bulundurmamız mümkün değil. 'İlaç yok, depodan gelecek' diyoruz karşı karşıya kalıyoruz. İlaç var olsa da muayene ücretleri nedeniyle karşı karşıyayız. Mesela vatandaş 10 kere hastaneye gidiyor 10 liralık ilaç, 100 lira muayene ücreti. Eczacıyla hiçbir alakası yok. Sadece tahsilat yapıyoruz. Sistem eczacıyla vatandaşı karşı karşıya getiriyor" şeklinde konuştu.

 

"SAĞLIKTA ŞİDDETİN ÖNLENMESİ VATANDAŞIN BİLİNÇLENMESİNE BAKIYOR"

Sağlıkta şiddete de işaret eden Erçin, "Maalesef sağlıkta şiddet oluyor. Ankara'da bir olay yaşadık. Özellikle nöbetlerde gerginlikler yaşıyoruz. Sağlıkçıya, eczacıya, çalışanlarımıza şiddet oluyor. Devlet her eczaneye, hastaneye polis koyamaz. Bu konuda vatandaşlarımızın bilinçlenmesi lazım. Bu işin çözümü vatandaş bilinçlenecek, herkes sakin olacak. Bazı şeyler maalesef doktorun da, eczacının da, kalfanın da elinden gelmiyor" açıklaması yaptı.

                              

İNTERNETTEN SAHTE ÜRÜN UYARISI

Pandemi döneminde vitamin ilaçlarına talebin arttığına dikkat çekerek bilinçsiz kullanılmaması uyarısında bulunan Erçin, "Bu konuda sosyal medya, internet ve değişik faktörler var. Bu ilaçların kesinlikle doktor ve eczacı danışmanlığında kullanılması lazım. Kesinlikle kulaktan duyma şeylerle kullanılmamalı" dedi. İnternet aracılığıyla sahte ürün satışlarına da dikkat çeken Erçin, "Nasıl ve nerede üretildiği, hatta nasıl saklandığı belli değil. Örneğin, eczanede 10 lira olan bir ürün internette 5 lira olabilir mi? Mümkün değil. Her şeyin bir maliyeti var. Ya sahte, ya uygun koşulda saklanmamış ya da imhaya gönderilmiş ama imha edilmemiş gibi bir sürü faktör var" diye konuştu.

 

"ANTİBİYOTİK KULLANIMINDA AVRUPA'DA BİR NUMARAYIZ"

Antibiyotik kullanımının hâlâ yüksek olduğunu ifade eden Erçin, "Antibiyotik kullanımı konusunda Türkiye, Avrupa'da bir numara maalesef. Burada bir fazla kullanım söz konusu. Biz eczacılar olarak bu konuda önlemimizi aldık. Reçetesiz antibiyotik satmak kesinlikle yasak. Yılda en az 2 defa Sağlık İl Müdürlüğü tarafından denetleniyoruz. Gerekli şeylere her zaman dikkat ediyoruz. Burada iş biraz da doktorda bitiyor. Sağlık Bakanlığı'nın bir çalışma yapması lazım. Belki eğitimler artırılabilir. Bu konuda Sağlık Bakanlığı belki doktorları yönlendirebilir. Örneğin, bitkisel tedavi alternatif olabilir" dedi. Erçin, bitkisel ürünlerin güvenli olması gerektiğinin de altını çizdi.

 

YERLİ AŞIYA DESTEK

Koronavirüs salgınına karşı yerli aşıyı desteklediklerini dile getiren Erçin, "Kendi aşımızı elbette destekliyoruz. İnşallah daha fazlası da olur" dedi. Vaka sayılarının düşmesi konusunda umutlu olduklarını söyleyen Erçin, aşı karşıtlığının yanlışlığına işaret ederek, aşılanmanın önemli olduğunu vurguladı.

 

"MASKENİN TAKILMAMASI GRİBİ ARTIRDI"

Geçtiğimiz yıl maske kullanımının yaygın olmasından dolayı gribal enfeksiyonlarda düşüş yaşandığına, ancak bu yıl artış gösterdiğine dikkat çeken Erçin, "Geçen yıl insanlar daha fazla dikkat ediyor, maske takıyor, birbirlerinden uzak duruyordu. Şimdi biraz daha serbest. Maskenin takılmamaya başlanması gribi artırdı" diye konuştu.

 

"HEYECANLIYIZ"

Son olarak geçmiş dönemlerdeki projeleri canlandırmayı hedeflediklerini bildirerek, yeni dönemdeki projeleri zamana yayacaklarını açıklayan Erçin, eğitimleri artıracaklarını söyledi. Ekip olarak heyecanlı olduklarını söyleyen Erçin, genç ve dinamik bir ekip olarak güzel projeleri hayata geçireceklerini kaydetti. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 2843 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim