“Doğa ile barışık madenciliğin yanında olmalıyız”

BAİB Başkanı Ümit Mirza Çavuşoğlu ve sektör temsilcileri, madencilik sektörünün ihracat açısından önemine dikkat çekti. Çavuşoğlu, “Doğa ile barışık sürdürülebilir madenciliğin yanında olmalıyız. Kötüyü devre dışı bırakarak iyilerle yolumuza devam edip ihracatımızı daha da artırmak istiyoruz” dedi.

Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği (BAİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Mirza Çavuşoğlu’nun bölge ihracatıyla ilgili düzenlediği toplantıda, madencilik sektörü de gündeme geldi. Bölge ihracatında maden ürünleri ihracatının önemli bir paya sahip olduğunun altı çizilen toplantıda konuşan sektör temsilcileri, madenciliğin hem ihracat hem de hammadde açısından önemli bir sektör olduğuna dikkat çekti. Madencilikle ilgili algı problemi yaşandığını söyleyen BAİB Başkanı Ümit Mirza Çavuşoğlu, kurallara uymayan ocakları tasvip etmediklerinin altını çizerek, “Doğanın kirletilmesine kesinlikle karşıyız. Fakat kuralına uygun, prosedürlere uyan, doğa ile barışık sürdürülebilir madenciliğin de yanında olmalıyız” dedi. BAİB olarak öncülük yapmak istediklerini de bildiren Çavuşoğlu, tespit ettikleri ve rehabilitasyonu yapılmamış 2012 yılı öncesinden bir ocağın BAİB tarafından rehabilitasyonunun yapılacağını müjdeledi.

“SEKTÖR ALGIDA PROBLEM YAŞIYOR”

Bölge ihracatında mermerin ciddi bir paya sahip olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, “Maden deyince sadece mermer algılanıyor. Bölgemizde farklı madenler de söz konusu. Krom, barit gibi madenlerde ihracatımızda ön planda. Madencilik anlamında kat etmemiz gereken ciddi yol var. Sektörümüz algıda bir problem yaşıyor. Sadece mermer olmayan, kurallara uyulmayan bazı ocaklar söz konusu. Bunları hiçbir şekilde tasvip etmiyoruz. Doğanın kirletilmesine kesinlikle karşıyız. Fakat kuralına uygun, prosedürlere uyan, doğa ile barışık sürdürülebilir madenciliğin de yanında olmalıyız. Kötüyü devre dışı bırakarak iyilerle yolumuza devam edip ihracatımızı daha da artırmak istiyoruz. Sektörde özellikle kilo başı satışlarda beklediğimiz düzeyde değiliz. Bizim işlenmiş ürünlerde daha fazla ön plana çıkmamız gerekiyor” dedi.

“2012 ÖNCESİ BİR OCAĞIN REHABİLİTASYONUNU YAPACAĞIZ”

2012 yılından önceki mermer ocaklarında rehabilitasyon çalışması olmadığına dikkat çeken Çavuşoğlu, “Biz 2012 yılından önce gerçekleşen bir ocak için müracaat ettik. Yaklaşık 5 aydır uğraşıyoruz ve bütün bürokratik işlemleri bitirerek Bakanlık onayına kadar geldik. Bakanlık onayını aldıktan sonra bu ocağın Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği olarak rehabilitasyonunu gerçekleştireceğiz. Diğer kuruluşlara da, sivil toplum örgütlerine de öncülük yapmak istiyoruz. Hep beraber eski ocakların kötü görüntüsünü giderelim ve tekrardan doğaya kazandıralım, bundan sonrası için de adımlarımızı ona göre atalım diye hedefliyoruz” açıklamasında bulundu. 

“SEKTÖR GÜNAH KEÇİSİ HALİNE GELDİ”

Kamuoyundaki eksik ve kirli bilgilerden dolayı mermer sektörünün günah keçisi haline geldiğini belirten BAİB Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Küçükyaman ise, taş ocakları ile mermer ocaklarının ayrı olduğunun altını çizdi. 2012 yılından önce de rehabilitasyonun var olduğunu belirten Küçükyaman, şunları dile getirdi:

“Biz bir mermer sahasına başlarken ağaçlandırma bedelini peşinen ödüyoruz. Ondan önceki süreçte rehabilitasyon projesi de veriliyor. Bu projeyi kabul ediyorlardı ama projenin aktif hale gelmesi veya uygulaması mülkiyet kime aitse onların inisiyatifinde oluyordu. Birçok yerde gerektiği şekilde yapılmıyordu ama 2012’den sonra çıkan yönetmelikte artık rehabilitasyon projesi verilerek sahadaki bütün çalışmalar tamamlandığında uygulanmak zorunda. Rehabilitasyon orman müdürlüklerinin istediği standartlarda yapılarak, ağaçlandırma boyutuna getiriliyor. Mevsimi geldiğinde tohum ekiliyor. Daha sonra etrafı tel örgü ile çevrilerek saha orman işletmeleri tarafından teslim alınıyor. Rehabilitasyon sadece ağaç dikmek değil. Ağaç dikmek kolay olanı. Rehabilitasyon insan hayatına faydalı hale getirebilmektir” diye konuştu.         

“MADENCİLİĞİN İHRACATIN YANI SIRA DOLAYLI KATKISI DA VAR”

Madenciliğin ihracat ürünü olmasının yanında ülke ekonomisine dolaylı katkısı olan bir sektör olduğunu da söyleyen BAİB Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Tekin ise, “Madenciliğin hammadde girdisi sağladığı ülkemizdeki yaklaşık 6 tane temel sektörün ihracattaki toplam payı yüzde 75 gibi bir orana sahip” dedi. Madencilik sektörünün başta demir-çelik, inşaat, kimya, otomotiv-gemi, enerji ve savunma sanayi olmak üzere hammadde girdisi sağladığı sektörlerin önemine dikkat çeken Tekin, madencilik sektörünün oluşturduğu katma değer ve yarattığı istihdamla da önemli olduğunu vurguladı. Türkiye ihracatına bakıldığında 5 milyar 930 milyon dolarlık maden ve doğal taş ihracatının 529 milyon dolarlık kısmının Antalya’dan yapıldığına işaret eden Tekin, Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 10’u gibi bir kısmın Antalya bölgesinden yapıldığını bildirdi.

“BÖLGEMİZİN İHRACATI BÖLGEMİZDE KALSIN”

5 milyar 930 milyon dolarlık madencilik sektörü ihracatının yaklaşık 2 milyar 92 milyar dolarını mermer ihracatının oluşturduğunu belirten BAİB Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Özel ise, yaklaşık yüzde 24’lük kısmının Antalya, Isparta ve Burdur bölgesinden yapıldığını söyledi. İş yeri BAİB bölgesinde olmasına rağmen diğer ihracatçılar birliklerinden çıkış yapan ihracatçıların olduğunu açıklayan Özel, “Antalya, Isparta veya Burdur’da üretim yapıyorlar ama diğer ihracatçılar birliğinden çıkış yapıyorlar. Kaçakları da baz alırsak toplam ihracatın yaklaşık yüzde 30’unu gerçekleştirebiliriz. Bu çok ciddi bir rakam. Çok ciddi kaçak var. Bölgemizin ihracatı bölgemizde kalsın” diye seslendi.

“MERMER VE TAŞ OCAKLARI BİRBİRİNE KARIŞTIRILIYOR”

Mermer ocakları ile taş ocaklarının birbirine karıştırıldığını söyleyen Özel, “Mermer ocaklarında kesim su ile olur, patlatma olmaz. Kütleyi ne kadar bütün ve sağlam çıkartabilirseniz o kadar verimliliği artar. Dolayısıyla taş ocaklarındaki kum, toz görüntüsü mermer ocaklarında olmaz” açıklamasında bulundu.

“DOĞADA NEREDEYSE ORADAN ÇIKARMAK ZORUNDAYIZ”

Madenlerin doğada bulundukları yerlerden çıkartılmak zorunda olunduğunu söyleyen Özel, “Biz bir fabrika yapacağımız zaman organize sanayi bölgesinde yerimizi seçebiliyoruz ama doğal taş, mermer doğada neredeyse oraya gidip çıkarmak zorundayız” dedi.

“HEM BLOK HEM DE İŞLENMİŞ OLARAK SATIYORUZ”

Türkiye’nin madencilikte ilerlediğinin altını çizen Özel, “Hem blok olarak hem de işleyerek satabiliyoruz. Blok olarak sadece Türkiye satmıyor. İtalya, İspanya gibi ülkeler de blok olarak satıyor. Önceki dönemlerde Amerika’ya yönelik çok ciddi çalışmalar yapmıştık. Şimdi o dönemlerde yaptığımız çalışmaların meyvelerini yiyoruz. Bizim doğal taş, işlenmiş mamulde Amerika’ya ihracatımız ciddi olarak arttı” dedi. İşlenmiş ürünler için mermer fabrikalarının önemli olduğunu da dile getiren Özel, Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde mermer fabrikası kurulamadığını söyleyerek Korkuteli’nde kurulacak olan mermer organize sanayi bölgesinin işlenmiş ürün açısından önemli olduğunun altını çizdi. HABER: YUSUF KATRAĞ