“İşsizliğin çaresi turizm”
Türkiye’de milyonlarca işsiz olmasına rağmen işverenlerin çalıştıracak elaman bulamamaktan yakındıklarına dikkat çeken Dev Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, işsizliğin çaresinin turizm olduğunu vurguladı. Sektördeki sorunların çözülerek, çalışanların çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesiyle sektörde çalışma isteğinin artacağına işaret eden Yahyaoğlu, turizmin insanca çalışılabilir, insanca yaşanabilecek bir ücret kazanılabilir, geleceği ve güvencesi olan cazip bir çalışma alanı haline getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Turizm işçilerinin ve turizmin ne gibi sorunlar yaşadığına değinen Dev Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, turizm çalışanlarının çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Yıllardır çözülmeyen sorunlar nedeniyle turizmin, özellikle pandemiyle birlikte çalışanlar açısından cazip bir sektör olmaktan çıktığına işaret eden Yahyaoğlu, “Kalifiye, eğitimli işçilerin canını yakan, sektörden kaçıran sorunlar var. Turizm Meslek Liselerinden, fakülte ve yüksek okullarından mezun olan gençlerin çok önemli bir kısmı, en geç 2 yıl içerisinde sektörden kaçarak başka alanlarda çalışmayı tercih ediyor. Pandemi nedeniyle neredeyse 30 aydır turizmde çalışamamış, memleketlerine, köylerine dönmüş, başka işlerle uğraşmaya başlamış, eski turizm işçilerinin azımsanmayacak bir bölümü, sektöre geri dönmedi” dedi. Sektörün işsizliğin çaresi olduğuna dikkat çeken Yahyaoğlu, turizmin çalışanlar için cazip bir çalışma alanı haline getirilmesi gerektiğini vurguladı.
“İŞÇİLERİN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ SEKTÖRE GERİ DÖNMEDİ”
Türkiye’de 2020 yılı Mart ayında ortaya çıkan Covid-19 pandemisi nedeniyle, 2019 yılı Ekim ayında askıya alınan ya da sezon bittiği gerekçesiyle işten çıkartılmış olan turizm işçilerinin, 2022 sezonu başına kadar çok uzun bir işsizliğe ve gelirsizliğe mahkum olduğunu söyleyen Yahyaoğlu, “İşsizlik sigortası, kısa çalışma ödeneği gibi, hiçbir sosyal güvenceden de yararlanamadan bu günlere gelindi. 2021’de bir kısım oteller açılmış olsa da yüzbinlerce turizm işçisi hiç işbaşı yapamadı. Bu yıl da Rusya-Ukrayna savaşının yarattığı belirsizlik nedeniyle, işçi alımları Mayıs - Haziran aylarına kadar ertelenince, neredeyse 30 aydır turizmde çalışamamış, memleketlerine, köylerine dönmüş, başka işlerle uğraşmaya başlamış, eski turizm işçilerinin azımsanmayacak bir bölümü sektöre geri dönmedi. Zaten Turizm Meslek Liselerinden, fakülte ve yüksek okullarından mezun olan gençlerin çok önemli bir kısmı, en geç 2 yıl içerisinde sektörden kaçıyor, başka alanlarda çalışmayı tercih ediyordu” dedi.
“ÇÖZÜLMESİNİ İSTEDİĞİMİZ SORUNLAR VAR”
İşletmelerin son güne kadar personel hazırlamayıp, müşteri girişiyle, personel işbaşı tarihini aynı günlere denk getirdiklerini belirten Yahyaoğlu, şunları kaydetti:
“İşletmeler aradığı işçi kadrosunu bulamadığında, yandaki işletmenin işçilerini transfere ve çok sayıda yabancı işçiye yöneldiler. Bizim pandemiden önce de çözülmesini istediğimiz, beklediğimiz, sorunlarımız vardı. Turizm işçilerinin, kalifiye, eğitimli işçilerin canını yakan, sektörden kaçıran sorunlar bunlar. İşverenler bugün ‘Kalifiye eleman bulamıyoruz’ diyor. Eylül sonu, Ekim ortası gibi sezon bitecek. İşçiler için 6 ay daha işsizlik tekrar başlayacak. Bu ekonomik kriz, enflasyon ve hayat pahalılığı ortamında 8 milyona varmış işsizliğin, milyonlarca üniversite mezunu genç işsizin olduğu ülkemizde, turizm patronları çalıştıracak işçi bulamıyor. Yıllardır bu sezon sonu işsizliklerine bir çözüm üretilmedi. İşsizlik sigortası kapsamına alınmadı. İşçilerin canını yakan ‘askı’ denilen saçmalık için çözüm geliştirilmedi. Sigortasız, kayıt dışı çalıştırma mutlaka takip edilmek ve yaptırım uygulanmak zorunda. Devlet de, işçi de, dürüstçe iş yapmaya çalışan işverenler de bu kayıt dışılıktan zarar görüyor.”
“CAZİP BİR ÇALIŞMA ALANI HALİNE GETİRMEMİZ GEREKMİYOR MU?”
Sendika üyesi olabilme ve Toplu İş Sözleşmesi yapabilme hakkının, turizm işçileri için kullanılamadığına işaret eden Yahyaoğlu, yetkililere şöyle seslendi:
“Anayasal, yasal, evrensel bir hak olmasına karşın, düzenleme yapmaya neden çaba sarf edilmiyor? 172 sayılı uluslararası ILO sözleşmesi, ‘Turizm çalışanlarının çalışma ve yaşam koşullarını iyileştirin’ diyor. Neden Türkiye Cumhuriyeti, bu uluslararası sözleşmeye imza atarak taraf olmuyor? Turizm Türkiyemiz için bir istikbal sektör olarak seçilmedi mi? İşsizlik sorununu turizm sayesinde çözebileceğimiz görülmüyor mu? Döviz ihtiyacımızın en önemli giriş kapısı turizm değil mi? Meslek okullarından mezun ettiğimiz yüzbinlerce gencimiz bu sektörde çalışmaktan çok kısa bir zaman diliminde vazgeçiyorsa turizmi; insanca çalışılabilir, insanca yaşanabilecek bir ücret kazanılabilir, geleceği ve güvencesi olan, cazip bir çalışma alanı haline getirmemiz gerekmiyor mu? Turizmde, misafir sayısında dünya 6’ncısı, gelir ortalamasında dünya 17’ncisi olmamızı değiştirmek için bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz? Sezonları uzatmak, turizmi 12 aya yaymak için bir çalışma düşünüyor musunuz?
Kaçak yabancı işçi konusunda engelleyici bir çalışma düşünüyor musunuz? Ücretsiz fazla mesai uygulaması engellenecek mi? Eksik kadrolar tamamlanarak kronik işsizlik sorununa doğru bir katkı sağlanacak mı? Kadın işçiler için turizm, kadın olmaktan kaynaklanan sorunlara çözüm arayacak mı? Genç işçiler, çocuk işçiler ve stajyerler için doğru çalışma koşulları sağlanacak mı?”
“MİLYONLARCA İŞSİZ GENCE İŞ OLANAĞI YARATILABİLİR”
Son olarak hızlandırılmış mesleki eğitimlerle, milyonlarca işsiz gence cazip, çalışılabilir iş olanakları yaratılabileceğini vurgulayan Yahyaoğlu, “’Turizm çoğalır, işsizlik azalır’ slogan olmaktan çıkıp, gerçeğe dönüşebilir. ‘İşçisine, çarşısına, herkese turizm’ diyerek adaletli paylaşım gerçekleşebilir” ifadelerini kullandı. HABER: YUSUF KATRAĞ
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim