Bugün 23 Kasım 2024 Cumartesi
  • Antalya17 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3005.805
    %1.82
  • Dolar
    34.5348
    %0.14
  • Euro
    36.0249
    %-0.48
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Sadece deprem master planı yetmez”
05 Ağustos 2022 Cuma 17:09

“Sadece deprem master planı yetmez”

Son günlerde Deprem Master Planı çalışmalarının başlatıldığı haberlerine karşılık açıklama yapan Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Hasan Çerçiler, sadece deprem master planı yapmanın yeterli olmayacağını belirterek, bütüncül planlama anlayışı doğrultusu

Son günlerde Deprem Master Planı çalışmalarının başlatıldığı haberlerine karşılık açıklama yapan Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Hasan Çerçiler, sadece deprem master planı yapmanın yeterli olmayacağını belirterek, bütüncül planlama anlayışı doğrultusunda çalışılması gerektiğinin altını çizdi.

 

Son günlerde Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından Antalya için Deprem Master Planı çalışmalarının başlatıldığıyla ilgili haberler üzerine Mimarlar Odası Antalya Şubesi, yazılı bir açıklama yaptı. Yönetim Kurulu adına açıklamayı yapan Mimarlar Odası Antalya Şube Başkanı Hasan Çerçiler, “6306 sayılı afet riski altındaki alanların dönüşümüne yönelik yasa kapsamında, sadece deprem riski değil her türlü afet riskine yönelik sakınım odaklı, kentin sosyo kültürel ekonomik yapısı ve kent kimliğini korumayı geliştirmeyi hedefleyen bütüncül planlama anlayışı doğrultusunda planlama çalışmaları yapılması gerekir” dedi.

 

“ANTALYA’DA DEĞİŞİM VE GELİŞİM VAR”

“Antalya İli’nin, bölgesel ve kentsel anlamda yüklendiği fonksiyonlarla beraber son 35 yıllık süreç içerisinde, Turizmi Teşvik Yasasının yürürlüğe girmesiyle turizm politikalarının uygulandığı ana bölge olması; bu sektörde hızla uzmanlaşmış, bu uzmanlaşmanın getirisi olarak dünya ile bütünleşmiş ve çağdaş dünyaya hızla entegre olma eğiliminde uluslararası bir metropoliten merkez olma yoluna girmiştir” denilen açıklamada, “Önceden öngörülemeyen bu değişim ve gelişim süreci, sadece kentsel çekirdeği oluşturan alanlarda değil; ilin ağırlıkla doğu ve güneybatı kesimindeki ilçe ve beldelerde de gözlenmekte. Alt bölgelerdeki bu önemli değişimler, nüfus - işgücü hareketleri ve beklenmedik kentleşme eğilimlerine neden olmakta. Ülke ve bölge genelinde olduğu gibi Antalya da hızlı nüfus artışı, ekonomik faaliyetlerin gelişmesi ve çeşitlenmesi durumunu beraberinde getirmiştir. Tarım dışı sektörler özellikle turizmle birlikte gelişen hizmetler sektörü, İlin ekonomik ve sosyal yapısında bir dizi değişim ve dönüşüme neden olmuştur. Ekonomik ve sosyal yapıda oluşan değişimler mekânsal manada da değişim ve dönüşümleri beraberinde getirmiştir” ifadelerine yer verildi.

 

“SAKINIM PLANINA GEREKSİNİM VAR”

“Antalya İli ve etki alanı içerisinde, sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması amacıyla doğal, tarih ve kültürel kaynakların rasyonel kullanımı, bölgenin ekolojik dengesinin korunması, bölgenin sosyo-kültürel kimliğinin korunması ve geliştirilmesi, iklim değişiklikleri nedenli afet riskleri (son yıllarda gözlemlenen tropik iklim koşulları riskleri, özellikle sel baskını, fırtına, hortum ve tsunami vb.) gibi çevre sorunlarının belirlenmesi ve çözüm kararlarının verilmesini amaçlayan bir sakınım planına gereksinim var” ifadelerinin kullanıldığı açıklamada bu planlama anlayışının ilkeleri, şöyle sıralandı:

“Her türlü afet riskine karşı sakınım odaklı planlama, Kentsel ve kırsal sosyo kültürel kimliğin korunarak gelişimin sağlanması, Kent kimliğinin ana belirleyici unsurlarının doğal, tarihi ve kültürel mirasın korunarak gelişiminin sağlanması, İl ekonomisinin sektörel ölçekte dengeli bir şekilde sürdürülebilir gelişiminin sağlanması, Doğal ve Çevresel değerlerin korunması (kıyı-orman-toprak-hava-floro-fauna v.b.), Ulaşılabilirlik kriterlerinin geliştirilmesi.”

 

“FİZİKSEL, SOSYO KÜLTÜREL VE EKONOMİK HEDEFLERİ OLMALI”

Sakınım planının fiziksel, sosyo kültürel ve ekonomik hedefleri olması gerektiğine dikkat çekilen açıklamada şöyle denildi:

“Sakınım odaklı kent kimliğinin belirleyici unsurlarını, çevresel değerleri koruyan geliştiren bir yaklaşım hedeflenmeli. Fiziksel hedefleri, sakınım odaklı bir yaklaşım için veri oluşturması amacı ile -Deprem Master planı -Çoğrafi veriler (taşkın-erozyon-heyelan-tropik iklim koşulları-zeminde tuzlanma alanları-su havzaları v.b.) kapsayan kentsel dönüşüm stratejik planını oluşturmak. Kent kimliğini korumak geliştirmek amacı için -Kent kimliğinin belirleyici unsurları olan tarihi kültürel miras alanları ile çoğrafi-ekolojik değerleri kapsayan ve günümüz koşullarında kaybolan bozulan unsurları kentsel yaşam kültürü içerisinde koruyan geliştiren kararlar üretmek için kentsel veri tabanı oluşturmak. Kentsel ve kırsal kimliğin yaşam kültürünün gerektirdiği fiziksel kararların oluşumu için kırsal gelişim politikalarını planlama sürecine dahil etmek Sosyo Kültürel Hedefleri; Kentsel ve kırsal sosyo kültürel farklılıkların gerekliliklerinin doğru analiz edilerek il bütününde müdahaleleri belirlemek ve planlama sürecine dahil etmek. Kentsel yaşam kültürü içerisinde gerekli olan sosyal kültürel altyapı gerekliklerini ve sosyo kültürel gelişim eğilimlerine yön verecek müdahaleleri belirlemek ve planlama sürecine dahil etmek. Nüfus gelişim eğilimlerini belirlemek ve dengeli dağılımı sağlamak Ekonomik Hedefleri; Ekonomik hedefler sosyo kültürel hedeflere paralel olarak düşünülmeli. Ekonomik hedeflerin gerçekleştirilmesi açısından nüfus, yatırımlar, sosyo kültürel, fiziki yapı muhtelif potansiyeller olarak en önemli yapı taşlarını oluşturmaktadır. Antalya bölgesinin ekonomik gelişkinliğini artırmaya yönelik oluşturulan hedeflerde, çevresel duyarlılıkta göz önüne alınmalı ve; Kırsal ve kentsel sektörel faaliyetlerin ayrıştırılarak sektörler arası olumsuz etkilerin önlenmesi, Gelir düzeyinin artırılması, Sektörel gelişmelerin dengeli bir şekilde desteklenmesi, Sektörel Gelişmenin Kentsel Alan içerisinde yaratacağı olumsuzlukların giderilmesi, Dengeli ekonomik gelişmenin sağlanması, Geleneksel ürün üretiminin desteklenmesi, Üretici ve tüketici birlikleri kurulması, desteklenerek kent ekonomisinin iç dinamikleri arasında akışın sağlanması olmalıdır.”

 

“YOL HARİTASI OLUŞTURULMALI”

Sakınım odaklı bir yaklaşım içerisinde planlama süreci yol haritası kurgulanırken mevcut yasal mevzuatın, çarpık kentleşme oluşumuna müdahale olanakları esas alınarak yol haritası oluşturulmalıdır” denilen açıklamada şunlar kaydedildi:

“Bu bağlamda düşünüldüğünde; 6306 sayılı afet riski altındaki alanların dönüşümüne yönelik yasa ile sosyo kültürel ekonomik ve mekansal biçimlenmede yeni olanaklar sunulmaktadır. Günümüzde Kent ekonomisi; turizm sektörü ile alt sektörlerine bağlı kentlerde kent kimliğinin önemi ön plana çıkmakta, gelişmiş ülkelerin kalkınma politikalarında kent kimliği ve sürdürülebilirliği ilk sırada yer almaktadır. 6360 sayılı yasa büyük şehirlere idari anlamda farklı bir misyon yüklemekte kentsel ve kırsal alanların sorunlarının çözümünde stratejik planlamanın önemini arttırmaktadır. İlimizde yaşanan sosyo ekonomik farklılığının yarattığı fiziki deformasyonların giderilmesi yaşanabilir kentsel ve kırsal alanların oluşturulması radikal planlama sürecini zorunlu kılmaktadır. Bu süreci zamana yaymak yerine makro ölçekteki kararları hızlandırmak için farklı modelleme yöntemlerinin üretilmesi gerekmektedir.”

 

YOL HARİTASI ÖNERİSİ

Kentsel dönüşüm yasası olarak bilinen 6306 sayılı yasa çerçevesinde radikal misyonlar yüklenen, ancak bilimsel sürecin doğru işlediği bir stratejik plan yapmak için oluşturulacak yol haritası önerildiği açıklama şöyle tamamlandı:

“Stratejik plana girdi oluşturan temel veriler: Bölgesel ölçeklerde afet risk türlerinin doğru belirlenmesi, Deprem master planı, Mevcut ve kaybolan Kentsel kimlik ögelerinin ve çevresel değerlerin tespiti, Bölgesel Ölçekte sosyo kültürel yapının tespiti, Ekonomik verilerin sektörel ve kentsel kırsal olarak yeniden tespiti. Kentsel dönüşüm stratejik planı: Kentsel dönüşüm ve kentsel gelişim ortak bir tabana oturtularak yerleşim alanlarında fiziki, sosyo kültürel, ekonomik veriler çakıştırılarak koruma kullanma dengesi içerisinde, kent kimliğinin sürdürülebilirliğini sağlayacak mahalle kültürünü koruyan, geliştiren stratejilerin oluşturulmasını içerecek şekilde, Yeniden canlandırma, Sağlıklaştırma, Koruma, Yenileme, Gelişme bölgeleri oluşturularak, bu alanlardaki müdahaleleri sınıflandıran yerleşmelerde mahalle kültürünü gözeten, sosyo kültürel ekonomik ve fiziki kararları içeren bir stratejik plan hazırlanmalıdır. Hazırlanacak bu plan; başta planlama olmak üzere konularında uzman bilim insanlarından oluşturulacak Ulusal bir Danışmanlar Kurulu danışmanlığında hazırlanmalıdır. Sonrasında, bu plan kentsel yeşil alan planlaması ile desteklenerek, bütüncül Antalya Nazım imar planına entegre edilmelidir.” (HABER MERKEZİ)

Bu haber toplam 1888 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim