Bugün 22 Kasım 2024 Cuma
  • Antalya17 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    2952.122
    %0.74
  • Dolar
    34.4839
    %0.07
  • Euro
    36.1941
    %-0.24
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Sıkıntıların bedelini memur ve emekli ödememeli”
18 Ağustos 2023 Cuma 16:47

“Sıkıntıların bedelini memur ve emekli ödememeli”

Memur ve memur emeklilerini ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerindeki işveren tarafının revize edilen ikinci teklifinin de yetersiz olduğuna işaret eden Türkiye Kamu Sen Antalya İl Temsilcisi Yılmaz Danabaşoğulları, “Memur ve emekli bu teklifle

Memur ve memur emeklilerini ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerindeki işveren tarafının revize edilen ikinci teklifinin de yetersiz olduğuna işaret eden Türkiye Kamu Sen Antalya İl Temsilcisi Yılmaz Danabaşoğulları, “Memur ve emekli bu teklifle birlikte 2024 ve 2025 yıllarının da kaybedeni olmaya aday. Ekonomideki kötü gidişin bedelinin memur ve emeklilere ödetilmesini kabul etmiyoruz” dedi.

 

Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi ve Türk Büro Sen Antalya Şube Başkanı Yılmaz Danabaşoğulları, devam eden toplu sözleşme görüşmeleriyle ilgili açıklamada bulundu. Kamu İşveren Heyeti tarafından 2024 yılı için yüzde 15+10, 2025 yılı için yüzde 6+5 olarak revize edilen teklifin toplu sözleşme masasına sunulduğuna dikkat çeken Danabaşoğulları, teklifin bu haliyle de yetersiz olduğunun altını çizdi. Yüksek enflasyona vurgu yapan Danabaşoğulları, memur ve emeklilerin 2024-2025 yıllarının da kaybedeni olmaya aday olduğunu belirterek, ekonomideki kötü gidişin bedelinin memur ve emeklilere ödetilmemesi gerektiğini kaydetti. Hükümetin teklifini gözden geçirerek diğer taleplerin de birlikte müzakere edilebilir bir paketle masaya gelmesi gerektiğini söyleyen Danabaşoğulları, “Gerçekleşen enflasyon, büyüme, refah payı, harcamalar ve geçmiş dönemde yaşanan kayıpların telafisi gibi etkenlerin göz ardı edildiği bir müzakere süreci, kamu çalışanları nezdinde de olumsuz sonuçlara neden olacak” uyarısında bulundu.

 

“GELİNEN NOKTA HİÇ İÇ AÇICI DEĞİL”

Yaklaşık 6,2 milyon memur ve memur emeklisinin 2024-2025 yıllarına ilişkin mali ve özlük haklarının belirleneceği 7. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde gelinen noktanın hiç iç açıcı görünmediğini belirten Danabaşoğulları, “Son olarak yapılan revize teklifle birlikte kamu işveren tarafı 2024 yılı için Yüzde 15+10; 2025 yılı için ise yüzde 6+5 zam önerisinde bulundu. Türkiye gerçeklerine baktığımızda son 3 ay içerisinde akaryakıta yüzde 100’ün üzerinde zam geldiğini görüyoruz. Vergi artışları ve çifte vergiler yoluyla kamu alacakları yüzde 100’den fazla yükseldi. Dolar mayıs ayından bu tarafa yüzde 40 yükseldi. Çarşıda pazarda insanlarımızın zorunlu olarak tükettiği ürünler adeta el yakmakta. Kiralar, memur maaşlarından fazla” dedi. Danabaşoğulları, kamu çalışanlarının yüksek kiralar nedeniyle büyükşehirlerden ve tatil yörelerinden adeta kaçmakta olduğunu da söyledi.

 

“MEMUR VE EMEKLİ 2024-2025 YILLARININ DA KAYBEDENİ OLMAYA ADAY”

Merkez Bankası’nın gelecek yıllara ilişkin enflasyon tahminlerini güncellediğini ve bütün tahminlerini yükselterek, 2023 yılı için yüzde 58, 2024 yılı için yüzde 33, 2025 yılı için ise yüzde 15 enflasyon tahmininde bulunduğunu hatırlatan Danabaşoğulları, “Bu gerçekler göz önünde bulundurulduğunda kamu işveren tarafının maaş zammı önerisinin müzakere edilebilir bir tarafı dahi bulunmamakta. Memur ve emekli bu teklifle birlikte 2024 ve 2025 yıllarının da kaybedeni olmaya aday” diye konuştu.

untitled-1-y-015.jpg

“SIKINTILARIN SEBEBİ MEMUR VE EMEKLİLER DEĞİL”

Türkiye Kamu Sen olarak yıllardan beri hedeflenen enflasyona göre maaş belirlemenin yanlış olduğunu ifade ettiklerini hatırlatarak, enflasyon oranında maaş artışının gerçekte sıfır zam olduğuna vurgu yaptıklarını kaydeden Danabaşoğulları, “Maaşların reel olarak yükselmesi ve alım gücünün iyileştirilmesi için refah payı verilmesi gerektiğini ısrarla dile getiriyoruz. Ne yazık ki, kamu işveren tarafının teklifinin Merkez Bankası’nın enflasyon tahmininin bile uzağında kaldığını görüyoruz. Ülkemizde yaşanan bir takım ekonomik sıkıntılar olduğunun farkındayız ancak bu sıkıntıların sebebinin memur ve emekliler olmadığını da biliyoruz. Ekonomideki kötü gidişin bedelinin memur ve emeklilere ödetilmesini kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.

 

“ANLAMAKTA GÜÇLÜK ÇEKİYORUZ”

Görüşmelerin başladığı 1 Ağustos’tan beri yapılan müzakerelerde yalnızca mali haklarda değil sosyal haklarda da bir ilerleme kaydedilemediğini belirten Danabaşoğulları, açıklamasına şöyle devam etti:

“Pazarlık sürecinin sonuna hızla yaklaşmaktayız. Masada sonuçsuz kalan pek çok konu bulunuyor. Mali haklarda ilerleme sağlayamamış olmak bir yana bütçeye yük teşkil etmeyecek konuların da kamu işveren tarafında karşılık bulmamış olmasını anlamakta güçlük çekiyoruz. Hem enflasyon beklentisinin dahi altında bir maaş önerisi ile geleceksiniz hem de mali yük oluşturmayan konuları da kabul etmeyeceksiniz. Böyle bir yaklaşımı iyi niyetli bulmamız mümkün değil. Bu nedenle hükümet, teklifini gözden geçirmek ve diğer taleplerimizle birlikte müzakere edilebilir bir paketle masaya gelmek zorunda. Gerçekleşen enflasyon, büyüme, refah payı, harcamalar ve geçmiş dönemde yaşanan kayıpların telafisi gibi etkenlerin göz ardı edildiği bir müzakere süreci, kamu çalışanları nezdinde de olumsuz sonuçlara neden olacaktır. Kira yardımı, eş ve çocuk parası, ısınma ve ulaşım yardımı ile yemek ücreti gibi taleplerimizin mutlak surette değerlendirilmesi gerekmekte.”

 

MASADA YER ALMASI GEREKEN DİĞER KONULARI HATIRLATTI

Türkiye Kamu Sen olarak, pazarlık yapmaya zaman kalacak şekilde bir an önce yeni ve kabul edilebilir bir teklifin gelmesini beklediklerini söyleyen Danabaşoğulları, şunları ifade etti:

“Bu teklifte toplu sözleşmelerinin başında Kamu İşveren tarafına sunduğumuz gerçek enflasyon rakamlarının dikkate alındığı kabul edilebilir bir oransal artış, alım gücünün yükseltilmesi için maaşlara refah payı eklenmesi, 8 bin 77 lira tutarındaki ilave ek ödemenin taban aylığa eklenerek emekli maaşlarına da yansıtılması, memurlara da bayram ikramiyesi verilmesi, kira yardımı başta olmak üzere memurların ihtiyacına yönelik yeni sosyal yardım kalemlerinin oluşturulması ve mevcut yardımların artırılması, 1. dereceye gelen tüm kamu görevlilerinin ek göstergelerinin 3600 olarak belirlenmesi, gelir vergisi oranlarının çalışanlar için yüzde 15’e sabitlenmesi, bütün güvencesiz sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi, 3+1’e dayalı istihdamın kaldırılması, yardımcı hizmetlilerin Genel İdare Hizmetleri Sınıfına alınması gibi konular yer almalı.”

 

“İNSAFLI, HAKKANİYETLİ VE GERÇEKÇİ OLMAYA DAVET EDİYORUZ”

“Ne olursa olsun kamu çalışanlarına ve emeklilerimize gerçekleşen enflasyonun üzerine refah payı verilmesi sonucunda ulaşılacak tatminkar bir maaş zammı, hayatın gerçekleriyle örtüşen tek yaklaşım olacaktır” diyen Danabaşoğulları, son olarak şunları kaydetti:

“Bütün bu unsurların yanında hizmet kollarına ilişkin olarak diğer hususların da sorunları kalıcı bir çözüme kavuşturacak biçimde ele alınması zorunlu. Toplu pazarlık aşamasının sonlarına geldiğimiz şu günlerde memur ve emeklilerimiz, ekonomik gerçekler karşısında ezilen kesim olmaktan kurtarılmalı. 2024 yılı için yüzde 33 enflasyon hedeflenirken yüzde 25 zam teklif etmek izaha muhtaç bir yaklaşımdır. 2025 yılı için yüzde 15 enflasyon beklenirken yüzde 11 zam teklif etmenin mantığını anlamakta zorluk çekiyoruz. Yetkilileri gerçeğe çağırıyor, insaflı olmaya davet ediyoruz. Bu mağduriyete bir son verin. Yıllardır hedef enflasyona göre verilen zamlar nedeniyle memur ve emeklilerimiz vatandaşımız mağdur olurken hedeflenen enflasyonun bile altında zam teklifi ile masaya gelmek ne demektir? Kamu çalışanları ve emeklilerimiz gerçekten de son derece mütevazı ve ayakları yere basan taleplerde bulunmakta. Çalışanlarımızın gösterdiği bu iyi niyet ve fedakarlık, maalesef kamu işveren tarafında aynı şekilde karşılık bulmadı. 25 milyon vatandaşımız, yüzlerini güldürecek adil ve hakkaniyetli yeni bir teklif beklemekte. Memur ve emeklilere yapılacak zam teklifi, tahmin raporlarına bakılarak değil marketteki etiketlere bakılarak belirlenmeli. Kamu işveren tarafını masaya yeni teklif getirirken insaflı, hakkaniyetli ve gerçekçi olmaya davet ediyoruz.” HABER: ÖMER ALİ YETGİN

Bu haber toplam 1205 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim