“Şirketler sürdürülebilirlik konusunda icraatlar yapmalı”

ANSİAD’ın konuğu olan Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi CEO ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Çağatay Özdoğru, “Biz şirketler olarak sürdürülebilirlik konusunda bir takım icraatlar yapmıyorsak finansmana erişemeyeceğiz veya daha maliyetli erişeceğiz. Bu tür şeyler geliyor ve bugünün dünyasında bu var” dedi.

Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (ANSİAD) 2024 yılı 3. olağan toplantısı, şehir merkezindeki bir otelde gerçekleştirildi. Eski başkanlardan ANSİAD Ekonomik ve Sektörel Gelişme Çalışma Masası Başkanı Ergin Civan başkanlığında gerçekleştirilen toplantının konuşmacı konuğu Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi CEO ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Çağatay Özdoğru oldu. “2024 Global Trendler” konulu bir sunum yapan Özdoğru, ekonomiye ilişkin öngörülerini de paylaştı.

“DEPREM KONUSUNU HER DAİM GÜNDEMDE TUTMALIYIZ”

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin birinci yıl dönümü nedeniyle saygı duruşuyla başlayan toplantının açılış konuşmasını yapan ANSİAD Başkanı Ercan Özbek, depremin üzerinden 1 yıl geçmesine rağmen deprem bölgesinde konut sorununun devam ettiğine işaret etti. Türkiye genelinde konut üretiminin, kentsel dönüşüm ve deprem risklerine karşı hazırlığın istenilen hızda ilerlemediğini belirten Özbek, “Deprem meydana geldiği zaman gündem olan bir afet olayı. Bu nedenle Antalya özelinde de deprem konusunu her daim gündemde tutmanın önemli olduğu düşüncesindeyiz” dedi. Araştırmacı Prof. Dr. Naci Görür ile yaptığı telefon görüşmesini paylaşan Özbek, “Kentimiz aktif bir fay hattı üzerinde bulunmamakta ama kendisi Antalya’nın güneyinden geçen Kıbrıs Helen fay hattına dikkat çekti. Bu hattın kırılması durumunda 100 kilometrelik bir alanı etkileyeceğini paylaştı” diyerek, Görür’ün 14 Mayıs’taki olağan toplantının konuğu olacağını bildirdi.

“ADAYLARA SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZİ SUNACAĞIZ”

“Kent olarak, kamu kurumları, yerel yönetimler ve iş dünyası hep birlikte sürdürülebilir bir gelecek, gelişmiş bir toplum, nitelikli eğitim, depreme karşı dirençli bir kent vizyonu gibi hedefler ışığında birlikte çalışmalıyız” diyen Özbek, “Bu hedefler ışığında önümüzdeki seçim gündemi ile birlikte, ANSİAD’ın geleneği olarak belediye başkan adaylarını misafir ediyor olacağız. Antalya ile ilgili sorunları ve çözüm önerilerimizi de dosya olarak sunacağız ve seçim sonrası takipçisi olacağız. Bu dönemde ANSİAD olarak geçmişten gelen tecrübe ve bilgi birikimimizle, hep birlikte bu şehrimizin vizyonuna katkı yapacağımıza inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KONUSUNDA POZİTİF BASKI VAR”

Türkiye’nin coğrafi konumu nedeniyle konjonktürel sıkıntılarla karşı karşıya kaldığına işaret eden Esas Holding Yönetim Kurulu Üyesi CEO ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi Çağatay Özdoğru ise, “Bunlar bizim ileri gitmemizi engellememeli” dedi. Konuşmasında sürdürülebilirlik, yüksek teknoloji yapay zeka ve verimliliğin önemi konularına değinen Özdoğru, 2024 yılı ekonomisine ilişkin öngörülerini dile getirdi. Sürdürülebilirlik konusunun 18. yüzyıldan bu yana konuşulduğuna işaret eden Özdoğru, sürdürülebilirliği “Düzgün bir dünya ve gelecek nesillere temiz bir dünya bırakmak” olarak tanımladı. Sürdürülebilirlik konusunda toplumsal bir baskı olduğuna dikkat çeken Özdoğru, “Biz şirketler olarak sürdürülebilirlik konusunda bir takım icraatlar yapmıyorsak finansmana erişemeyeceğiz veya daha maliyetli erişeceğiz. Bu tür şeyler geliyor ve bugünün dünyasında bu var. Bunu pozitif baskı diye düşünebiliriz. Tüketicilerden, müşterilerden de aynı baskı var. Özellikle genç nesil, yeni kuşak malı alırken ‘Dünyaya zarar veriyor mu? Çocuk işçi çalıştırıyor mu?’ şeklinde sorguluyor. Daha da sorgulamaya devam edecek” diye konuştu. Özdoğru, şirketlerin kirlettiği dünyaya katkıda bulunması ve sosyal sorumluluk konularına önem vermesi gerektiğine de işaret etti. Yönetişime de değinen Özdoğru, şirketlerde iyi yönetişimin önemli olduğunun altını çizdi.

“TEKNOLOJİYLE KALKINMA” VURGUSU

Hayatın her tarafında teknoloji olduğuna işaret eden Özdoğru, “Ülkemizde maalesef teknoloji kalkınma stratejilerinin merkezine hiçbir zaman gelemedi. Türkiye, 10 bin dolar kişi başı milli gelir çıkmazından, teknoloji endüstrisine yatırım yapmadan mümkün değil çıkamayacak” dedi. Türkiye’nin önündeki en büyük fırsatın kalkınma stratejilerinin merkezine teknolojiyle kalkınmayı koymak olduğunu söyleyen Özdoğru, doğru yatırım ve stratejilerle kişi başı milli geliri 17 bin dolar seviyelerine taşımanın mümkün olduğuna dikkat çekti. Özdoğru, teknolojiyle ilgili Türkiye’nin önündeki fırsatlara da değindi.

“YAPAY ZEKA ARTIK ÖNLENİLEMEZ ŞEKİLDE HAYATIMIZDA”

Yapay zekanın Antik Yunan’dan bu yanadır konuşulduğuna işaret eden Özdoğru, “Yapay zeka; bilgisayarların, makinaların öğrenmesi. Daha çok bilgiyi bilgisayara vermek, daha çok kodlama yapmak ve bilgisayarların hızı. Bilgisayara çok bilgi girildi ve bilgisayarlar artık çok daha akıllı, hızlı. Yapay zeka artık önlenilemez şekilde hayatımızda” diye konuştu. Yapay zeka ve verinin birbirinin çok içinde olduğunu belirten Özdoğru, teknolojiyi en iyi bilenlerin şirket yönetimlerinde daha fazla ön plana çıkmaya başladıklarına da işaret etti.     

“ŞUANDA İYİYE GİDİŞAT VAR”

Enflasyonun büyük bir problem olduğunu da söyleyen Özdoğru, “Bu yıl yüzde 40 civarlarında bir enflasyon tahmin ediliyor. Cari açık tarafında da azalma planlanıyor. Böyle iyilikler bekliyoruz. Bunlar gece ile gündüz gibi değişecek şeyler değil, bir süreç. Türkiye, 2010 ila 2018 arasında çok iyi bir dönem yaşadı. İş hayatımda hiçbir zaman böyle bir dönem görmemiştim. 7-8 yıl çok iyi giden bir dönemimiz oldu. Maalesef bir iyi bir kötü gidişatımız var. Hep krizlerle yaşadık. Bunlar iyi şeyler değil, toplumun da dengesini bozuyor. Şuanda iyiye gidişat var. Konjonktürel olarak iyi bir havanın içine giriyoruz. Olumlu olacağını düşünüyorum. Yabancı sermayenin gelmesi çok önemli. Yabancı sermaye akar su gibidir. Akar su engel olduğunda yolunu değiştirir. Yabancı sermaye öngörülük ister, doların bir öyle bir böyle olmasını istemez. Ekonomi kötü gidecekse onu da bilmek ister, ona göre önlem alır. Bir öyle bir böyle yabancı sermayenin en sevmediği şeydir” şeklinde konuştu.       

YATIRIM YAPILABİLECEK SEKTÖRLER

Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Özdoğru, orta gelir tuzağından kurtulmak için yatırım yapılabilecek sektörleri savunma sanayi, otomotiv, yüksek teknoloji, turizm, sağlık ve lojistik olarak sıraladı.  

“TÜRKİYE’NİN REFORMLAR YAPMASI LAZIM”

Özdoğru’nun bahsettiği sürdürülebilirlik, yapay zeka ve verimlilik gibi konuların herkesin gündeminde olması gerektiğini belirten toplantı Başkanı Ergin Civan ise, “Türkiye, kişi başı gelirde 10 bin dolarlık bir baremde sıkışmış durumda. Bunu uzun yıllardır bir türlü aşamıyoruz. Buna ekonomide orta gelir tuzağı da deniyor. Nüfus ve ekonomik büyüklük olarak Türkiye’ye benzeyen ve bunu aşan tek ülke Güney Kore. O da teknolojideki yatırımlar ve ilerlemeyle aştı. Türkiye ekonomisinin yapısal sorunlarından da kurtulabilmesi için reformlar yapması lazım. Bunların içinde teknolojik yatırımların, teknolojik verimliliğin, teknolojik üretimin ciddi bir sıçrama yapması gerekiyor ki bulunduğumuz noktadan daha ileri gidelim” ifadelerini kullandı.    

HEDİYE VERİLDİ

Toplantı sonunda Özdoğru’ya günün anısına hediye takdiminde bulunuldu. HABER: EROL YILDIZOĞULLARI