Bugün 23 Kasım 2024 Cumartesi
  • Antalya18 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3005.805
    %1.82
  • Dolar
    34.5348
    %0.14
  • Euro
    36.0249
    %-0.48
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Sistem çalışmıyorsa sorumlusu bizler olmamalıyız”
08 Haziran 2022 Çarşamba 14:58

“Sistem çalışmıyorsa sorumlusu bizler olmamalıyız”

Her ay beyannameleri zamanında dijital ortamda sisteme göndermek zorunda olan mali müşavirlerin, çalışmayan sistemler nedeniyle geç saatlere kadar çalışmak zorunda kaldıklarına dikkat çeken ASMO Başkanı Sacittin Hancıoğlu, “Devletin sağladığı sistem...

Her ay beyannameleri zamanında dijital ortamda sisteme göndermek zorunda olan mali müşavirlerin, çalışmayan sistemler nedeniyle geç saatlere kadar çalışmak zorunda kaldıklarına dikkat çeken ASMO Başkanı Sacittin Hancıoğlu, “Devletin sağladığı sistem çalışmıyorsa bunun sorumlusu bizler olmamalıyız” dedi. Hancıoğlu, dijitalleşmenin işlerini kolaylaştırmadığını da söyledi.

 

21-22 Mayıs tarihlerinde 24. olağan genel kurulunu gerçekleştiren Antalya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (ASMO) yapılan seçimlerinde Çağdaş Demokrat Grup’tan 5, Meslekte Birlik Grubu’nda 2 kişi yönetime girmeyi başardı. Yönetim Kurulu’nun yaptığı görev dağılımında Başkanlığa Sacittin Hancıoğlu, Başkan Yardımcılıklarına Zülküf Demir ve Yasemin Barlas, Oda Sekreterliğine Necati Şenyiğit, Oda Saymanlığına Figen Çağlar ve üyeliklere Beytullah Demir ile Adil Çomaklı seçildi. Disiplin Kurulu Başkanı Uğur Polat, Disiplin Kurulu üyeleri ise Nuray Öz, Muharrem Tosun, Bekir Duyan ve Mustafa Erol’dan oluştu. Denetleme Kurulu Başkanı Musa Bayar olurken, Denetleme Kurulu üyeleri Duygu Durkadın Gül ve Sercan Akbayır oldu. Başkan olduktan sonra gazetemize ilk değerlendirmelerini yapan Sacittin Hancıoğlu, muhasebe camiasıyla ilgili önemli değerlendirmelerde bulunarak meslek mensuplarının yaşadığı sorunlara dikkat çekti. Paydaş kurumlardan istenen bilgilerin artması nedeniyle dijitalleşmenin işlerini kolaylaştırmadığını belirten Hancıoğlu, yaşanan sistem tıkanıklıklarının da meslek mensuplarını geç saatlere kadar çalışmak zorunda bıraktığının altını çizdi.

                                                 

ÇAVDAR’A TEŞEKKÜR

Her 3 yılda bir seçimli genel kurul gerçekleştirdiklerini hatırlatan Hancıoğlu, “Bizde 2 dönem kuralı olduğu için Emrullah Tayfun Çavdar başkanımızın dönemi sona erdi ve yapılan seçimde meslektaşlarımızın teveccühü ile göreve bizler seçildik. Başarılı başkanlığından dolayı Emrullah Tayfun Çavdar başkanımıza teşekkür ediyorum” dedi.

 

ODA SEKRETERLİĞİNDEN BAŞKANLIĞA

2016 yılından bu yanadır 2 dönem Oda Sekreterliği yaptığını hatırlatan Başkan Hancıoğlu, “Şimdiye kadar gönüllülük esasıyla odamızın birçok bölümünde çalıştım. Grup yürütmelerinde, komisyon başkanlıklarında bulundum. Danışma kurullarında ve üst birlik temsilciliklerinde görev aldım. Her zaman meslek mücadelesinin içinde bulundum. Bugüne kadar üyelerimize daha iyi hizmet verebilmek adına çaba harcadım. Bundan sonra da bu çabam devam edecek” şeklinde konuştu.

 

“BÜYÜK BİR CAMİAYIZ”

ASMO’nun ayrı odaları bulunan Manavgat ve Alanya haricinde faal 3 bin 400 üyesi bulunduğunu 500’e yakın da staj gören aday meslek mensubu olduğunu bildiren Hancıoğlu, “Biz büyük bir camiayız. İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’dan sonra Antalya, Türkiye’deki 5’nci büyük oda” açıklamasında bulundu.

 

“FEDAKARLIKLARIMIZ UNUTULMAMALI”

Pandemi döneminde fedakarlıkla çalışmaya devam ettiklerinin altını çizen Hancıoğlu, şunları dile getirdi:

“Pandemi dönemini yaşadık ve yaşamaya devam ediyoruz. Salgın ciddi manada durdu ama sağlıkçılardan sonra en fazla hayatını kaybeden meslek dalıyız. Ekonominin çarklarının devam etmesi uğruna elimizi taşın altına soktuk. Sokağa çıkma yasaklarından muaf olarak çalışmaya devam ettik. Ekonomi çalışsın, üretim durmasın, insanlar evlerine ekmek götürsün diye çalıştık. İşçilerin işsizlik sigortasından faydalanması için birçok mali veriyi bizler hazırladık. Ekonominin çarkları dönmeye devam etti ama bunun bir bedeli oldu. Pandemiden dolayı 140 meslektaşımız hayatını kaybetti. Meslektaşlarımızın salgın dönemindeki fedakarlıkları unutulmamalı.”

hancioglu-1.jpg

“FEDAKARLIKLARIMIZA RAĞMEN DESTEKLERDEN FAYDALANAMADIK”

“Ülkemizin sorunlarıyla bizlerin sorunları birbirinden ayrı düşünülemez” diyen Hancıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“Ülkemiz iyi olmalı ki bizler de iyi olalım. Ne yazık ki ülkemiz, dünyayı kasıp kavuran pandemiden en fazla etkilenen ülkeler arasında yer aldı. Bu kadar fedakarlık yaptığımız süreçte birçok ticari sektör Katma Değer Vergisi (KDV) oranının düşürülmesi gibi desteklenirken maalesef bizlere bir kolaylık sağlanmadı. Hibe, KOSGEB desteklerine giremedik. KDV oranları birçok sektörde düşürülmesine rağmen esas ekonominin çarklarını dönmesini sağlayan bizlere ne yazık ki KDV indirimi hiç düşünülmedi. Bizim için vergi mükellefleriyle idare arasında köprü görevi gördüğümüz söylenir. Bu doğrudur ama köprünün sadece geçilen boyutunda olmamalıydık. En azından bu zor dönemde bizlere de artı değerler sağlanmalıydı. Kredilerle, KDV oranlarının düşürülmesiyle desteklenmeliydik. Ne yazık ki bunları göremedik.”

 

“TAHSİL ETMEDİĞİMİZ PARANIN KDV’SİNİ ÖDEMEK ZORUNDA KALIYORUZ”

Katma Değer Vergisi Kanunu’nda hizmetin görülmesinin esas olduğunu, Gelir Vergisi Kanunu’na göre ise ücret alındıktan sonra makbuz kesilmesi gerektiğini belirten Hancıoğlu, “Gelir Vergisi Kanunu ile Katma Değer Vergisi Kanunu arasında bir çelişki yaşıyoruz. Bundan dolayı ücretini almadan KDV’yi beyan etmek durumunda kalıyoruz. Tahsil etmediğimiz paranın vergisini ödüyoruz. Bununla ilgili gelişmeler olacak. Tevkifat yoluyla ödemek gibi bir adım atılıyor” açıklamasında bulundu.

 

“ANTALYA’DA YETERLİ SAYIDA MALİ MÜŞAVİR VAR”

Mesleğe girişin çok zor olduğunu dile getiren Hancıoğlu, “Zor olmasına elbette eleştirel bakmıyoruz. Bu mesleği yapmak isteyen birisi öncelikle üniversiteyi bitirmeli. Staj başlatma sınavlarını geçmeli. 3 yıl çalışarak stajını yapmalı ve stajını tamamladıktan sonra yeterlilik sınavlarına girerek başarılı olmalı. Ondan sonra mali müşavir olmak hakkını kazanır ve ruhsatını alır. Nüfus sayısına oranla Antalya’da yeterli sayıda mali müşavir var. Elbette süreç durmadan ilerliyor. Arkadaşlarımız illaki büro açarak değil, başka bir mali müşavirin yanında çalışarak da mesleği ifa edebiliyor veya hizmet akdiyle bir işverene bağlı olarak da mali müşavirlik mesleği sürdürülebiliyor. Bunlar bağımlı olarak çalışanlardır” dedi.

 

“DİJİTALLEŞME İŞLERİMİZİ KOLAYLAŞTIRMADI, MESLEĞİMİZ YAPILAMAZ KONUMA GELİYOR”

Dijitalleşme arttıkça işlerinin kolaylaşacağını düşünürlerken daha da zorlaştığını belirten Hancıoğlu, “Bizler e-uygulamalar arttıkça, mesleğimiz dijitalleştikçe mesleğimiz daha kolay yapılacak diye düşündük ama ne yazık ki öyle olmadı. Dijitalleştikçe devletimiz bilgiye ulaşmanın yolunu kendi bünyesinde istihdam ettiği memurlardan ziyade bizlerden almaya başladı. Neredeyse devletin memuru konumuna geldik. Mesleğimiz yapılamaz hâle getirilmeye başlandı. Dijitalleşme işlerimizi kolaylaştıracak diye düşünürken, birçok paydaş devlet kurumu bilgileri bizden almaya başladı. Biz bundan kaçınmayız ama esas olan bunun ücretini almaktır. Ücretini aldığımız zaman biz bunları yapabiliriz ama bunlar bir insanın kaldıramayacağı seviyeye ulaşmaya başladı. Bu meslek yapılamaz konuma geliyor” uyarısında bulundu.

 

“SİSTEM ÇALIŞMIYORSA SORUMLUSU BİZLER OLMAMALIYIZ”

Sistemsel hatalar yaşandığına dikkat çekerek meslek mensuplarının çalışmayan sistemler nedeniyle geç saatlere kadar çalışmak zorunda kaldıklarına dikkat çeken Hancıoğlu, şunları dile getirdi:

“Sistemsel hatalar oluyor. Meslektaşımız mali verileri bilgisayarına işliyor ve dijital ortamda bayanı gönderecek ama sistemler çoğu zaman özellikle de son günlerde çalışmıyor. Bizden geç vakte kadar bu beyannameler isteniyor. Sistem tıkır tıkır işlerse biz göndeririz ama olmuyor. Sonuçta bizlerde yanımızda işçi çalıştırıyoruz. Bizlerin de aileleri var. Memurlar nasıl saat 17.30’dan sonra çalışmıyorsa, emekçiler mesai saatinden sonra işi nasıl bırakıyorsa devletin bizi de mesai saatinden sonra çalıştırmaması lazım. Devletin sağladığı sistem çalışmıyorsa bunun sorumlusu bizler olmamalıyız. Bu bizim en büyük sorunlarımızdan birisi. Meslektaşlarımız her ayın 17’si, 26’sı, ay sonu geldiğinde büyük sıkıntılar çekiyor. İşleri yetiştirememenin stresinden rahatsızlananlar, hayatını kaybedenler oluyor. Bize bu reva görülmemeli.”

 

“GERÇEK MANADA MALİ TATİL İSTİYORUZ”

1-20 Temmuz arasındaki mali tatilin tanınmış bir hak olmasına rağmen gerçek manada yaşanamadığını belirten Hancıoğlu, “Meslektaşlarımız mali tatili gerçek manada yaşamayı hak ediyor. Mali tatilde dinlenmemiz gerekirken maalesef dinlenemiyoruz. Gerçek anlamda bir mali tatil yaşayamıyoruz. Bizler gerçek manada çalışmadığımız bir bütün ay istiyoruz. O aya ait beyannamelerin de ertesi ayda beraber verilmesini talep ediyoruz” dedi. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 6052 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim