Tat güven tazeledi

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Antalya Şubesi'nin 16. Olağan Genel Kurulu, şube binasında hafta sonu gerçekleştirildi. Cumartesi günü genel kurul toplantısının, Pazar günü ise seçimlerin yapıldığı genel kurulda, Divan başkanlığını eski başkan İlhan Metin yaptı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan genel kurulda, tek liste ile seçime gidildi. Üyelerden aldığı oyla güven tazeleyen Şaban Tat, yeniden başkanlık görevine seçildi. Yaptığı konuşmada enerji üzerine önemli konulara değinen Tat, tüm savaşların ana sebeplerinin enerji kaynaklarına sahip olmak olduğuna dikkat çekti. Devletlerin enerji politikalarının, ekonomi, sanayi, savunma ve hatta dış politikaları ile doğrudan bağlantılı olduğundan stratejik bir yaklaşımla oluşturulması uyarısında bulunan Tat, “Enerji politikası her hükümet döneminde değişmemeli, orta ve uzun vadeli hedefleri ile bir devlet politikası olmalı” dedi. Türkiye’nin enerjide ilk beş sorununu “Arz güvenliği, dışa bağımlılık, elektrikte doğalgaza bağımlılık, pahalılık, enerji kullanımında verimsizlik” olarak sırayan Tat, yapılması gerekenleri de anlattı.

“HER ZAMAN ÜLKENİN YARARINA OLAN POLİTİKALARI ÖN PLANA ÇIKARIYORUZ”

EMO’nun Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı 6235 sayılı yasa ile kurulan, yasa, tüzük ve yönetmeliklerle yönetilen kamu kurumu vasfında olduğunu hatırlatan Tat, özerk-bağımsız bir kurum ve meslek odası özelliğinin ön planda olduğunu söyledi. EMO’nun herhangi bir siyasi yapının içinde olmayacağı gibi, kamu yararına çalışma niteliği çerçevesinde her zaman geniş halk kitlelerinin ve ülkenin yararına olan politikaları ön plana çıkarması ile bilindiğine dikkat çeken Tat, “Meslek odamızın kuruluş amaçlarından birisi, üyelerinin mesleki faaliyetlerini, mesleklerinin gereğini ve bu alandaki düzenlemeleri yapmaktır. EMO meslek kuruluşu olarak mesleği geliştirme hedefi ile mesleki etkinlikleri toplum yararına gerçekleştirmekte, bilim ve teknolojiyi üyelerine ve topluma sunmayı hedeflemekte. Çalışma dönemi tek başına ve içinde bulunduğu tarihsel koşullardan bağımsız ele alınamaz ve alınmamalıdır” diye konuştu.

“BİR TERCİH DEĞİL, ZORUNLULUK”

Son 2 yıllık süreç içerisinde yaşanan bazı olaylara dikkat çeken Tat, “Dünyada özellikle bölgemizde çok önemli gelişmeler oluyor. Bir çok şey değişiyor, dönüşüyor. Tarih bize tüm savaşların ana sebeplerinin enerji kaynaklarına sahip olmak olduğunu söylüyor. Oyun kurucuların her türlü pis ve kirli oyunlarının içerisinde maalesef enerji politikalarındaki oyunlar önemli bir yer tutuyor. Bütün bu olumsuzluklara, zor şartlara karşı başta kurucu liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere değerlerimize sahip çıkmalıyız .Onun gösterdiği ülkü doğrultusunda bir ve birlik olmalıyız. Bugünkü şartlar altında bu bir tercih değil bir zorunluluktur” ifadelerini kullandı.

“ENERJİ, DEVLET POLİTİKASI OLMALI”

EMO olarak enerji politikalarına kayıtsız kalamayacaklarının altını çizen Tat, “Enerji talebinin ekonomik ve nüfus bakımından büyümeye paralel olarak sürekli arttığı büyüyen dünyada, enerji politikaları her geçen gün, dünden daha önemli olmakta. Devletlerin enerji politikaları, ekonomi, sanayi, savunma ve hatta dış politikaları ile doğrudan bağlantılı olduğundan stratejik bir yaklaşımla oluşturulmalı. Enerji politikası her hükümet döneminde değişmemeli, orta ve uzun vadeli hedefleri ile bir devlet politikası olmalı” açıklamasında bulundu.

“ENERJİDE İLK BEŞ SORUN”

“Ülkemizin gelişmesi, kalkınması, büyümesi ve hatta bağımsızlığı açısından büyük önem taşıyan enerji politikasına Odamızın yaklaşımı da hayati önem taşımakta” diyerek Türkiye’nin enerjide ilk beş sorununu arz güvenliği, dışa bağımlılık, elektrikte doğalgaza bağımlılık, pahalılık, enerji kullanımında verimsizlik olarak sırayan Tat, şunları dile getirdi:

“Enerjinin yeterli, ekonomik ve kesintisiz olarak kullanıcıya ulaştırılması gerekmekte. Ülkenin enerji ihtiyacının kesintisiz ve yeterli bir şekilde kaynak çeşitliliği sağlanarak; düşük maliyetle, güvenli ve çevreye duyarlı bir arz sistemi içinde karşılanmak suretiyle sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması esastır. Enerji arz güvenliğini sağlamak için enerji üretiminde rüzgar, güneş, jeotermal, hidrojen ve biyokütle gibi yeni, yerli ve yenilenebilir kaynaklardan azami ölçüde yararlanılması gerekir. Bu konuda ülke kaynaklarının bir an evvel harekete geçirilmesi için gerekli tedbirler alınmalı” uyarısında bulundu.

“TÜKETİCİ BİLİNCİ OLUŞTURULMALI, YERLİ ENERJİ TEKNOLOJİLERİ SANAYİ KURULMALI”

En önemli enerji kaynaklarından olan elektriğin dağıtım ve kullanımında kayıp ve kaçakların önlenmeli olduğunu söyleyen Tat, kullanılan teknolojinin geliştirilmesine ve yeni bir santral kurulması ile eş anlamlı olan enerji tasarrufu konusunda tüketici bilinci oluşturulması gerektiğini dile getirdi. Yerli kaynaklar olan kömür ve kömür santrallerinin rehabilite edilmesi gerektiğini de ifade eden Tat, “Yerli enerji teknolojileri sanayi kurulmalı. Rüzgar türbinleri, güneş panelleri-fotovoltaik piller ve hidrojen yakıt pilleri teknolojilerine yatırım yapılmalı, özel sektör bu alanlara yönlendirilmeli. Enerji herkes için en vazgeçilmez bir yaşam-insan hakkıdır. İnsanların enerjiye ulaşmasını temin etmek ise kamusal bir sorumluluktur. Planlı, merkezi ve milli bir enerji sektörünün oluşturulması sağlanmalı. Bunun için planlama süreçlerine sektörde var olan emek ve meslek odalarının, bilimsel kurumların katılımı sağlanmalı” diye konuştu.

“SORUNLARIN TÜMÜ ÇALIŞANLARIN SIRTINDAN ÇÖZÜLMEYE ÇALIŞILIYOR”

21. yüzyılın başında dünya devletleri arasında, jeopolitik güç mücadelesi ve çok uluslu şirketler arasındaki rekabetin öne çıktığı bir dönem yaşandığına işaret eden Tat, şöyle konuştu:

“Günümüzün güç odakları, sorunlarının tümünü çalışanların sırtından çözmeye çalışıyor. Bu gelişmeler salt alt gelir gruplarından ziyade daha iyi konumda olan bizleri de etkilemekte. O nedenle mesleki demokratik bir kitle olmanın sorumluluğu ile hareket ederek çağdaş, bağımsız, demokratik, kimseyi ötekileştirmeyen daha katılımcı, daha özgür, daha eşit paylaşan, daha kalkınmış bir Türkiye özlemi ile haktan ve emekten yana tavır alan, bu doğrultuda politikalar üreten ve mücadele veren bir EMO’ya olan ihtiyaç daha da artmıştır. EMO güzel örneklerinde olduğu gibi Oda, şube, temsilcilikleri, üyeleri ile birlikte karar alma, üretme ve birlikte yönetme ilkesi ile ülkemizdeki bağımsız, eşit ve özgür, barış içinde bir Türkiye için çalışmalıdır. EMO meslek odası olarak mesleği toplum yararına geliştirmek bilim ve teknolojiyi halkın hizmetine sunmak, bunu yaparken belgelendirme çalışmalarını, mesleki denetim çalışmalarını, haksız rekabeti önleyici ve meslek eğitimini düzenleyici çalışmalarını ilgili kurum ve kuruluşların nezdinde meslektaşlarımızın hak ve çıkarlarını temsil etme çalışmalarını, meslek öncesi eğitimin irdelenmesi, meslek içi eğitim kursları ve teknik yayın çalışmaları arttırılarak sürdürülmeli.”

“GENÇLERİN UCUZ İŞ GÜCÜ HALİNE GELDİĞİNE ŞAHİT OLUYORUZ”

TMMOB ve bağlı Odaların, kent içerisinde halkın yaşadığı sorunlara, doğal alanlardaki tahribatlara karşı mücadele etmekte olduğunu, kamusal yarar ve değerleri korumak amacıyla yürütülen dava süreçlerinde öncü rol üstlendiğini kaydeden Tat, şunları söyledi:

“Gerekli altyapı çalışması ve kadro oluşturulmadan açılan yüzlerce üniversiteye yerleşen öğrencilerin geleceğiyle oynandığına ve alandaki ucuz iş gücü haline geldiklerine üzülerek şahit oluyoruz. Meslek odamızın siyaset üstü etik bir meslek kuruluşu olması yönünde emek sarf edilmeli. Ancak; milli sanat ve kültürümüze, örf, adet ve geleneklerimize, demokratik laik Cumhuriyetimizin kazanımları olan üniter Devlet yapısına, Atatürk ilke ve inkılaplarına, vatanın bölünmez bütünlüğüne, dilimiz, bayrağımız ve kültürümüze saygılı bunlara yapılacak olumsuzluklara karşı en şiddetli tepkiyi veren bir meslek odası olarak çalışmalı. EMO bilgi birikimi, zengin deneyimi ve genç meslektaşlarımızın katkı ve katılımları ile geleceğine güvenle bakan sadece elektrik mühendisleri ile değil tüm alt meslek disiplinleri ile kucaklaşan aktif, üretken bir yönetim sergilemeli. TMMOB ile uyum içinde her türlü katkıyı koyarak birçok konuda kent ve ülke gündemini oluşturmalı.”

TAT İLE DEVAM

Görev süresi içeresinde gerçekleştirdikleri çalışmaları da özetleyen Tat, tüm çalışma arkadaşlarına teşekkür etti. Pazar günü ise seçimler gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen seçimde Tat, üyelerden aldığı oyla güven tazeleyerek tekrardan başkanlığa seçildi. HABER: YUSUF KATRAĞ