Bugün 23 Kasım 2024 Cumartesi
  • Antalya16 °C
  • IMKB

    %
  • Altın
    3005.805
    %1.82
  • Dolar
    34.5348
    %0.14
  • Euro
    36.0249
    %-0.48
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
“Turizm işçileri sektörden kaçıyor”
13 Ocak 2022 Perşembe 16:57

“Turizm işçileri sektörden kaçıyor”

Turizmin insanca yaşanacak ücret kazanılabilir bir sektör olmaktan çıktığını söyleyen Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, düşük ücretler ve ne kadar çalışılacağının belli olmaması nedeniyle turizm işçilerinin sektörden

Turizmin insanca yaşanacak ücret kazanılabilir bir sektör olmaktan çıktığını söyleyen Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, düşük ücretler ve ne kadar çalışılacağının belli olmaması nedeniyle turizm işçilerinin sektörden kaçtığını kaydetti.

 

Devrimci Turizm İşçileri Sendikası Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu, 2021 yılı turizmini değerlendirerek 2022 yılı için öngörülerini paylaştı. Turizm işçilerinin zor durumda olduğunun altını çizen Yahyaoğlu, işçilerin düşük ücretler ve ne kadar çalışılacağının belli olmaması nedeniyle sektör değiştirdiklerini vurguladı. Kalifiye elamanların sektörden kaçması nedeniyle müşteri memnuniyetsizliklerinin arttığına dikkat çeken Yahyaoğlu, patronların personel mutluysa müşterinin mutlu olacağının farkında olmadığını söyledi. İşçilerin sendikalaşarak haklarını arayabileceklerini vurgulayan Yahyaoğlu, turizmde 2019 yılının yakalanarak geçilmesi temennisinde bulundu.

 

“2021 YILI TURİZM İŞÇİLERİ AÇISINDAN İYİ GEÇMEDİ”

2021’in turizm işçileri açısından iyi bir yıl olmadığının altını çizen Yahyaoğlu, “2020 senesine göre kıyaslandığında nispeten iyi bir yıl oldu ama 2019 yılının yüzde 30-35’ini geçmeyen bir turizm sayısına ulaşıldı. İşçilerin önemli bir kısmı Haziran ayından sonra işbaşı yapabildi. Mart, Nisan ve Mayıs aylarını boş geçirdiler. Ücretler bakımından daha düşük, asgari ücretlerle çalıştılar. Otel ister 5 yıldız, ister 7 yıldız olsun en düşük ücretle satış yapan otelden daha fazla ücret vermediler. En düşük fiyatla satış yapan otel de asgari ücret civarında ücret verdi, geceliği 300-1000 Euro’ya satış yapan oteller de asgari ücret civarında işçi çalıştırdı. Ondan sonra da ‘Kalifiye eleman bulamıyoruz’ diyorlar. Bu ücretlerle kalifiye elaman bulamayacakları zaten çok açık. Asgari ücret civarında 5 ay çalışıp 7 ay boş kalan bir insan 12 ay boyunca asgari ücretin yarısı kadar bir para ile yaşamak zorunda kalır” dedi.

 

“KALİFİYE ELAMAN SEKTÖR DEĞİŞTİRİYOR”

Turizmde kalifiye elamanların sektör değiştirdiğini dile getiren Yahyaoğlu, “Turizm sektöründen kalifiye elaman kaçıyor. Çünkü, 3-5 ay çalışıp 7-9 ay işsiz kalmak kimsenin dayanabileceği bir şey değil. Herkes motokuryelik bile yapsa otelde alacağı paradan daha fazla alır duruma geldi. Bir markette tezgahtarlık, kasiyerlik bile yapsa 5 yıldızlı otelden alacağından daha eksik para almıyor. Otelde ne kadar çalışacağı belli olmadığı için ‘Hiç olmazsa burada 12 ay çalışırım’ diyor. Turizmde işçinin ne kadar çalışacağı belirsiz durumda. Çalışmaya yurt dışına gidenler daha fazla ücret alıyor. Bunun için de birçok insan yurt dışına kaçtı. Mesleğine, yabancı diline, kendine güvenen birçok personel şuan yurt dışında çalışıyor” diye konuştu.

 

“TURİZM, İNSANCA YAŞANACAK BİR ÜCRET KAZANILABİLİR SEKTÖR OLMAKTAN ÇIKTI”

 Sektörden sadece kalifiye elamanın kaçmadığının altını çizen Yahyaoğlu, “Turizm otelcilik okullarından mezun olanlar da sektörden kaçıyor. Turizm meslek liselerinden, yüksekokullarından, 4 yıllık fakülteden mezun olan çocuklar turizmde 1-2 yıl çalışmadan başka sektöre atlıyor. Verilen eğitime de maliyetlere de zamana da yazık oluyor. Turizmde çalışmayacaksa bu çocukların turizm eğitimi almalarının hiçbir faydası yok. Zaman, aile bütçelerinden harcanan ve eğitim amaçlı devlet bütçesinden harcanan paraların hepsi boşa gidiyor. Çünkü, turizm insanca çalışılabilir, insanca yaşanacak ücret kazanılabilir bir sektör olmaktan çıktı” açıklamasında bulundu.

 

“SEKTÖRÜN GELECEĞİ TÜKENİYOR”

Turizmde işçiye verilen düşük ücretlerin ve kalifiye elamanın sektörden kaçmasının turizmin geleceğini tükettiğini söyleyen Yahyaoğlu, “Müşteri memnuniyetsizlikleri her sene anketlere yansıyor ve müşteri şikayetleri internet sitelerine düşüyor. Niye, çünkü otel çalıştırmak için kapıdan geçeni alıyor. Bu nedenle turizm her sene daha ucuza satılır duruma düştü. Acentalar her yıl otellere daha düşük fiyatlar teklif ediyor. Ağırladığımız turist sayısında dünyada 6’ncı sıradayız. Gelirlere bakıldığında 17’nciyiz. 6’ncı sırada turist ağırlayan bir ülke niye 6’ncı sırada gelir elde etmesin? Bizden çok daha az misafir ağırlayanlar bizden daha çok gelir elde ediyor. Biz bu durama düştük” ifadelerini kullandı.

 

“PERSONELİNİZ MUTLUYSA MÜŞTERİNİZ MUTLU OLUR, PATRONLAR BUNUN FARKINDA DEĞİL”

“Oteller para kazanmadığı için işçiye para ödemiyor değil. 5 yıl önce 2 oteli olanların bugün 18 oteli oldu. Kazanmadıklarını söyleyemezler” diyen Yahyaoğlu, şunları dile getirdi:

“İşçisiyle, esnafı, halkıyla paylaşmıyor. Turizm gelirleri otel, acenta ve alışveriş üçgenine hapsedilmiş durumda ve turizm gelirleri bu üçgenin içinde kaybolup gidiyor. Halka, işçiye, esnafa bir faydası yok. Böyle bir turizm kabul edilemez. Asgari ücrete işçiyi 5 ay çalıştırıp kapının önüne koyacaksın, ne senelik izni ne kıdem tazminatı kalacak, diyeceksin ki ‘5 yıldızlı mermerden saraylar yaptım.’ Mermerden sarayların bize bir faydası yok. O 5 yıldızlı mermerden saraylara bi personel kapısından bi de müşteri kapısından girsinler. Aynı binaya girdiklerine şaşırırlar. İnsanına, personeline değer vermeyen sektör kalifiye personel bulamıyor. Bizde diyoruz ki, turizmi bilen, insana değer veren kalifiye patron bulamıyoruz. Turizm, insanın insana hizmet ettiği bir sektör. Bu sektörde sizin öncelikli müşteriniz personelinizdir. Personeliniz mutluysa müşteriniz mutlu olur. Patronlar bunun farkında değiller. İşçileri köle, amele çalıştırır gibi çalıştırdıklarının farkında değiller. Turizmde işçiye değer verildiğinde gelir artar, gelir arttığında işçiye verilebilecek ücret yükselir.”

      sam-9798.jpg

“ASGARİ ÜCRET ZAMMI İŞÇİNİN ELİNE GEÇMEDEN ERİDİ”

4 bin 253 liraya çıkan asgari ücretin çalışanların eline geçmeden eridiğini kaydeden Yahyaoğlu, şunları söyledi:

“İşçiler Ocak ayı bittikten sonra zamlı maaşlarını alacak ama zamlar Aralık’tan başladı gelmeye. Asgari ücrete ilave gelen bin 400 liralık zam işçinin elinden Aralık’ta alınmış oldu. Her şeye gelen zamlardan dolayı maaşı aldıkları gün bile açlık sınırının altında kalacak. Turizm işçileri de en erken Mart’ın sonunda Nisan’ın başında ücret almaya başlayacak. Onlar için daha da kötü. Maaşlar daha da erimiş olacak. Satın alma güçleri her geçen gün daha kötüye gitmiş olacak. İşçi asgari ücretin artmasına sevinemedi. Biz DİSK olarak asgari ücretin 5 bin 200 lira net olmasını istiyorduk. Özellikle pandemi ve kriz döneminde sigorta yükünün de işçinin üzerinden alınması gerektiğini söylüyorduk. İşverenlere verilen sigorta desteği işçilere de verilsin. Sigortayı Hazine karşılayabilirdi. İşçinin de 5 bin 200 lira net asgari ücreti olurdu. Böylece ücretin zamlara karşı biraz daha direnme şansı olurdu. İşçilerin yıl sonuna kadar bu ücretlerle, zamlarla yürüme şansı yok. Önümüzdeki günlerde nelerin zamlanacağı daha görülmedi. Asgari ücret eskiden 6 ayda bir artıyordu. Son zamanlarda yılda bire döndürdüler. Üretici enflasyonu yüzde 80’e varmış durumda. Bunun tüketiciye yansımaması mümkün değil. Bu yüksek enflasyonla baş etmek çok zor. Yükselen bu enflasyona karşı devlet Temmuz ayında enflasyon farkı ödemek zorunda kalabilir. Bu kaynağın olup olmadığı belli değil. Asgari ücretin yıldan yıla artırılması da işçiler için dezavantaj. Yeniden belki 6 aydan 6 aya artırılması gündeme gelebilir.”  

 

“KEŞKE 2019 YILINI YAKALASAK”

2022 yılı turizmi için iyimser konuşmaların olduğuna dikkat çeken Yahyaoğlu, “2019 yılını yakalayıp belki geçeceğiz. Bu iyimser bir bakış. Keşke öyle olsa. Öyle olmasını isteriz. Hiç olmazsa turizm işçileri eksiksiz işbaşı yapmış olur. Boşta turizm işçisi kalmaz, hatta sektör var olandan daha fazla işçiye ihtiyaç duyar duruma gelir” dedi.

 

“GERÇEKÇİLİĞİ ELDEN BIRAKMAMAK LAZIM”

2022 yılı için turizm iyi olacak dense de Avrupa’da kapanmaların olduğuna dikkat çeken Yahyaoğlu, “Korona virüsün yeni versiyonu dünyada hızla yayılıyor. 2022 yılı için Türkiye’ye hayali bir iyimserlik mi satılıyor? Yoksa tedbirleri alabildiğimiz, başarılı bir şekilde turizmi yapabildiğimiz bir yıl mı olacak? Bunu henüz tam olarak bilemiyoruz. Bizde iyimser olmak, turizmin yükselmesini istiyoruz ama gerçek öyle görünmüyor. Gerçekçiliği elden bırakmamak lazım. Mart, Nisan aylarında yeniden Avrupa ile kapanma noktasına gelinip gelinmeyeceğinin bir garantisi yok. 2022 yılından hem iyimser olma hem de olmama şansımız var. Temkinli bir iyimserlikte fayda var” ifadelerini kullandı.

 

KAYIT DIŞI ÇALIŞMA İDDİASI

“Antalya’da 1 milyon 350 bin işçi çalışıyor. 3 milyon 500 bin Türkiye genelinde. Bunun sadece 1 milyonu sigortalı, 2 buçuk milyonu sigortasız kaçak işçi. Kayıt dışı” iddiasında bulunan Yahyaoğlu, “Restoranlarda, barlarda, kafelerde, küçük işletmelerde sigortalılık moda bile değil. Bunu takip etmek devletin görevi. Bunu uygulamayanlara ceza vermek ve uygulayanları teşvik etmek devletin görevi” ifadelerini kullandı.

 

“SİGORTASIZ ÇALIŞANLAR KISA ÇALIŞMA VE ÜCRETSİZ İZİN ÖDENEĞİ ALAMADI”

Kayıt dışı çalışmada işçinin pirimi olmadığını ve emekliliğini engellediğini vurgulayan Yahyaoğlu, “İşçi hastalandığında iş göremezlik ödeneği alamıyor. Pandemide kısa çalışma ve ücretsiz izin ödeneği ortaya çıktı. Sigortasız işçiler bunlardan bir kuruş alamadı” açıklamasında bulundu.

 

“İŞÇİLER SENDİKALAŞARAK HAKLARINI ARAMAK ZORUNDA”

İşçilerin örgütlenmesi, sendikalaşması gerektiğinin altını çizen Yahyaoğlu, “İşçiler sendikalaşarak haklarını aramak zorunda. Ücretini, tazminatını alamadan ayrılan binlerce işçi var. Hakkını aramayı, dava dahi açmayı bilmeden ceketini alıp küsüp giden işçiler var. Bunların paraları haksız bir şekilde işverenin cebinde kalıyor” dedi. Adalete erişimin zorlaştığını da söyleyen Yahyaoğlu, “Eskiden dava açmak için binde 4 mahkeme harcı vardı. Şimdi mahkeme peşin harçları yükseltildi. İşçiler alacağından fazla harç ödemek zorunda kalıyor. Bu nedenle de dava açamıyor. Davayı açtığınızda da yıllarca sürüyor. 2017 yılında açılıp sonuçlanmayan davalar var” dedi. HABER: YUSUF KATRAĞ

Bu haber toplam 4292 defa okunmuştur
SPOR
Tüm Hakları Saklıdır © 1983 Antalya Son Haber | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim