Türkiye Kamu Sen’den deprem raporu

Türkiye Kamu Sen Deprem Komisyonu, afet bölgesinde kamu hizmetlerinin etkin ve verimli sunulabilmesi için alınması gereken tedbirlere ilişkin rapor hazırladı. Türkiye Kamu Sen Antalya İl Temsilcisi Yılmaz Danabaşoğulları, raporda yer alan hususların hayata geçirilmesi durumunda bölgede depremin yol açtığı maddi ve manevi tahribatın çok daha kısa sürede telafi edileceğine inandıklarını vurguladı.

Türkiye Kamu Sen Deprem Komisyonu, afet bölgesinde kamu hizmetlerinin etkin ve verimli sunulabilmesi için rapor hazırladı. Teşkilatların bölgedeki çalışma ve gözlemlerinin ardından paylaştığı bilgiler ışığında, bölgede yaraların sarılması, devlet-millet birlikteliğinin pekiştirilerek kamu hizmetleri aracılığıyla bir an evvel hayatın normal seyrine dönmesi için gerekli görülen tedbirlerin raporlaştırıldığını bildiren Türkiye Kamu Sen Antalya İl Temsilcisi ve Türk Büro Sen Antalya Şube Başkanı Yılmaz Danabaşoğulları, raporun Cumhurbaşkanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile de paylaşıldığını bildirdi. Danabaşoğulları, “Raporda yer alan hususların hayata geçirilmesi durumunda bölgede depremin yol açtığı maddi ve manevi tahribatın çok daha kısa sürede telafi edileceğine inanıyoruz” dedi.

“ACI, TÜM MİLLETİMİZİN YÜREĞİNİ DAĞLADI”

6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen 7,7 ve Elbistan ilçesinde meydana gelen 7,6 şiddetindeki depremlerin çok sayıda can ve mal kaybına yol açtığına dikkat çeken Danabaşoğulları, “Ortaya çıkan acı, tüm milletimizin yüreğini dağladı.  Türkiye Kamu-Sen olarak bu felaketin ardından birlik ve beraberlik içinde daha güçlü bir biçimde ayağa kalkacağımıza ve muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkma, dünya lideri olma, bölgemizde istikrar ve barış, dünyada adalet ve medeniyet temelindeki hedeflerimize kararlılıkla yürüyeceğimize olan inancımız tam” açıklamasında bulundu.

“KAMU GÖREVLİLERİ BÖLGEDE HİZMET ÜRETEBİLİR DURUMA GETİRİLMELİ”

Depremin yaralarının en kısa sürede sarılması, yarattığı maddi ve manevi tahribatın giderilmesi için öncelikle bölgede devletin en etkin şekilde faaliyetlerini sürdürmesi gerektiğine inandıklarını belirten Danabaşoğulları, “Devlet başta güvenlik, sağlık, eğitim, sosyal yardım ve altyapı olmak üzere kamu hizmetleri aracılığıyla varlığını vatandaşa hissettirirken kamu görevlileri de devletin görünen yüzü, işleyen eli olarak faaliyet yürütürler. Bu bakımdan bölgenin ayağa kalkması için öncelikle kamu hizmetlerinin sağlanması, kamu hizmetlerinin etkinliği için de kamu görevlilerinin bölgede hizmet üretebilir duruma getirilmesi gerektiğini düşünmekteyiz” diye konuştu.

“RAPORDA GÖRÜŞ VE ÖNERİLERİMİZ YER ALIYOR”

Türkiye Kamu Sen Deprem Komisyonu üyeleri ile sendikaların genel başkanları, genel merkez yönetim kurulu üyeleri ve şube yöneticilerinin depremin hemen ardından afet bölgesine intikal ederek çalışmaları yerinde takip ettiğini, vatandaşlara imkânlar ölçüsünde her türlü yardımı yapmaya gayret gösterdiğini kaydeden Danabaşoğulları, yaptığı açıklamada, “Teşkilatlarımızın bölgedeki çalışma ve gözlemlerinin ardından paylaştığı bilgiler ışığında, bölgede yaraların sarılması, devlet-millet birlikteliğinin pekiştirilerek kamu hizmetleri aracılığıyla bir an evvel hayatın normal seyrine dönmesi için gerekli gördüğümüz tedbirleri raporlaştırarak kamuoyu ve yetkililerle paylaştık. Hazırladığımız raporda, afet bölgesinde kamu hizmetlerinin bir an evvel etkili ve verimli hale getirilebilmesi için alınması gereken tedbirlere ilişkin görüş ve önerilerimiz yer alıyor” ifadelerine yer verdi.

RAPORU ÖZETLEDİ

Türkiye Kamu Sen Genel Başkanı Önder Kahveci başkanlığında toplanan komisyonun rapora son halini verdiğini açıklayan Danabaşoğlu, bölgede verilen kamu hizmetlerin aksamaması, bölge halkının hizmetlerden rahat ve verimli bir şekilde yararlanabilmesi adına hazırlanan raporu şöyle özetledi:

“El ele ayağa kalkmak için etkin bir kamu hizmeti sunulmasının sağlanması, kamu hizmetlerinin etkinliği için de hizmeti üreten kamu çalışanlarının sağlıklı ve huzurlu bir çalışma ortamına kavuşturulması gerekmekte. Bu amaçla; bölgedeki bütün kamu binalarının envanteri çıkarılmalı, kullanılamayacak durumda olan kamu binaları tespit edilmeli. Hizmet veremeyecek durumdaki kamu binalarının yerine derhal konteyner veya çadırlar temin edilerek, kamu hizmetleri kesintisiz olarak sürdürülmeli. Uygun hizmetler için esnek, uzaktan çalışma biçimleri getirilmeli, bu konuya ilişkin olarak idari ve mülki amirler Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi çerçevesinde kararlar alarak, bölgedeki kamu çalışanlarının durumu dikkate alınmalı. Bölgedeki kamu görevlilerinin durumu netleştirilmeli, hayatını kaybeden, yaralanan, bölgeden göç eden, can ve mal kaybına uğrayarak, maddi ve manevi anlamda çalışmayacak duruma gelen kamu görevlileri ile çalışma istek ve azmindeki kamu görevlileri tespit edilmeli. Bölgede kamu hizmetlerinin aksamadan sunulabilmesi için gereken norm kadro çalışması yapılmalı, personel ihtiyacının giderilmesi için yeni personel alımı yapılmalı. Bölgede görev yapan veya görev almak isteyen kamu çalışanlarının konut sorunu öncelikli olarak çözülmeli, konteyner ve çadırlardan bölgede görevli personele kontenjan ayrılmalı.”

 “YETERLİ SAYIDA LOJMAN İNŞA EDİLMELİ, AFET TAZMİNATI ÖDENMELİ”

Danabaşoğulları, raporda yer alan diğer görüş ve önerileri ise şöyle sıraladı:

“Kalıcı konutlar depremde evlerini kaybeden vatandaşlarımıza yönelik olarak inşa edilecektir. Oysa bölgede kiracı konumunda olan birçok kamu görevlisi vardır. Kiracı olan ve gelecekte büyük bir konut sorunu yaşaması muhtemel kamu çalışanlarının bu sorununu çözmek ve kamu hizmetlerinin kesintisiz olarak sunumunu sağlayabilmek için kamu çalışanlarına bölgede yeterli sayıda lojman inşa edilmeli. Depremzedelere ödenen 10 bin TL tutarındaki ‘Deprem Yardımı’ OHAL süresince ödenmeye devam etmeli. Bölgede çalışanların tayin, nakil, geçici görevlendirme gibi taleplerinde kolaylık sağlanmalı, mülki idare amirleri personele hassas davranmalı. Bölgede çalışma teşvik edilmeli, çalışanlara ‘Afet Tazminatı’ ödenmeli. Sendikaların da dâhil olduğu bir ‘Çalışma Komisyonu’ kurularak personelle ilgili kararlarda sendikaların da görüşü alınmalı. Depremden etkilenen kamu görevlilerinin çocuklarına karşılıksız yükseköğrenim kredisi verilmeli. Bölgede çalışan kamu görevlilerine psikolojik destek sağlanmalı. Görevi başındayken deprem nedeniyle hayatını kaybeden kamu görevlileri şehit statüsünde kabul edilmeli. Depremde hayatını kaybeden kamu görevlisinin bir yakını bölgede bulunan kamu kurumunda işe alınmalı. Bu yolla hem bölgeden göç önlenmeli hem de demografik yapının korunması sağlanırken diğer taraftan da depremde hayatını kaybedenlerin yakınları istihdam imkânı oluşturulmalı. Bölgede çalışan kamu görevlileri, ‘Başarı Belgesi’, ‘Takdirname’ gibi belgelerle ödüllendirilerek, motivasyonu artırılmalı.”

RAPOR CUMHURBAŞKANLIĞI VE BAKANLIK İLE PAYLAŞILDI

Afet bölgesinde kamu hizmetlerinin etkin bir şekilde sunumu için alınması gereken önlemlerin detayları ve gerekçeleriyle yer aldığı raporun Cumhurbaşkanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile de paylaşıldığını bildiren Danabaşoğulları, “Raporda yer alan hususların hayata geçirilmesi durumunda bölgede depremin yol açtığı maddi ve manevi tahribatın çok daha kısa sürede telafi edileceğine inanıyor, depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa, milletimize geçmiş olsun dileklerimizi yineliyoruz” diye konuştu. HABER: YUSUF KATRAĞ