“Yüksek maliyetlerle ucuza ürün yemek hayal”
Son dönemde pazarlardaki aşırı pahalı ürünler tüketicilerin yakınmalarına neden olurken, kendisi de üretici olan Aksu Belediyesi İYİ Parti Meclis Üyesi Nevzat Akcan, üretim maliyetinin yüksekliğinden yakınan üreticilerin sesi oldu. Çiftçinin üretim maliyetinin 6 ayda yüzde 300 arttığını söyleyen Akcan, “Bu şartlarda kimse ucuza meyve sebze yeme hayali görmesin” diyerek çözümün ithalat değil, girdi maliyetlerini düşürmek ve daha fazla üretim olduğunu vurguladı.
Hem çiftçi hem de komisyoncu olan Aksu Belediyesi İYİ Parti Meclis Üyesi Nevzat Akcan, üreticilerin sıkıntılarını dile getirdi. Son dönemde tüketicilerin haklı olarak pazarlardaki yüksek fiyatlardan yakındıklarını belirterek, fiyatların aşırı yükselmesinin sebebinin girdi maliyetlerindeki fahiş artışlar olduğunu vurgulayan Akcan, girdi maliyetlerinden dolayı yüksek fiyatlara rağmen üreticilerin çok fazla para kazanmadığının altını çizdi. Yüksek maliyetlerle meyve sebze yetiştiren çiftçilerin tüketiciye ucuz ürün yedirmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Akcan, “Böyle giderse tüketici, 15-20 liraya pahalı dediğimiz ürünü 50 liraya yemek zorunda kalacak” diyerek yüksek üretim maliyetleri nedeniyle ucuza meyve sebze yemenin hayal olduğunu söyledi. Çözümün üretimdeki girdi maliyetlerini düşürmekten geçtiğini kaydeden Akcan, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın üreticiye yardım etmesini istedi.
“KİMSE HAYAL SATMASIN, HALKI KANDIRMASIN”
Yüksek girdi maliyetleriyle çiftçinin ucuza ürün yetiştirmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Akcan, “İktidardakiler de dahil olmak üzere maalesef hepimiz fahiş fiyatlardan bahsediyoruz. Fahiş fiyatların nedeni gübre, elektrik, akaryakıt gibi bütün girdi kalemlerinin yüksek zamlarla artmasıdır. Yüksek girdi maliyetleriyle çiftçinin ucuza ürün yetiştirmesi mümkün değil. Çiftçi bu maliyetlerle tüketiciye ucuz meyve sebze yediremez. Kimse hayal satmasın, kimse hayal görmesin, kimse halkı kandırmasın. Bu şartlarda kimse ucuza meyve sebze yeme hayali görmesin” dedi.
“BÖYLE GİDERSE TÜKETİCİ 15-20 LİRAYA PAHALI DEDİĞİ ÜRÜNÜ 50 LİRAYA YEMEK ZORUNDA KALACAK”
Domatesi örnek gösteren Akcan, “Bu maliyetlerle tek ekim diye tabir ettiğimiz domates, 10-15 liradan aşağı olduğu sürece para kazandırmaz. Bu aylarda satılan domatesin çok büyük masrafı var. Fidan, gübre, enerji, odun, kömür masrafları inanılmaz yüksek. İnsanlar evlerini ısıtamazken çiftçiler, 10-20-30 dönüm seraları ısıtmak zorunda kalıyor. Isıtmazsa ürün yetiştirmesi mümkün değil. Böyle giderse tüketici, 15-20 liraya pahalı dediğimiz ürünü 50 liraya yemek zorunda kalacak. Çiftçi, çift ekim dediğimiz ürünleri de 8-10 lira bandının altında satarsa ondan da para kazanamaz” diye konuştu.
“ÜRETİM MALİYETİ 6 AYDA YÜZDE 300 ARTTI”
Çiftçinin son 6 ayda üretim maliyetinin yüzde 300 arttığını kaydeden Akcan, “Üretim maliyetimiz 6 ayda yüzde 300 arttı. Kim isterse hesabını buyursun yapsın. Kimse şapkadan kuş çıkaramaz. Bu maliyetlerle şapkadan kuş çıkaracak halimiz yok. Matematiksel olarak maliyetler önümüzde” açıklamasında bulundu.
“NE ÇİFTÇİ, NE ARACI, NE TÜCCAR GÜNAH KEÇİSİ”
Sebze meyve fiyatlarındaki pahalılığın hallerle, aracıyla alakası olmadığını söyleyen Akcan, “Burada ne çiftçi, ne aracı ne de tüccar günah keçisi. Görünmeyen düşman yok. Kimse günah keçisi arayarak gündem değiştirmesin. Aracı, fırsatçı, çiftçi deniyor. Asla öyle bir şey yok. Bütün hesap kitap ortada. Kimse milleti kandırmaya çalışmasın. Aksi halde kazdıkları kuyuya kendileri düşer” şeklinde konuştu.
“TARIM BAKANLIĞI YARDIM ETSİN, BİZDE UCUZA SATABİLELİM”
Tarımsal ürün fiyatlarının düşürülmesinin girdi maliyetlerinin azaltılmasıyla mümkün olduğunu vurgulayan Akcan, “Tarım Bakanlığı üreticiye yardım etsin, bizde sebzeyi ucuza satabilelim. Ürün fiyatlarının artmasından üretici de memnun değil ama yüksek girdi maliyetleri karşısında çaresiziz. Üretici de para kazanabildiği sürece daha ucuza satmak istiyor” dedi.
“BÖYLE GİDERSE SEBZEYİ DE İTHAL ETMEK ZORUNDA KALACAĞIZ”
Tarımda çözümün ithalat değil üretim olduğunun altını çizen Akcan, “Böyle giderse Rusya’dan ayçiçek yağı getiren gemileri alkışladığımız, ayçiçek yağının yüzde 80’ini ithal ettiğimiz gibi 3-5 sene sonra sebzeyi de alkışlarla karşılarız. Sebzeyi de ithal etmek zorunda kalırız” ifadelerini kullandı.
“ÜLKEMİZİN KURTULUŞU TARIMDA, ÜRETMEKTEN BAŞKA ÇAREMİZ YOK”
Son olarak “Ülkemizin kurtuluşu sebze meyve fiyatlarında ise, biz bir yıl bedava yetiştirelim” diyen Akcan, “Herkes meyve sebzeye odaklanıyor. Yüksek maliyetler nedeniyle her şeyde üretim duruyor kimse farkında değil. Üretmeyen ülke çöker. Bizim üretmekten başka çaremiz yok. Bizim çok büyük sanayimiz olmadığı için ülkemizin kurtuluşu tarımda. Kim ithalatın önüne geçerse en milli insan odur. Biz tarım ülkesiyiz, tarımda ithalat olacak şey değil. İthalattan kurtulduğumuz gün ülkemizin kurtulduğu gündür” açıklamasında bulundu. HABER: YUSUF KATRAĞ
Tel : 0 242 311 76 60 0 242 311 76 61 | Faks : 0 242 311 46 64 | Haber Yazılımı: CM Bilişim