“Zeytinliklerin ardından doğal sit alanları da tehlikede”

Maden Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle birlikte zeytinliklerin maden sahasına açılmasının ardından 5 Mart 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile de yapılaşma yasağı olan kesin korunacak hassas alanlarda yapılaşma yasağına birtakım istisnalar getirildiğini belirten HKMO Antalya Şube Başkanı Okan Hançer, zeytinliklerin ardından doğal sit alanlarının da tehlikede olduğunu söyledi.

“YAPILAŞMA İZİNLERİNİN ÖNÜ AÇILDI”

Geçtiğimiz hafta sonu yayınlanan Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Okan Hançer, “Doğal Koruma Alanlarında yapılacak değişiklikler, imar planı ile yapılacak uygulamalardır. Söz konusu imar planlarının ilgili tüm bakanlıkların onayı ile yürürlüğe girecek olmasına rağmen mevzuata eklenen uygulamaların uzun yıllar içerisinde bölgenin doğal ve ekolojik yapısını değiştirebileceği gerçeği ile gerekli tedbirler zaman kaybetmeden alınmalıdır. Yapılan düzenlemeyle nitelikli doğal korunma alanlarında tıbbi ve aromatik bitki yetiştiriciliğine, iskele ve balıkçı barınaklarına, kültür balıkçılığı faaliyetlerine, güvenlik tesislerine, kurulu gücüne göre belirli bir kapasiteyi aşmayacak HES, rüzgar ve güneş santrallerine, atık su arıtma tesislerine, otoparklara, trafo ve enerji nakil hatlarına, içme suyu amaçlı baraj ve göletlere izin verilerek daha önce ilke kararı değişikliği ve yönetmelik değişikliği ile elde edilemeyen yapılaşma izinlerinin önü açıldı” dedi. 

“GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYAN ZARARLARA YOL AÇACAK”

Zeytinliklerden sonra doğal korunma alanlarının da yapılaşmaya açılmasının geri dönüşü olmayan zararlara yol açarak, doğayı tahrip edeceğini ve gelecek nesillere bırakılacak kaynakların yok olmasına neden olacağını vurgulayan Hançer, “Koruma alan yönetimi ülke politikası şeklinde stratejik olarak planlanarak yerel tedbirler alabilecek kabiliyetle yeniden ele alınmalı. Aksi durumda koruma amacına hizmet etmeyen uygulamalar, sorunların çözümünden çok daha karmaşık bir halde gelmesine, gelecek nesillere aktarmamız gereken doğal ve kültürel zenginliklerimizi geri dönüşü olmayacak şekilde kaybetmemize neden olacak. Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası olarak Korunan Alanların Tespit, Tescil ve Onayına İlişkin Usul ve Esaslara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile getirilen düzenlemenin yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Bu konuda gerekli hukuki girişimlerde bulunacağız” ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)